Görüş Bildir
Haberler
Edebiyat Denizinden Yeni Sayfalar Koklamak İsteyenler İçin: Cennetime Bakarken

Edebiyat Denizinden Yeni Sayfalar Koklamak İsteyenler İçin: Cennetime Bakarken

CENNETİME BAKARKEN

Lütfiye Nacak'ın kaleminden bir roman.

Birdenbire duran bir saat gibi ya da günlerce yağmur biriktiren bulutlar gibi çekildi elin. Kırıldı kalem ve kalakaldı satırlar bu hikayede. Cancağızım şimdi bana, yorgun ve öylesine hazırlıksız, kendi dilsizliğine saklanmış yarım ve terk edilmiş bir aşk hikayesi kaldı…

İçeriğin Devamı Aşağıda

"Sen gittiğinden beri tüm mevsimler geçti , Şeker portakalındaki zezem... Sonbahar geçti, kış geçti, bahar geçti .Bir tek özlem geçmedi . Seni özlemelerde öylesine üşüyorum ki sol yanım."

"Sen gittiğinden beri tüm mevsimler geçti , Şeker portakalındaki zezem... Sonbahar geçti, kış geçti, bahar geçti .Bir tek özlem geçmedi . Seni özlemelerde öylesine üşüyorum ki sol yanım."

'Kıyamam ki! Nasıl bir meltem doldurdun içime. Sen bunu bilmiyordun ben de bildiğimi bilmiyordum cancağızım. Nasıl sevindim o bir tek kelimeyle. Kuşlar içime yuva yapmıştı sanki ve hepsi birden kanat çırpmaya başlamışlardı.

Çocukluğumun masalını anlatmaya başladı birileri. Birçok masal kahramanım vardı çocuk dünyamda. En sevdiğim kahraman elimi tutmuştu ansızın. Ne zaman açıldığını hatırlamadığım yaraların sızısı geçti öyle apansız. Çok mu yara almıştım? Sanmam. Varsa bile, en güzeli çocukluğumuzun masumiyetine saklamaktı onları.

Bilmiyordum o zamanlar, tek bildiğim içimde bir yerlerde hatırlayamadığım bir sızı uyandı. Bir kıymık batmıştı sanki ve sen onu çıkarıyordun.' 

"Hala geceleri yanan ışıklar da içimde tarifi olmayan bir huzursuzluk. Sanki ışıkları geç saatte yanan evlerde yine can kırıkları oluyor. Aklıma mutluluk gelmiyor bir türlü. Her yanan ışıkta bir kadından can kırıkları saçılıyor yerlere. Her can kırığında küçük bir çocuk elinin parmaklarını sayıyor...."

"Hala geceleri yanan ışıklar da içimde tarifi olmayan bir huzursuzluk. Sanki ışıkları geç saatte yanan evlerde yine can kırıkları oluyor. Aklıma mutluluk gelmiyor bir türlü. Her yanan ışıkta bir kadından can kırıkları saçılıyor yerlere. Her can kırığında küçük bir çocuk elinin parmaklarını sayıyor...."

''Dedim ki, yapma. Göğsümün sol alt tarafında bir sızı oluyor, ince ince kanatıyorsun onu. Farkında değilsin, biliyorum. Bilsen yapmazsın zaten. Ama bak söylüyorum, çok acıyor. 

Uzağındakiler, ellerine baharı verdiklerin, gülümsettiklerin ışıl ışıl çoğalırken, eksiliyorum ben burada. Yalnızlaşıyorum, hüzünbaz bir şehre terk ediyorum kendimi. 

Yapma. En olmazlarımda bulduğum, sevgim seni özgürleştirdikçe ben yalnızlaşıyorum, yabancılaşıyorum tüm aşinalarıma. Uzaklardaki bir koku, hoyratça sendeletiyor sen geldikçe yanıma, saklandığım kentimden kaçıyorum. Kaçıyorum kendimden. ''

"Güneş yine doğuyor bıkmadan usanmadan, kuşlar ötüşüyor balkonunda birer yetim. Ben'ime sen diye sarılmak, senimi sensiz bırakmak çok acı."

"Güneş yine doğuyor bıkmadan usanmadan, kuşlar ötüşüyor balkonunda birer yetim. Ben'ime sen diye sarılmak, senimi sensiz bırakmak çok acı."

Senden sonra kalan ömür bir yokuş gidiyorum gidiyorum bitmiyor. Ve ben seninle olan cennetimi düşünüyorum çaresiz...

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
2
1
1
0
0
0
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın