‘Cimri Değil Tutumluyuz’ Diyen Yabancıların Garip Ama Denemeye Değer 13 Birikim Sırrı
Biz de ilk günden maaşı bitirelim...
1. Japonya'da hijyen prosedürlerinde farklı bir kültür vardır. Duşta kendilerini yıkarlar ve sonrasında küvette dinlenirler.
Her bir aile üyesi için küveti doldurmak ise pahalıya mal olmaktadır. Bu yüzden doldurulmuş küvete birer birer girmeyi tercih ederler. Birlikte banyo yapmayı tercih eden aileler de vardır. Onlar için birlikte televizyon izlemek gibi bir aktivitedir.
2. İyice temizlenen Japon halkı, suyu israf etmemekte ısrarlı. Banyolarından kalan suları, çamaşırlarını yıkamak için kullanıyorlar.
Kullanılan sıcak sular, hortumlar ile makineye aktarılır ve çamaşır makinelerinde suyu ısıtmak için ısıtıcılara da gerek duyulmaz.
3. Japonların oldukça çalışkan insanlar olduğunu bilmeyen yoktur. Evleri ve iş yerleri birbirine uzak olan insanlar ise taksiye çok fazla para vermek yerine kapsül otellerde kalmayı tercih ederler.
4. Avustralyalıların %69'u kıyafetlerini ütülemekten kaçındıklarını, %41'i ise bir kez bile ütü yapmadıklarını söylüyorlar. Kırışık kıyafetlerini düzeltmek için farklı yollara sahipler.
Bunlardan biri; kıyafet yıkandıktan sonra askıya asarak, banyoda bulunan duş perdesi askısına takmak. Banyodaki buhar, kıyafetin daha hızlı kırışıklarını açmasını sağlıyormuş.
5. Birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi Kuzey Kore'de de elektrik oldukça pahalı ve çoğu ev sahibi merkezi ısıtma kullanmıyor. Bu yüzden, Kuzey Kore'de kış aylarında evler çok soğuk. Soğukla baş edebilmek için farklı yöntemler bulmuşlar.
Örneğin; yatak odalarına ya da salonlarına çadırlar kuruyorlar. Birçok insan bu çadırların içinde uyuyorlar.
6. Kuzey Kore'de de diğer ülkelerde olduğu gibi su tüketimi önemlidir. Kriz dönemlerinde, Kuzey Koreli kadınlar eşlerine siyah tişörtler alarak deterjan ve su tüketimi azaltırlarmış.
7. Almanlar oldukça tutumlu insanlardır. Tüm kıyafetlerini sonradan satabilmek için çok düzgün kullanırlar.
Alman halkının 3'te biri kıyafetlerini, 2. el kıyafet satan dükkanlara verirler.
8. Almanlar yeni kıyafet almaya çok düşkün değillerdir. Yıllık ortalama kıyafete harcadıkları tutar 700 dolardır. İngiltere'de ise bu tutar ortalama 1100 dolara çıkmaktadır. Almanların kıyafet konusundaki sırları ise satmayı sevmeleri ve indirimleri beklemeleridir.
9. Birçok Avrupa ülkesinde, merkezi ısıtma yaygın olmadığı için insanlar ısınma alternatifleri üretmektedir. Oyuncak ayı şeklindeki sıcak su torbaları ise oldukça yaygın bir ısınma yöntemidir.
10. İsveç ve İsviçre'de, çocuk ya da yetişkinlere şirket hisselerini veya tasarruf hesaplarını hediye etmek oldukça normaldir.
11. Birçok Avrupalı mobilya aldıktan sonra nakliye için para ödemezler. Bir kamyon kiralarlar ve ailelerinden taşımaları için yardım isterler.
12. Almanlar bir kuruş ödemeden bile yeni ev dizebilirler. Yılda bir kez, artık kullanmadığı ve ihtiyaç duymadığı eşyalarını dışarı koyarlar. İhtiyacı olan insanlar ise gidip onları alabilir. Eşyaların aralarında oldukça yeni ve kullanılabilir şeylerin de çıkma ihtimali yüksektir.
13. Avrupalılar, yiyecekte indirim ve iyi fırsatları severler. Bu konuyla ilgili bir göçmen anısını şöyle anlatmış:
'Süpermarkette Alman bir meslektaşım ile karşılaştım. İndirimden 8 kavanoz lahana turşusu ve 14 litre süt aldı. Yiyeceklere baya para harcadı ve sepeti alakasız yiyeceklerle doluydu. 2 yıl sonra ise karısıyla birlikte 400 metre karelik bir ev satın aldılar. Sonrasında marketteki anı aklıma gelerek kim akıllı kim değil anlamış oldum.'
Yorum Yazın
5 dakika sonram belli değil yemişim tasarrufu, forever carpe diem.
Pintilik ile tasarruf arasında çok ince bir çizgi var. O sınırı aşmak hayatı zorlaştırmaktan başka bir şey değil.
Tüm aile aynı küvette yıkanmak nedir ya? Bir de o suyla çamaşır yıkayacakmışım.. 100 lira fazla harcar onurlu yaşarım.