Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
IMDb'deki En Yüksek Puanları Silip Süpüren The Godfather Filmleri Hakkında Çok Şaşıracağınız Bilgiler
Sinema tarihinin en iyi filmlerinden biri olarak kabul edilen “The Godfather” serisi zamanla kültür ikonlarından birine dönüştü. Daha gerçekçi ve insan odaklı bir yaklaşım sergilemesi nedeniyle Hollywood’ta bir dönüm noktası olarak kabul edilen bu seri izleyen herkesi derinden etkiledi.
Gelin hep birlikte bu seriyle ilgili detayları birlikte inceleyelim.👇
1. Görüntü yönetmeni Gordon Willis’e setleri çok az aydınlattığı için “Karanlığın Prensi” lakabı takıldı.
2. Marlon Brando, Don Corleone karakterini bulldog gibi göstermek istediği için filmin oyuncu seçimlerinde yanaklarını pamukla doldurdu.
Gerçek çekimlerde ise bir diş hekimi tarafından yapılmış ağızlık taktı. Bu ağızlık, New York’taki Museum of the Moving Image'te sergilenmektedir.
3. Açılış sahnesinde Marlon Brando'nun kucağında tuttuğu kedi, Coppola'nın Paramount Pictures’ın arsasında bulduğu bir sokak kedisiydi ve orijinal olarak senaryoda yer almamaktaydı.
Kedi halinden o kadar memnundu ki mırıltısının sesi, Brando'nun bazı diyaloglarını bastırdı ve sırf bu yüzden o sahneler tekrardan çekildi.
4. Richard S. Castellano, "Silahı bırak, cannoli'yi al" repliğini doğaçlama yaptı.
5. Don Vito'nun Johnny Fontane'ye attığı şaplak senaryoda yoktu ve Marlon Brando, bu tokatlamayı doğaçlama yaptı.
6. Francis Ford Coppola ve Paramount Pictures arasında yoğun bir sürtüşme vardı. Şirket sık sık Coppola'nın programa uymamasını, gereksiz harcamalar yapmasını ve oyuncu seçimlerinde hatalar yapmasını gerekçe göstererek yerine başka isimler koymaya çalıştı.
Ancak her şeye rağmen Coppola, filmi planlanan programın ilerisinde ve verilen bütçenin altında tamamladı.
7. Hem yönetmen hem de senarist olan Coppola, filmin "The Godfather" yerine " Mario Puzo's The Godfather" olarak adlandırılmasında ısrar etti.
Coppola’ya göre orijinal senaryo taslağı romana o kadar sadıktı ki Puzo övgüyü hak etmekteydi.
8. Robert De Niro, ikinci filmde Vito Corleone rolünü oynamak için dört ay boyunca İtalyanca'nın Sicilya lehçesini konuşmayı öğrendi.
9. Francis Ford Coppola, birinci filmi yönetirken korkunç bir zaman geçirdi ve ikinci film için yönetmen yerine yapımcı olmak istediğini belirtti.
Yönetmenlik koltuğuna Martin Scorsese’i teklif etti ancak yapımcı şirket bu ismi reddetti. Ardından aralarında anlaştıkları birkaç şartla Coppola, ikinci filmin de yönetmeni oldu.
10. Vito'nun sokakta Sinyor Roberto ile pazarlık yaptığı sahnede, yoldan geçen biri Vito'ya merhaba demek için araya girer. Aslında bu kişi, oyuncuların yanından geçip gitmesi gereken bir figürandı ancak Vito ile o anda doğaçlama konuştu.
Coppola, figüranın sahneyi yarıda kesmesinden hoşlanmadı ancak mahalledeki insanların Vito'ya ne kadar saygı duyduğunu göstermesi bakımından Robert De Niro'nun hoşuna gitti ve Coppola'yı figüranın repliğinin kalması konusunda ikna etti.
11. Danny Aiello'nun "Michael Corleone merhaba diyor" cümlesi tamamen doğaçlamaydı. Francis Ford Coppola repliği sevdi ve çekimlerde tekrar yapmasını istedi.
Aiello daha sonra Coppola ile çalışma konusunda çok gergin olduğu için repliği söylediğinde kendisinin bile duymadığını ve bugüne kadar neden bunu söylediği hakkında hiçbir fikri olmadığını iddia etti.
12. Al Pacino'ya Michael rolünü üçüncü filmde yeniden canlandırması için 5 milyon dolar teklif edildi ancak Pacino, 7 milyon dolar ve ek olarak filmin gişesinden yüzde istedi.
Francis Ford Coppola bunu reddetti ve hikayeye filmin giriş sekansı olarak Michael'ın cenazesiyle başlanması konusunda tehdit etti. Bunun üzerine Pacino, 5 milyon dolarlık teklifi kabul etmek zorunda kaldı.
Yorum Yazın
Bir bilgi de benden. İlk filmde mafya veya cosa nostra kelimeleri hiç geçmez. İkinci filmde bir-iki yerde geçer sadece. Sebebi de Cosa Nostra'nın (Amerika'da... Devamını Gör
3. Filmde italya'dayken Vito ve eşi dışarıda dolaşırken arabalarına yaklaştıklarında bir ara sahneden hızlıca bir bisiklet geçiyor ve vito'nun karısına çiçek... Devamını Gör
14u zaten izleyenler bilir Bu arada de Niro aralarında italyanca bilen tek aktördü,Pacino ve Brandoyu kast ediyorum