Fatih Portakal'a 'Tekalif-i Milliye' Davasından Beraat

Paylaştığı Twitter mesajı nedeniyle 'Bankacılık Kanunu'nu ihlal ettiği' ve 'Cumhurbaşkanına hakaret ettiği' suçlamalarıyla 3 yıla kadar hapsi istenen gazeteci Fatih Portakal beraat etti.

İstanbul 46. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya Fatih Portakal gelmezken taraf avukatları hazır bulundu.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK)'nın suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturma kapsamında Portakal’ın, Bankacılık Kanunu'nun “Bir bankanın itibarını kırabilecek veya şöhretine ya da servetine zarar verebilecek bir hususa kasten sebep olunamaz ya da bu yolla asılsız haber yayılamaz” hükmü ile iddianame düzenlenmiş ve Portakal hakkında ‘itibarın zedelenmesi' ve ‘Cumhurbaşkanına hakaret' suçlamalarıyla 3 yıla kadar hapis istenmişti.

Sözcü'de yer alan habere göre, mahkemede söz alan Portakal'ın avukatı söz konusu paylaşımlarda BDDK veya Cumhurbaşkanına yönelik suç teşkil edecek ifadelerin olmadığını belirterek “Kullanılan ifadeler ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmelidir. Paylaşımda bankacıkla ilgili zikredilen tek kelime mevduat ibaresidir. Siyasilerin ve özellikle yüksek makamdaki siyasilerin diğer insanlara nazaran daha sert eleştirilere maruz kalabilecekleri ve bunun suç oluşturmayacağı Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay içtihatlarında kabul edilmiştir. Bu nedenle müvekkilin beraatini talep ederiz” dedi.

Mahkemeye heyeti, Fatih Portakal'ın yargılandığı itibarın zedelenmesi suçunun oluşması için bir bankanın itibarını kırabilecek veya şöhretine ya da servetine zarar verebilecek bir hususa kasten sebep olması ya da bu yolla asılsız haber yapması gerektiğini belirtti.

İddianameye konu paylaşımın haber niteliği olmayıp sanığın kişisel yorumunu içerdiği, asılsız haber olarak nitelendirilmeyeceği ve söz konusu paylaşımda bir bankaya ilişkin ifade ve bankaların veya BDDK’nın hedef alındığına dair olgu bulunmadığını da belirten heyet, atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığını ifade etti.

'Cumhurbaşkanına hakaret yok'

Mahkeme, Cumhurbaşkanına hakaret suçunun koşullarının da oluşmadığı ve yüklenen fiilin kanunda suç olarak tamamlanmamış olması nedeniyle Portakal hakkında açılan davalardan ayrı ayrı beraatine hükmetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz yıl koronavirüs salgınının ekonomik etkilerine karşı başlatılan yardım kampanyasına gelen eleştirilere Kurtuluş Savaşı sırasında çıkarılan Tekalifi Milliye kanununu hatırlatarak yanıt vermişti. Gazeteci Fatih Portakal, Erdoğan'ın benzetmesine göndermede bulunup, Twitter hesabından 'Tekalifi Milliye hatırlatılıp 'zor günlerden geçiyoruz' denilerek mevduatı veya tasarrufu olanlardan para istenmesin bir de! Korona sonrası ödeyelim derlermiş bir de! Olmaz olmaz diyemiyorum maalesef!' ifadelerini kullanmıştı. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı, Fatih Portakal'ın 'yalan ve halkı manipüle etmeye yönelik' ifadeler kullandığı gerekçesiyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmuştu. Erdoğan'ın ardından Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu da Fatih Portakal hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.