onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Ayşegül Terzi'ye Tekme Atan Saldırganın Tahliyesine İtiraz

Ayşegül Terzi'ye Tekme Atan Saldırganın Tahliyesine İtiraz

ATKN
26.10.2016 - 12:30 Son Güncelleme: 27.10.2016 - 12:33

İstanbul'da bir otobüste yolculuk yapan Ayşegül Terzi'ye şort giydiği için tekme atan  Abdullah Çakıroğlu'nun 9 yıl 4 aya kadar hapis istemiyle yargılandığı davada ilk duruşma dün görüldü ve Abdullah Çakıroğlu'nun ilk duruşmada tahliyesine karar verildi. Terzi'nin avukatları tahliye kararına itiraz edeceklerini açıklarken, mahkeme Çakıroğlu'nun Terzi'nin ev ve iş yerine 6 ay boyunca yaklaşmaması yönünde karar verdi. Öte yandan başsavcılık, Çakıroğlu'nun tahliye kararına itiraz etti.

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Neler olmuştu?

İstanbul Anadolu 40. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 26 Ekim Çarşamba günü görülen ilk duruşmada tutuklu sanık Abdullah Çakıroğlu ve avukatı, Ayşegül Terzi ile çok sayıda kadın avukat hazır bulundu. Çok sayıda avukat, davaya katılma talebinde bulundu.

Duruşma salonuna ilk olarak hemşire Ayşegül Terzi'yle annesi, babası ve avukatları alındı. Ardından duruşmaya sanık Abdullah Çakıroğlu getirildi. Bu sırada Terzi gözyaşlarına boğuldu.

Duruşmada kimlik tespiti yapılan Abdullah Çakıroğlu 35 yaşında, bekar ve 10 yıldır özel güvenlik görevlisi olduğunu belirterek lise mezunu olduğunu söyledi...

Duruşmada kimlik tespiti yapılan Abdullah Çakıroğlu 35 yaşında, bekar ve 10 yıldır özel güvenlik görevlisi olduğunu belirterek lise mezunu olduğunu söyledi...

Mahkeme hâkiminin iddianameyi okumasının ardından savunmasını yapan Çakıroğlu, 'İş yerinde hastalığım nüksetmişti. Bu da telefon kayıtlarında vardır. Ege'de Murat diye bir hoca efendiden ilaçlarımı istemiştim. Hastalığım ilk başladığında 2 sene önce ona gitmiştim. İlaç verdi, tedavi oldum. Kendime gelmiştim. Son zamanlarda ise kendi kendime konuşma hallerim artmıştı' dedi.

"Bana cinler musallat olmuş"

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Bunun üzerine hâkim, 'Bu hoca efendi dediğin din adamı mı' diye sordu. Sanık Çakıroğlu ise, 'Evet' diye yanıt verdi. Çakıroğlu, '2 sene kimseye bulaşmadım. Sonra rahatsızlığım nüksetti. Kendi kendine konuşma, bağırma, çağırma hallerim arttı. 2-3 gün üst üste nöbete kalınca psikolojim arttı. Konuşma seanslarım arttı. Otobüsteki hadise vuku buldu' dedi.

Sanığın Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde 14 gün kaldığını söylemesi üzerine mahkeme hâkimi, 'Erenköy dışında bir yerde tedavi gördün mü' diye sordu. Sanık 'Hocaya gittim' dedi. Bunun üzerine hâkim, 'Hoca sana ne yaptı' şeklinde soru yöneltti. Çakıroğlu ise, 'Beni okudular. Cinler musallat olmuş dediler' diye yanıt verdi.

"Oturuşu müstehcendi. Doğru oturmasını söyledim. Durumu hazmedemedim istem dışı reflekste bulundum"

"Oturuşu müstehcendi. Doğru oturmasını söyledim. Durumu hazmedemedim istem dışı reflekste bulundum"

Çakıroğlu savunmasının devamında şöyle dedi:

'Otobüste daha önceden tanımadığım bayanı gördüm. Oturuşu müstehcendi. Doğru oturmasını söyledim. Suratıyla 'sanane' anlamında işaret yaptı, önüme döndüm. Durumu hazmedemedim istem dışı reflekste bulundum. Yaptığımı doğru bulmuyorum. Bayanın oturuşunu da doğru bulmuyorum. Hastalık halinde istem dışı reflekste bulunuyorsun. Bu şekil oturuşunu doğru bulmadım, uyardım. Kendisi umursamadı, hiç oturuşunu düzeltmedi. Cünüp kelimesi bana aittir. Bu kelimeyi kullandım. Otobüsün içinde bir grup beni dövdü. Bayanın sözü üzerine millet galeyana gelip otobüsten attılar beni, dövdüler. Hapishanede de tartaklandım. Bu olayda sara hastalığımın etkisi büyüktü. Nüksetmişti. Saldırma eğilimim artmıştı.

