Yasayı hazırlayanların UEFA'nın Finansal Fair Play Kriterlerini ilk kez okudukları fazla belli olmuş, bunu belirtmem şart.
Yüzümüzü batıya döndüğümüz an bir de ne görelim; 'özellikle spor kulüpleri için müstakil bir kanun' hedefini ve uluslararası düzenlemeleri anlata anlata bitiremiyor yasa gerekçesi.
Spor Yasası'na gerekçe olan prensipler arasında;
Spor kulüplerinde, yönetim, denetim ve disiplin kurulu üyesi olabilme koşulları,
Spor kulüplerinin tüzüklerinin üyelik demokrasisi için yenilenmesi,
Amatör spor dalları da olmak üzere sporda şirketleşmenin yasal çerçevesi,
Spor A.Ş. vasfının kazanılması,
Şüpheli temlikler ve haksız işlemlerle kulüplerin zararının önlenmesi kaygısı,
Kulüp başkanları ve yönetim kurulu üyelerinin kasıt veya ihmalle ihlal ettikleri yükümlülükleri için verdikleri zararlardan müteselsilen sorumlu olmaları kaleme alınmış.
Peki, hangi spor paydaşları yasa taslağına emek verdi?
Bir odaya kapanıp UEFA'nın Finansal Fair Play Kriterlerinden etkilenirken; 'denk bütçe esasına benzer bir uygulama' diye kaleme alırken acaba TFF'de bir Kulüp Lisans Talimatı olduğu da bilinmiyordu?
'TFF tarafından elbette talimat değişikliği yapılarak' kaydı konularak yapılan öngörülere TFF'nin talimatlarının kaçıncı maddesinde ve kaçıncı fıkrasında değişiklik yapıldığını açılması ricasını da elden ele uzatabilir miyiz?
Denk bütçe için kademeli bir süreç ilan ederken acaba UEFA ile kulüplerin senelerdir imzaladıkları yapılandırma sözleşmelerinde haberi var mıydı yok muydu yasa hazırlığındaki kişilerin?
Yaşı bizden küçük olan spor hukukuna, bir yasal düzenleme daha bu kez yasa olarak geldi. Nasıl? Memnun muyuz? Önümüzü görebiliyor muyuz?
Twitter
Instagram
Yorum Yazın