12 Maddede ‘Ülkücü’ Olmak
1. “Ülkücüyüm ama MHP’li değilim” açıklaması yapanlarla sıkça karşılaşmak
Bunun bir de “milliyetçiyim ama ülkücü değilim” versiyonu vardır. P→Q ise Q→P olmak zorunda değildir. Ancak ve ancak, açıklama yapmaya da gerek yoktur.
2. “Milletin yaptığına karışıp kendileri aynısını yapıyorlar” yorumuna maruz kalmak
Ortamda “ülkücü” kelimesinin geçmesi ile beraber “içki içenlere kızıp kendileri
içiyorlar”, “oruç tutmuyorlar, tutmayanlara karışıyorlar” eleştirileri başlar. Bu genellemelerin hangi alan araştırması sonucu kabul gördüğü merak konusudur.
3. Kamuoyundaki mafyatik ya da maganda ülkücü algısını kıramamak
Ah bu Kurtlar Vadisi…
4. Film ve dizilerdeki ülkücü karakterlerin karizmatik olmamasına şaşırmamak
Televizyon ve sinemanın yeşil parkalı prenslerinin aksine ülkücüler “kötü karakter”lerdir. “Sinemada gelişmeler var, karakterler artık siyah ya da beyaz değil” desek de bu ülkücü karakterler için geçerli değil. Ülkücü karakterler her türlü insani vasıftan uzak, ahlakı ve vicdanı olmayan, iki lafı bir araya getiremeyen kültürsüz ve avam “tip”ler… Daha doğrusu “tipsiz”ler…
5. Her türlü marjinal söylemin “demokrasi” çatısı altına girdiği sosyal medyada söz ülkücülüğe geldiğinde yargısız infaza uğramak
Hastane koridoruna ayakta hacet edip tüyen teyzenin bile kendine göre geçerli sebepleri vardır, ancak ülkücü olmanın geçerli bir sebebi olamaz.
6. Her şeyin mesulü görülmek ve de yaşadığı acılar göze görünmemek
Dursun Önkuzu ile tanışmış mıydınız?
7. Ülkücülüğü “Irkçılık” seviyesinde algılayanlara tahammül etmek
“Zaten dünyada saf ırk diye bişi yok yea…” söylemi ile özetlenebilecek bu algının ne “millet” kavramından, ne de ülkücülüğün beslendiği tarihî altyapı ve derin fikriyattan haberi vardır.
8. Sağ’dan sol’dan gelen darbelere hazırlıklı olmak
Ülkücüler solcular tarafından faşist, sağcılar tarafından ırkçı olmakla itham edilir. Bu iki taraf birbirine, ülkücülere olduklarından daha az tepkilidir.
9. İdeolojik açıdan çevrende yalnız hissetmek
İş, okul, mahalle… ülkücü ideolojinin hâkim olduğu çevre ender bulunur. Dolayısıyla ülkücü, ideolojik açıdan çoğunlukla yalnız kalır. Bunun sonuçlarından biri, okuduğu kitapları “kaplayarak” okumak zorunda kalmasıdır.
- Aaa, ülkücüler kitap da mı okuyor?
- Yok, sadece resimlerine bakıyorlar.
10. Yalnızlığın getirdiği kaçışı uzaktan izlemek
Rüzgâra karşı yürümek zordur. Bazen ekonomik kaygılarla bazen başka sebeplerle ülkücülerin “eski ülkücüler” haline geldiği görülür. Ne diyelim, eğer yapabilecekseniz, ülkücü olmayın…
11. Gönülleri kazanıp, oyları kazanamamak
- Muhsin Yazıcıoğlu iyi adam, ama…
- “Ama” ne?
- Ama “iyi adam” olmak yetmiyor, demek ki…
12. Her İstiklal Marşı duyduğunda duygulanmak ve bütün zorluklarına rağmen niçin ülkücü olduğunu hatırlamak
Bütün önyargılara, bütün klişeleşmiş söylemlere kulak tıkayıp bilgisayara Mehter CD’sini takmak. Ve gözlerini kapatıp arkaya yaslanmak…
