Korku, Kaygı ve Bağlanma! İlişkilerinizde Neden Mutsuz Olduğunuzu Biliyor musunuz?
İlişki kaygısı yaşayan ve bu yüzden ilişkilerinizde mutsuz olan bir insan olabilirsiniz. Her şeyden önce bu kaygıya sahip olduğunuzun farkına varmak önemlidir. Bu öz farkındalığa sahip olmazsanız ilişkileriniz tahmin ettiğinizden daha kısa sürebilir!
Bu içerikte ilişki kaygısının neden oluştuğunu ve nasıl baş edebileceğinize birlikte bakacağız. Keyifli okumalar.
İlk olarak ilişki kaygısının ne olduğuna bakalım.
Bir aile, çocuklarına bir çocuğun ihtiyaç duyduğu sevgi ve bakımı sağlamazsa, o çocuk güven duygusu olmadan ve mutsuz bir şekilde büyür. Dahası, eğer her iki ebeveyn de kendi ruhsal sorunları ile ilgileniyorlarsa ve çocuklarının ihtiyaçlarını karşılayamamışlarsa, bu çocuklar sevginin, desteğin ve birlikteliğin varlığına dair pek de iyi fikirlere sahip olmazlar. Neticede bu kaygının temelinin aileden geldiği söylenebilir.
İlişki kaygısının nedeni: Bağlanma stiliniz.
Her bağlanma stili hakkında bazı şeyleri bilmek, korkularınıza ve ilişki fobilerine ışık tutabilir. 4 tip bağlanma stili vardır:
1- Güvenli bağlanma
Anneleri tarafından güvenli ve konforlu şekilde büyütülmüş insanlar, genellikle diğer insanlarla güvenli bir ilişkiye sahip olacaklardır. Romantik ilişkilerde de daha güvenli ve dürüst bir ilişkinin içinde olurlar. Eşlerine özgürlük tanırlarken, bir yandan da sıkı sıkıya bağlıdırlar.
2- Endişeli bağlanma
Bir çocuğun ihtiyaçları veya üzüntüleri olduğunda anneleri onlara koşmak yerine onlardan uzaklaşmışsa, bu kişi genellikle gelecekte endişeli bir ilişki içinde olacaktır. Duygularını pek yansıtmazlar ve çok fazla şey paylaşmak istemezler. Daha çok içlerine kapanıktırlar ve ilişkilerinde pek mutlu olamazlar.
3- Küçümseyici ve sakıncalı bağlanma
Bu kategorideki insanlar sevdiklerinin önemini reddedip, onları görmezden gelerek sevilmediklerini hissettirirler. Ayrıca, çeşitli konularda birçok kez çatışıp kavga ederler.
4- Korkulu ve kaçak bağlanma
Bu tarz insanlar, yeni insanlarla tanışmaya pek gönüllü değildir. Tanışsalar bile çok samimi olmak istemezler, onları kendilerine fazla yaklaştırmazlar. Birine bağlanmaktan, bir şeyler hissetmekten oldukça korkarlar.
Peki bu durumdan nasıl kurtulursunuz ve mutlu ilişkilerin içinde olursunuz?
1- Bir probleminiz olduğunun farkına varın.
Yıllardır süre gelen bir ilişki kaygınız olduğunu farkına varın ve bunu artık bir kenara bırakın. Kendinize 'İlişkilerde neden bu kadar kötüyüm.' sorusunu daha fazla sormayın.
2- Bağlanma stilinizin ne olduğunu bulun.
Çocukluk zamanınıza zihinsel olarak geri dönün ve annenizle ilişkinizin nasıl olduğunu hatırlayın. Onunla birlikte olmaktan mutlu muydunuz? Onunla çok mu oynadın? Kızgın, korkulu veya üzgün olduğunuzda ya da doğal, insani duyguları gösterdiğiniz zaman sizinle ilgilenmedi mi? Bunları düşünüp stilinizi bulun.
3- Kendinizle yüzleşin.
Cesur olun ve bağlanma stilinizi de göz önünde bulundurarak yeni insanlarla bağlantı kurmaya çalışın.
4- Dikkatli olun.
Bağlantı kurduğunuz insanlara öyle hemen körü körüne bağlanmayın. Hem kendinizi özgür bırakın, hem de karşınızdakine değer verdiğinizi hissettirin.
5- Kendinize her gün "Bugün nasılsın?" sorusunu sorun.
Hayatında güncel bir olay hakkında kızgın mı, heyecanlı mı yoksa üzgün müsünüz? Bunu bilin. Birileriyle mi yoksa yalnız mı daha mutlu olduğunuzu kendinize sorun.
6- Bir terapistten de yardım alabilirsiniz.
Aile ilişkilerinde ve travmalarda deneyimli bir terapistten yardım isteyin. Şu an bulunduğunuz durumu iyileştirmede kendinize yardımcı olamıyorsanız en iyi yardımı işin uzmanından alabilirsiniz.
Yorum Yazın