Nisan Doğan Yazio: Kadir Şeker Beraat Ederse Hepimiz Kadın Cinayetlerinin Karşısında Olacağımıza Söz Veriyor muyuz?
Hepimizin gazetelerden, sosyal medyadan ismini bildiği Kadir Şeker 12 yıl 6 ay hapis cezası istemi ile yargılanıyor. Hukuken karar çıktı çıkmasına ancak hiçbirimizin vicdan mahkemesi karardan memnun kalmadı. Son dönemde kadın cinayetleri gibi hassas konulara ilişkin olarak çıkan kararlara karşı tepkiler söz konusu. Yargıdan çıkan kararlar insanlarda adaletin sağlandığına ilişkin bir duygu uyandırmıyor. Peki gerçekten çıkan kararların hukuki zemini yok mu? Ya da Kadir Şeker serbest bırakılabilecekken bu yönde bir karar çıkarılmıyor mu?
Ülkemizde kadın cinayetleri son dönemde neden arttı?
Kadir Şeker hakkında neden beraat kararı verilmedi?
Tam da biz bu konuları tartışırken Kadir Şeker isimli gencin ismini duymaya başladık. “Kadın cinayetini önlemeye çalışırken katil oldu.” manşetleri ile her yerdeydi. İçinde bulunduğu duruma rağmen olay tekrar yaşansa yine müdahale ederdim diyerek kalbimizi kazanıyordu. Kadına yönelik fiziksel ve psikolojik şiddetin bu kadar arttığı bir dönemde belki de kadınlar olarak birinin olan bitene ses çıkarması, kafasını çevirip dönüp gitmemesi Kadir’i aradığımız bilinç haline getirmişti. Ancak biz hepimiz vicdan mahkemelerimizde onu beraat ettirirken ne olmuştu da 12 yıl 6 ay hapis cezası istemi ile yargılanıyordu?
Konuya ilişkin yorum yapanlarımızın çoğu meseleyi basına ve sosyal medyaya yansıdığı kadarı ile biliyor. Dolayısıyla savlarının temelini de basında ve sosyal medyadaki bilgiler oluşturuyor. Konuya ilişkin yorumda bulunan meslektaşlarım dahi kendi arasında ikiye ayrılıyor. Bu kadar ayrım söz konusu iken sevgili ortağım Av. Şule Karaoğlu ile iki ayrı grup oluşturup karşıt görüşlerimizi tartıştık. En başa mahkeme dosyalarında hiçbirimizin hakim olmadığı ve yargılamanın esasını etkileyen ayrıntıların söz konusu olabildiğini yazdık. Sonra bunları sıraladık.
Kadir’in aleyhine olan ve meşru müdafaa halini ortadan kaldıran ayrıntılar nelerdi?
Bıçağın saplanma şekline ilişkin kriminal rapor, şiddete maruz kaldığı ifade edilen kadının (Ayşe) ifadesi yine dosyada yer alan başka bir tanığın ifadesi, Ayşe için düzenlenen adli tıp raporunda olay zamanına dair herhangi bir şiddet göstergesinin olmaması, bıçağın tipi, yine bir arbede sırasında bıçağın saplandığına ilişkin bir tespitin olmaması mahkemenin kararına etki eden ancak Kadir’in aleyhine olan unsurlar. Mahkemenin meşru müdafaa olduğuna hükmedebilmesi için en basit ifade ile Kadir veya Ayşe’ye yönelik o an haksız bir saldırının varlığı gerekir. Ancak kriminal raporda yer alan ayrıntılara bakıldığında olayın gerçekleştiği esnada Ayşe’ye yönelik bir saldırı söz konusu değil. Bıçaklama olayı Ayşe’ye yönelik bir saldırıyı önlemek üzere yapılmıyor. Öncesinde Kadir Ayşe’ye yönelik bir saldırı olmaması adına araya giriyor. Ancak sonrasında olay Kadir ve ölen kişi arasında bir kavgaya dönüyor ve bu kavga esnasında Kadir’ in bıçağı kişinin kalbine saplaması ölçülülüğü aşıyor. Mahkemede böyle bir rapor varken meşru müdafaa hükümlerini uygulayamıyor.
Kadir’in lehine olan ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını sağlayan ayrıntılar nelerdi?
Meşru müdafaa hükümleri uygulansaydı beraat kararı verilebilir miydi?
Mahkeme yaptığı değerlendirmede lehe ve aleyhe olan hususları değerlendirerek bir karara vardı. Kasten adam öldürme suçu işlediğinden hareketle yapılan yargılamada Kadir’e verilen cezada haksız tahrik hükümleri de dikkate alındı ve iyi hal indirimi uygulanarak cezasında azaltmaya gidildi. Ancak bunun yerine meşru müdafaada sınırın aşılması hükümlerinin uygulanmasının Kadir’in lehine olacağı da aşikardır. Yargıtay’ın meşru müdafaa sınırının korku, panik, endişe ve heyecanla aşılması sebebi ile beraate hükmettiği kararlar var. Fakat dosyada yer alan ayrıntılar meşru müdafaadan ziyade haksız tahrik indirimi hükümlerinin uygulanmasına işaret etmekte. Her ne kadar kamu vicdanı yargı tarafından dinlenmekteyse de hukuk güvenliğinden bahsedebilmemiz için dosyada yer alan delillerin de göz ardı edilmemesi gerekir.
Yorum Yazın
Evet her zaman! Ben nedense görmezden gelemiyorum vicdanım kabul etmiyor, hem bunu yapamayacaksak niye okuduk niye filmler izleyip kahramanlara alkış tutuyor... Devamını Gör
katilden kahraman çıkartamazsınız.
güya haber yazıyorsunuz ama kadın cinayetlerini sıralamışınız. bu olayın, orada örnek olarak sıraladığınız kadın cinayetleri ile ne alakası, ne de benzerliği... Devamını Gör