Bakteriler organik maddeyi tükettikçe sudaki oksijeni de tüketiyor, böylece dışa kapalı, düşük oksijenli bir çevre yaratıyor ve bu da denizyıldızlarını çevreleyerek hayvanlarda hava boşalımına, renk değişikliğine, şişkinliğe ve uzuvlarının bükülmesine veya kıvrılmasına yol açabiliyor.
Profesör Hewson 'Çevredeki değişikliklerle başlayan bir sorunlar zinciri bu' dedi.
Organik maddenin çoğu mikroskobik alglerin boşaltımından, zooplankton dışkılarından ve çürüyen hayvan cesetlerinden kaynaklanıyor.
Bütün bunlar karbonla hayatta kalan ve organik maddeyi hızla tüketen, kopiotrof denilen bir bakteri grubunu uyarıyor.
Kopiotrofların da nefes alması gerekir; bu nedenle organik maddeyi emerken aynı anda denizyıldızlarının habitatlarındaki oksijeni tüketiyorlar.
Profesör Hewson 'Bu, sudaki organik madde birikimidir' dedi.
Sağlıklı denizyıldızlarının yanında ölü ve çürüyen bir denizyıldızı varsa, ölü olanın bütün organik maddesi bakterileri biriktirip besleyerek hipoksik bir ortam yaratır. Görünüşe göre bu bulaşıcı bir hastalık.
Profesör Hewson daha fazla bilimsel çalışma yapılması gerektiğine dikkat çekerken araştırmanın 'deniz hastalıkları ekolojisine dair patojenik hastalığa odaklanan tartışmalara yeni bir bakış açısı kazandırdığını' belirtti.
Yorum Yazın