Görüş Bildir
Haberler
Bugün #HayvanlarıKorumaGünü: 'Kanunlarımız Yetersiz ve Onları Korumaktan Uzak'

Bugün #HayvanlarıKorumaGünü: 'Kanunlarımız Yetersiz ve Onları Korumaktan Uzak'

Yasin Arslan
04.10.2018 - 13:40 Son Güncelleme: 04.10.2018 - 17:02

Bugün 4 Ekim, dünyayı paylaştığımız dostlarımızı koruma günü. Birçok hayvansever bireysel olarak, birçok kurum da organize bir şekilde hayvanların yaşama hakkını savunuyor, insanları bilinçlendirmek için uğraşıyor. Ancak yapılanlar yeterli kalmıyor ve neredeyse her gün hayvana şiddet olayları ile karşı karşıya kalıyoruz. Türkiye'de hayvan haklarını düzenleyen kanun, onları korumak konusunda yetersiz. Hayvan hakları savunucuları ilgili yasanın değiştirilmesi için uzun bir süredir mücadele ediyor.

Ayrıca çevreye verdiğimiz zararla da hayvanlara adeta bu dünyayı dar ediyoruz. 

İçeriğin Devamı Aşağıda

İlk olarak 1931 yılında kutlanan bugün, hayvanlara karşı işlenen suçlar ve yapılan kötü muamele, suistimal ve haksızların önüne geçebilmeyi amaçlıyor.

İlk olarak 1931 yılında kutlanan bugün, hayvanlara karşı işlenen suçlar ve yapılan kötü muamele, suistimal ve haksızların önüne geçebilmeyi amaçlıyor.

WWF-Türkiye'nin hazırladığı rapora göre omurgalılar son 48 yılda yüzde 50 azaldı.

WWF-Türkiye'nin hazırladığı rapora göre omurgalılar son 48 yılda yüzde 50 azaldı.

Bugün, yeryüzünde 7 milyarın üzerinde insan yaşıyor. 2050 yılında bu sayının 10 milyara yaklaşacağı öngörülüyor. Hızla artan nüfus, iyi planlanmamış yapılaşma, doğal alanların bozulması, yasa dışı avcılık ve ticaret, doğal hayatın dengesini bozuyor ve canlı türleri bir yok oluşa doğru sürükleniyor. Biz çoğalırken dünyamızı paylaştığımız diğer canlıların sayısı hızla azalıyor.

2050 yılında Akdeniz’de balıktan çok plastik atık olabilir.

2050 yılında Akdeniz’de balıktan çok plastik atık olabilir.

Denizlerdeki yaban hayatına insan tarafından verilen zararın yüzde 90’ı plastik kaynaklı. Dünyada 700 deniz canlısı türü plastik tehdidiyle karşı karşıya. Plastik kirliliği en çok kuşları, balıkları, deniz memelilerini, sürüngenleri ve omurgasızları etkiliyor. 

Deniz kuşlarının midesinde 1960 yılında yüzde 5 oranında plastik vardı. Bugün bu oran yüzde 90’ken, 2050 yılında yüzde 99’a çıkabileceği öngörülüyor. Akdeniz’deki 60 balık türü de plastik mağduru. Bu gidişle, 2050 yılında denizlerimizde balıktan çok plastik atık olabilir.

İçeriğin Devamı Aşağıda

Deniz kaplumbağası türleri de plastik atıklardan etkileniyor.

Deniz kaplumbağası türleri de plastik atıklardan etkileniyor.

İribaş deniz kaplumbağalarının (Caretta Caretta) yüzde 35’inin sindirim sisteminde plastik atıklar bulunuyor. Deniz kaplumbağaları plastik poşetleri denizanası zannederek yedikleri için ölebiliyor.

Ayrıca yaşama ve üreme alanlarını kaplayan plastik atıklar martılar, ayılar ve sırtlanlar gibi çöplüklerden beslenen, geniş diyete sahip hayvanlar için büyük bir tehlike oluşturuyor.

National Geographic geçtiğimiz aylarda plastik bağımlılığımızın korkunç sonuçlarını mercek altına almıştı.

Sadece hayvanların yaşam alanını yok etmiyoruz. Özellikle yaşam alanlarını insanlarla paylaşan hayvanlar şiddet sarmalı içinde.

Şehirlerde, köylerde, kasabalarda insanlarla beraber yaşayan/ yaşamak zorunda kalan sokak ve çiftlik hayvanları şiddete işkenceye maruz kalıyor, istismara uğruyor. Neredeyse her gün gördüğümüz hayvana şiddet olaylarına karşı ise yasalarımız yetersiz, cezalar oldukça az.

Hayvan hakları savunucuları cezaların caydırıcı olmasını talep ediyor...

Hayvan hakları savunucuları cezaların caydırıcı olmasını talep ediyor...

DHA 📷

Hayvan Hakları Fedarasyonu (HAYTAP) Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Ahmet Kemal Şenpolat 2004 yılında çıkan hayvanları koruma kanunun, hayvanları korumadığına dikkat çekti: 

“Kanunlarımız yetersiz ve hayvanları korumaktan uzak. Bunun değişmesi için yıllardır uğraşıyoruz ama sonuç yok. Dönemin başbakanı ile görüştük, Meclis'teki diğer partilerle görüştük ama bu değişikliğe muhalefet eden olmamasına rağmen Meclis'te bir düzenleme çıkaramadık. Farkındalık yaratmak için etkinlikler düzenledik, sosyal medya çalışmaları yaptık. Bir sivil toplum kuruluşu olarak yasanın değişmesi için çok uğraştık ama bir sonuç alamadık. Halen hayvana karşı işlenen suçlar kabahatler kanunda yer alıyor.' 

Şenpolat, şöyle devam etti:

'Hayvana işkence yapanlar, tecavüz edenler, dövüştürenler, işkence edenler halen ufacık bir para cezası ile cezalandırılıyor. Yargılamaya dahi konu olmuyorlar, duruşmalara çıkmıyorlar. Çok da bir şey istemiyor bu hayvanlar. Hayvan dostlarımız için bir yasal düzenleme istiyoruz ama sanki bir boşlukla konuşuyoruz.'

İçeriğin Devamı Aşağıda

Hayvanlara yönelik yaşam hakkı ihlâli, işkence ve cinsel saldırı suçlarının Kabahatler Kanunu kapsamında değil TCK kapsamında değerlendirilmesi dileğiyle🙏

Hayvanlara yönelik yaşam hakkı ihlâli, işkence ve cinsel saldırı suçlarının Kabahatler Kanunu kapsamında değil TCK kapsamında değerlendirilmesi dileğiyle🙏

#HayvanlarıKorumaGünü sosyal medyanın gündeminde...

İçeriğin Devamı Aşağıda
İçeriğin Devamı Aşağıda
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
69
41
14
1
1
0
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
pofuudk20

hayvanlara bilerek zarar verenler acı çekerek gebersin her gün bunun için dua ediyorum

Pew Pew Pew

duayla olmuyor o işler hacı.

ferhat_krky

İnsanlar o kadar acımasız ki kendine tehdit oluşturmayacak ufacık canlılara bile zevk için acı çektiriyor, memleketimizde hangi haklara saygı duyuluyor ki ha... Devamını Gör

Pasif Kullanıcı

Başkanlık seçimlerinden önce duygu kasıp hayvan haklarını savunacağız yasa çıkaracağız vs deyip sonra sesi soluğu çıkmayanlar şimdi neredeler?saraylarında ej... Devamını Gör