Haluk Bilginer'e Emmy Ödülü Kazandıran Agah Beyoğlu'nu Tanıyın!
Haluk Bilginer, Şahsiyet dizisindeki performansı ile Uluslararası Emmy Ödül Töreni'nde En İyi Erkek Oyuncu ödülünü aldı. Ona bu ödülü kazandıran Agah Beyoğlu karakterini tanıyın. Mutlaka bu içeriği okuduktan sonra açıp izlemek isteyeceksiniz.
DİKKAT: Spoiler Alert!
Agah Beyoğlu, Şahsiyet dizisinin ana kahramanı. Beyoğlu'nun o eski, takım elbiseli beyefendilerinden biri. Nostaljik apartmanında tek başına yaşıyor.
Karısı yıllar önce ölmüş. O da gürültüsünden, 'yabancılarından', eski Beyoğlu'nu tahrip eden herkesten nefret ettiği halde semtini ve evini bırakmamış.
Kızı Zuhal ile doğru bir baba-kız ilişkisi kuramamış. Torunu Deva ile hiçbir bağı yok. Yalnız bir adam yani.
Ama aslında ona eşlik eden bir arkadaşı var: Kedisi Münir. Gelgelelim, kedisini bir gün evinde ölü olarak buluyor. Hem de açlıktan ölmüş şekilde...
Mümkün olmasa gerek değil mi? Çok sevdiği kedisini günlerce beslemeyi nasıl unutur? İşte bela tam olarak burada başlıyor. Agah Bey, Alzheimer hastalığına yakalandığını böyle öğreniyor.
Her şeyi unutacak, zaman içinde zihni yok olacak. Peki 'Şahsiyeti'?
Ben ne olacağım? Yani telefon numaraları bir şey değil de benim 'şahsiyetim' ne olacak? O da silinip gitmeyecek mi? Nasıl bir adam olduğumu unutacağım. Yaşıyorsun ama yoksun. İnsan nasıl dayanır buna…
Evinde oturup örgüsünü ören, gazetesini okuyan, hayatına rengarenk çoraplarıyla bir şamata katan bu tonton dede son olarak ne yapmak ister?
Her şeyi unutacak, vicdanıyla boğuşmayacak, ceza çekmeyecek. Elinden binlerce dosya geçmiş emekli bir adliye memuru olarak aklına bir fikir geliyor; Seri katil olmak.
Vicdan denen şey bağırsak gibidir. Sen uyurken de çalışır. Köreltsen de insaniyetini; işlediğin o korkunç cinayet, çıktığın idam sehpasıdır. Sımsıkı düğüm olur boynunda, kurbanının yağlı urgan gibi elleri. Kimse katil olduğunu bilmese de, her gece kendin asarsın kabuslarında kendini. Bağırsak vicdan gibidir. Derdin boşaltmaksa içini, kendin çekersin ipini. İnsan dener ve yanılır…
Hayatını, kendini, iyi bir insan olup olmadığını sorgulayan bir adama dönüşüyor Agah. Bu dünyadan göçüp gitmeden bir ders vermek istiyor.
Ve Agah Beyoğlu arkasında iz bırakmadan çalışan...
Son derece dikkatli ve özenli...
Tekrar aşık olmaktan ve heyecanlanmaktan korkmayan...
Gözükara bir seri katile dönüşüyor.
Bir anda Türkiye'nin en çok konuşulan seri katili oluveriyor. Emniyetin ilgisini, tüm Türkiye'nin ilgisini çekmeyi başarıyor.
Tüm bunları yaparken de bir polis olan Nevra'ya adresliyor bütün cinayetleri. Her yere onun ismini bırakıyor. Neden ki?
Nevra rolünde Cansu Dere yer alıyor.
Peki neden işliyor bu cinayetleri? Nevra ile ilgisi ne? Belli ki ülkenin ilgisini bir şeye çekmeye çalışıyor.
Amacının ne olduğunu söyleyemeyiz, izlemenizi tüm içtenliğimizle öneriyoruz. Ama sonu için bir yorumumuz var:
Bu kostümü, ölen kedisinin anısına.
Bu dizi bittikten sonra boğazınızda bir düğüm, gözlerinizde yaş, kalbinizde bir acı olacak. Bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
Ben ölmekten çok korkuyorum Münir Bey. Hatta sana bir sır vereyim; bu dünyada herkes ölse, bir tek ben kalsam ona bile razıyım. Düşün, o yalnızlığa bile razıyım. Ya öteki tarafta hatırlarsam her şeyi? Mahvolurum ben, mahvolurum…
Ve Haluk Bilginer ile aynı ülkede yaşamaktan gurur duyacak, ödülü de ne kadar hak ettiğini sonuna kadar hissedeceksiniz.
12 bölümlük Türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi vurucu macerasına başlayın!
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
İçeriğin başı olmadı bari sonuna ben eklim editör, spoiler içerir. İzleyecek varsa bu noktada çok geç. Toplumun pisliklerini sözde ahlak kurallarını görüpte... Devamını Gör
sonunu getirebildiğim nadir dizilerden. Gayet başarılı, o yüzden devamı falan olmasın kalsın böylece..
#Şahsiyeti Hatırla.