Dezenfektanla Öldürülen Çocuğun Annesi: 'Şakalaşma Değil, Oğlum Kasten Yakıldı'
Bursa'da 13 yaşındaki İ.K. tarafından parkta dezenfektanla ateşe verilen 14 yaşındaki B. Altun, 10 Aralık'taki korkunç olaydan 17 gün sonra hayatını kaybetti. Çocuk hakkında 8 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası talebiyle dava açıldı. Sessizliğini bozan acılı anne Mehpar Altun, facianın çocukların şakalaştığı sırada yaşandığı yönündeki iddiaları reddetti. Anne, şüpheliyle oğlunun arkadaş olmadığını, olayın kasten yapıldığını ileri sürdü. Altun ailesi ayrıca, çocuklarının ölümünde ihmaller zinciri olduğunu iddia ederek, olayla ilgili bir çok kurumdan şikâyetçi oldu.
Bursa'da İ.K. tarafından sokak ortasında dezenfektanla ateşe verildikten sonra hayatını kaybeden B. Altun'un acılı annesi konuştu.
Korkunç olay, 10 Aralık Cuma günü Yıldırım ilçesi Yiğitler Mahallesi'ndeki bir parkta meydana geldi. İddiaya göre, arkadaşlarıyla birlikte parkta oynayan B. Altun'un (14) yanına, başka bir mahallede oturan İ. K. (13) geldi.
İ.K., daha sonra bölgede bulunan ve dezenfektan üretimi yapan bir meslek lisesinin bahçesindeki varillerden yanındaki poşete dezenfektan doldurdu.
17 gün sonra hayatını kaybetti...
Bir süre sonra İ.K., yanında bulunan dezenfektan dolu şişeyi, B. Altun’un üzerine boşaltarak çakmakla ateşe verdi. Gencin alev aldığını gören çevredeki vatandaşlar, su ve ceketleriyle müdahale etti.
Vücudunda ağır yanık oluşan B. Altun, olay yerine çağrılan ambulans ile Bursa Şehir Hastanesi’ne kaldırıldı. B. Altun kaldırıldığı hastanede 17 gün sonra hayatını kaybetti.
Olayın ardından soruşturma başlatan polis ekipleri, İ.K.'nin önce ormanlık alana kaçtığını tespit etti. Ardından çevrede bulunan bir anaokulunun bahçesinde uyukladığı esnada gözaltına aldı. Yaşanan olay çevredeki bir iş yerinin güvenlik kameraları tarafından görüntülendi.
'Oğlumun arkadaşı değil, ortada şakalaşma yok...'
Hayatını kaybeden B. Altun'un annesi Mehpar Altun, yargılama sürecinin başlamasıyla suskunluğunu bozdu. Anne Mehpar Altun, oğlu B. Altun ile şüpheli İ.K.'nin arkadaş olmadığını ve olayın şaka değil, kamera görüntülerinde görüldüğü gibi kasıtlı olarak yapıldığını söyledi. Acılı anne Altun, korkunç anları şöyle anlattı:
'10 Aralık günü oğlum arkadaşlarıyla birlikte sokağa çıktı. Saat 20.30’da ben balkonda çamaşır asarken bir ışık yansıyordu bahçeye. Çığlıklar geliyordu, komşularda ambulans çağırın çocuk yanıyor diye bağırıyorlardı. Bende 'Ne oluyor orada kim bağırıyor?' dediğimde komşular, 'Koş B. yanıyor' dedi. Ben koştum, parka gittiğimde çocuğumu söndürmüşlerdi ve üstünden dumanlar çıkıyordu. İlk söylediği kelime, 'Anne beni İ.K. yaktı' oldu. Saat 20.50'de ambulans geliyor. Ambulans bizi aldı Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürdü. Bu hastanede yanık ünitesi olmadığı halde bizi oraya götürerek zaman kaybettirdiler. Oradan şehir hastanesine sevki oldu. Biz özel araçla trafik lambalarına takıla takıla gittik. Ancak hastaneye vardığımızda ambulans daha gelmemişti. Ambulans Saat 22.21'de şehir hastanesine giriş yapıyor. B. hastaneye geldi ancak müdahale yerine emniyet birimleri ifade aldı. İfadesinin ardından benim çocuğumu yoğun bakıma çıkardılar. Saat 01.30'da yoğun bakıma çıkıyor. Bu saate kadar bizi oyalıyorlar. Oğlum yanık vaziyette bekledi. 01.30'da yıkamaya alıyor, 04.00'e kadar yıkamıyor.
Doktorun bize dediği, eğer bu çocuk erken gelseydi bu şekilde ağırlaşmazdı. Üç gün sonra yoğun bakımda şuurunu kaybetti. 17'inci günü beyin ölümü gerçekleşti. Gece saat 02.10'da ise kalp ölümü gerçekleşti.
Bir çok haberde 'arkadaşıyla şakalaşıyorlardı' diyorlar, ama böyle bir şey yok. Çocuğumun arkadaşı da değil, bizden daha yukarıdaki mahallede oturuyor. Oğlumu yakan bu çocuk, daha önce kedi de yaktı. Benim oğlum ona engel olmak istiyor, oğlum izin vermeyince kediyi yakıyor. Poşete dezenfektan doldurup tekrar geliyor. Olay anında yanında bulunan 2 kişiyi yakmak istiyor, başarılı olamayınca benim çocuğumu yakıyor.'
Yorum Yazın