Psikoloji ve Astrolojiyi Harmanlayan Ezoterik Bakış Açısı ile Jung’a Göre Burçlar ve Özellikleri Nelerdir?
Carl Gustav Jung, hayatını psikoloji ve okült bilimlere adamış bir psikiyatrdı. 1907 yılında bir hastanenin klinik yöneticisi olan Jung, hayatını değiştirecek ilham kaynağı ile tanışabilmişti: Sigmund Freud. Freud, psikanalizin kurucu babası olarak anılıyordu ve Jung, o tanışmanın ardından, uzunca bir süre Freud ile birlikte çalışma fırsatı yakaladı. Ancak bir rivayete göre Jung ve Freud’un arasını bozan şey Jung’un psikolojiyi astrolojik bağlamda açıklayan araştırmaları olmuştu.
Jung’a göre evrende eş zamanlılık, diye bir gerçeklik vardı. Bu inanç Freud’un gerçekliğine oldukça terstir.
Freud, psikolojiyi rüyalarla açıklasa da bunun bilinç altının bir tür dışa vurumu olduğunu belirtmiştir, diğer bir deyişle rüyalar aracılığıyla kişinin bilinç kodlarının dışarı yansıdığını söyler. Bu bilimle açıklana bilir, yani aslında psikoloji nörolojik ve nöroloji de psikolojiktir.
Oysa Jung evren ve ruh kavramları ile birlikte bilim ile bir açıklanamayacak şekilde hayatta kontrol edemediğimiz olaylar olduğunu savunur.
Jung’un bu yoldaki en büyük destekçisi ve ilham kaynağı ise astroloji olmuştur. Astroloji ve burçlar ile uzun süre ilgilenmiş ve bu alanı psikoloji ile harmanlamıştır.
Jung, Freud’a yazdığı bir mektubunda “Şu an astroloji ile ilgileniyorum. Bunun için mitolojiyi de iyi anlamak gerekiyor, çok ilginç ve insanı şaşırtan bir konu” diye yazmaktadır.
Öyle ki Freud’un onun metafizik araştırmalarına destek olmayacağını ve benimsemediğini yazmasına rağmen, ona şöyle cevap verir:
Jung mektubunda insanlığın özünü açıklayan bir iz bulabilmek için astroloji ile uğraştığını ve gecelerini harita hesaplamakla geçirdiğini söyler. İleri derecede anne kompleksine sahip bir hastasının doğum haritasındaki anne konfigürasyonunun “T kare” açı yaptığını hayretle gördüğünü yazar ve şöyle devam eder “Bir gün insanların içgüdüsel olarak gökyüzüne yansıttıkları birtakım bilgilere erişeceğiz. Zodyak’ın burçlarının birer karakter resimleri olduğu görülüyor yani bunlar libido sembolleridir veya verilen bir andaki libido özellikleridir.”
Jung, burçlar ve psikoloji üzerine çalışmalarında karmik astrolojiyi de kullanmıştır. Jung'un karmik astroloji yorumundan daha önce bahsetmiştik...
Jung, bu noktada eş zamanlılık kavramının da astrolojik bağlamda çalıştığını ifade ediyor.
Bu anlık tahminleri burçlar kullanarak açıklamanın bir başka yolu da zamanın doğası hakkında konuşmak olduğunu ifade ediyor. Astroloji ona göre alternatif bir zaman işleyişidir. Tarih tekerrür ediyor ve astrologlar bunu takip ederek genel – geçer yorumlar yapabiliyor.
Örneğin astrolojik tahminlerde kullanılan gökyüzü hareketleri ve gök cisimleri yer yüzü ile senkronizedir. Dünyadaki en büyük değişiklikler her zaman gök cisimleri ve onların hareketleri ile eş zamanlı oluşmuştur.
Birinci Dünya Savaşı sırasında Plüton Yengeç'teyken insanların aileleri parçalanmış, evleri bombalanmıştı, ancak vatanseverlikleri o kadar yoğundu ki, vatanları için ölmeye hazırdılar. Astrolojide Yengeç burcu aile, ev ve vatan temasını yönetir… Plüton ise karanlık huylu gezegenlerden sayılır.
Carl Jung, Ay'ın evliliklerde de önemli olduğunu biliyordu. Bu nedenle Ay'ın eşler için önemini kanıtlamak adına araştırmalar yaptı. Kimse ona astrolog diyemez ama yaptığı tam da buydu.
Astroloji, yaşamının büyük bir bölümünde Jung'un ilgisini çekmişti ve astrolojik anlamda yaptığı araştırmaları literatüre katmayı başardı.
Jung’un psikolojik tipler teorisi ve dört astrolojik unsur arasında bağlantı kurulabilir. Jung’a göre hava elementini düşünen tiple, su elementini duygu tipiyle, toprak elementini duyum tipiyle ve ateş elementini sezgisel tiple ilişkilendirilir.
Bu durumda Ateş Grubu Burçları (Koç, Aslan, Yay): Sezgisel tip
Toprak Grubu Burçları (Boğa, Başak, Oğlak): Algılama tipi
Hava Grubu Burçları (İkizler, Terazi, Kova): Düşünen tip
Su Grubu Burçları (Yengeç, Akrep, Balık): Duygu tipidir.
Aynı zamanda Jung, karakter özellikleri bakımından da burçları dışa dönük olanlar ve içe dönük olanlar olarak ikiye ayırmıştır.
Dışadönükler, astrolojideki pozitif kutupluluk zodyak burçları ile benzer nitelikler gösterir. Pozitif kutuplu insanlar nesnel dünyaya yönelirken; içe dönükler, yani negatif kutupta olan zodyak burçları öznel dünyaya yöneliktir.
Jung’a göre:
Dışa dönük burçlar: Koç, İkizler, Aslan, Terazi, Yay ve Kova
İçe dönük burçlar: Boğa, Yengeç, Başak, Akrep, Oğlak ve Balık'tır.
Yorum Yazın