Herkesin Çocukluğunda En Az Bir Kez Dinlediği Kırmızı Başlıklı Kız Masalı'nın Cinsel Göndermelerle Dolu Gerçek Hikâyesi
Bugün bildiğimiz masalların birçoğu, Ortaçağ boyunca Avrupa'nın birçok köyünde dilden dile dolaşan, yerel efsane ve geleneklerden alınmıştır. Bu masalların çoğu dönemin psikolojisini, insanların inançlarını ve dolayısıyla da toplumun yapısını yansıtıyor.
Bu masallardan en eski ve çarpıcı olanlarından biri de Kırmızı Başlıklı Kız.
Kırmızı Başlıklı Kız masalı, ilk kez 1697 yılında Charles Perrault tarafından derlenmişti.
Derlemeden önce, bu masal Avrupa'da hiç bilinmiyordu. Bu masalı halk masalları koleksiyonuna dahil etmek isteyen Avrupalılar, masaldaki bazı bölümleri ekleyip çıkararak değişiklikler yaptı.
Hikaye, ilk ortaya çıktığı zamandan itibaren en fazla değişim geçiren masallardan biri oldu.
Bu değişikliklerin ise bazı bölümleri 'yumuşatma' yönünde olduğu söyleniyor. Neredeyse her çocuğun en az bir kere dinlemiş olduğu bu masalın, bu hale getirilmesi son derece 'normal' olsa da bu değişimle hikayedeki asıl amaç da kaybolmuş.
Masal yayıldıkça, Grimm Kardeşler de bu masalı koleksiyonlarına almak istedi.
Bunun için de Alman yazar Ludwig Tieck’ın 'Kırmızı Başlıklı Kızın Hayatı ve Ölümü' isimli bir çalışmadan yararlandılar ve bu derlemede, Perrault’un hikayesinden çok farklı avcı karakterler vardı.
Orijinal masaldaki her türlü erotik ve şiddet içerikli unsurlar çıkarılarak, mutlu bir son yazıldı.
Çocuklara anlatılan geleneksel bir hikaye söz konusu olduğunda mutlu son olmadan olmuyor galiba. Grimm Kardeşler de bu inanca sadık kalıp, orijinal masalı bir hayli değiştirdi.
Şimdi Kırmızı Başlıklı Kız'ın esas hikayesini hep birlikte öğrenelim.
Kırmızı Başlıklı Kız, yetişkin dünyasına yeni yeni adım atmış, ergenlik döneminde bir karakter olarak karşımıza çıkıyor.
Kaynaklaara göre, onun menstrüasyon dönemini temsil eden ise kırmızı başlığı.
Aslında buraya kadar masalın diğer versiyonları ile arasında çok da büyük farklılık yok. Ancak her imgeyi derinlemesine yorumlamak gerekiyor.
Gençler için riskli bir bölge olan orman, tehlike çanlarının çaldığının habercisi gibi.
Sanki bir sınav olarak ortaya çıkan orman, bir çocuğun artık yetişkinlerin dünyasına girdiğini gösteren imgelerden biri.
Bu ormandaki en büyük tehlike ise, kendisini kurt şeklinde gösteriyor.
Kırmızı Başlıklı Kız ise bu tehlikenin farkındadır ve bununla yüzleşmek üzeredir. En sonunda ise, genç kız tehlikeli ormanı geçmeyi başarır ve büyük bir neşeyle büyükannesinin evine girer.
Büyükannesinin evine gittiğinde, onun hasta olduğu için yatakta olduğunu görür.
Daha sonra büyükannesi kıza, ekmekle sütü bırakıp mutfakta pişmekte olan etten yemesini söyler. Kırmızı Başlıklı Kız, büyükannesinin dediğini yapar ve iştahla eti yiyerek karnını doyurur.
Daha sonra ise, büyükannesi kıza, giysilerini teker teker çıkarıp, yanına uzanması gerektiğini söyler.
Kırmızı Başlıklı Kız bunu da yapar. Aslında büyük bir merak içindedir ama bir an bile bu durumdan şüphe duyup ortadaki tuhaflığı fark edemez...
Yatağa uzandığında ise, en sonunda yanındakinin kurt olduğunu fark eder.
Kurt ise, kahkahalar içinde, yediği etin aslında büyükannesi olduğunu söyler. Korkunç bir günah işlediğini ve yamyamlık yaptığını düşünen kız, gözyaşlarına boğulur. Daha sonra ise kurt, Kırmızı Başlıklı Kız’ı yer.
Masaldaki semboller her karakterde gizli.
Kırmızı Başlıklı Kız'ın yediği büyükannesi ise eskiyi yeniyle değiştirmek anlamına geliyor.
İnsanlığın en büyük ayıplarından biri olan yamyamlık, sanki saf ve masum bir durum olarak gösteriliyor.
Gördüğünüz gibi, çocukluğumuzun en sevilen ve klasikleşen masallarından birinin aslında karanlık bir tarafı var.
Bu masalın cinsel göndermelerle dolu gerçek hikayesi hakkında siz neler düşünüyorsunuz?
Yorum Yazın
Cinsellikle alakalı kısmını okurken kaçırdım mı diye kendimden şüphe ettim bir an, hayatınızda cinsellik görmemişsiniz sanırım.
anlatım berbattı.....
cinsellik neresnde bnun anlattıgın hikaye sdce biraz daha serti korkuncu onun dışında sıfır cinsellik kurt napmış kıza mı kaymış aq nerde cinsellik kırmızı b... Devamını Gör
off mastürbasyon değil o menstrüasyon yani adet / regl. Bir erkeğin bir kadına bunu yazması da ironik oldu biraz ama...