'Herkesin ortak yaşam alanına yakışmayacak şekilde giyim kuşamı vardı. Ortamı bozuyordu. Otobüste aile, ana baba var. Herkesin ruh dünyasını etkiliyordu. Doğruları birinci dereceden Kuran-ı Kerim'den almak zorundayız. Kadının haya perdesinin oluşması için örtüsü olması gerekiyor. Kuran-ı Kerim ve hadislerde örtünmesi gerektiği belirtilmiştir. Gayrimüslimim diyorsa kendisini taşıyabilecek giyim kuşamı olması gerekiyor. Aksi taktirde insanları suça teşvik ediyor, insanların şehvet duygularını kabartıyor. Benim olayda şehvet duygularım kabarmadı ama istem dışı bir davranışta bulundum.'

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Ayşegül Terzi sesi titreyerek o anları anlattı: "Kendime geldiğimde hastanedeydim"

Ayşegül Terzi sesi titreyerek o anları anlattı: "Kendime geldiğimde hastanedeydim"

Sanığın savunmasının ardından Ayşegül Terzi'nin ifadesinin alınmasının işlemine geçildi. 

Terzi güçlükle konuşarak, 'Paraya ihtiyacım vardı, kendime nöbet yazdırmıştım. Gece nöbetimi tuttum. Sabah nöbetten çıktım. Üzerimde sivil kıyafetim vardı. Otobüste boş koltukta ters bir şekilde oturdum. Sanığı hiç görmedim. Bayram sabahıydı. Telefonda müzik dinliyordum ve bayramlaşıyordum. Yüzüme biri birden tekme attı. Ne olup bittiğini anlamadım. Sonrasını hatırlamıyorum. Kendime geldiğimde hastanedeydim. Ağzından çıkan sözleri hatırlamıyorum. Elimdeki poşetleri bacağımın üzerine koydum. Bacağım kapalıydı' diyerek gözyaşlarına boğuldu. 

Bu sırada salondaki bazı izleyicilerin de ağladığı görüldü. Mahkeme hâkimi, Terzi'nin sesinin titrediğini ve ağlamaya başladığını tutanağa geçirdi.

"Serbest kalırsa tekrar yapacağından korkuyorum"

"Serbest kalırsa tekrar yapacağından korkuyorum"

Terzi ifadesine şöyle devam etti: 

'Karakolda söylediklerim tam yazılmadı. Ardından kendi çalıştığım hastaneye gittim. Başımdan darbe aldığımı, kafamın şiştiğini söylediler. Ağzımın içinde yaralar vardı. Canım çok yanıyordu. Sanığın hiçbir suçlamasını kabul etmiyorum. Yaptığı eylemi dine bağlamasını doğru bulmuyor ve kabul etmiyorum. Evime çok yakın oturuyor. Ben bunu bana tekrar yapabileceğini düşünüyorum. Serbest kalırsa tekrar yapacağından korkuyorum.' 

Bu sırada Ayşegül Terzi yeniden gözyaşlarına hakim olamadı.

Tanık: 'Yakını zannederek ilk başta müdahale edemedim'

Duruşmada tanık olarak dinlenilen Mahir Kır, 'Birisi elleriyle omuzumdan güç alarak otobüsün üst borusuna tutundu. Bir anda uçarak kızın suratına tekme attı. Sonra tekrar zıplayarak yerine oturdu. Ben de yakını zannederek ilk başta müdahale edemedim. Sonra ikisinin arasına girdim. Şahsa dönüp niye vuruyorsun dedim. 'Bunları öldürmek, kafalarını ezip koparmak lazım. Cenabet etti otobüsü, şeytanları topladı otobüse' dedi. Otobüs şoförüne de 'otobüsü durdurma kimse inmesin' dedi' diyerek olay gününü anlattı.

Otobüs şoförü de dinlendi

Tanık Şaban Bıyıklı ise, 'Ben otobüsün şoförüydüm. Arabanın içinde bir patırtı geldi. Ben de ne oluyor diye otobüsü sağa çektim. İndim koltuğumdan. Bana genç bir bayan yani müşteki 'Ağabey ben bu şahsı tanımıyorum' dedi. Sonra arka taraf karıştı. Vuran şahsı aşağı attı yolcular. 'Şahıs kaçtı kaptan gidelim' dediler. 3 durak sonra bacımız 'Ağabey ben burda inebilir miyim' dedi ben de yoluma devam ettim. O anlık polislik, hastanelik bir talep olmadı' dedi.

Sanık 'Benim vuruşum orta halli bir vuruştu. Spor ayakkabılarım esnekti' dedi...

Tanık beyanlarına karşı söz alan Çakıroğlu, 'Benim vuruşum orta halli bir vuruştu. Spor ayakkabılarım esnekti. Darp raporunu abartılı buluyorum. Ben orada Genelkurmay Başkanı olduğumu söyledim. Bunu hiçbir tanık söylemedi. Hasta olduğumun en büyük delili budur. Ben şeytani bir şey olduğunu, cünüp olduğunu ve Genelkurmay Başkanı olduğumu söyledim. Başka da bir şey söylemedim' dedi.

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Duruşmada saldırgan Abdullah Çakıroğlu'nun tahliyesine karar verildi...

Duruşmada saldırgan Abdullah Çakıroğlu'nun tahliyesine karar verildi...

Mahkeme sanığın savunmasının tespit edilmiş, delillerin önemli ölçüde toplanmış olduğunu belirtti. Dosya kapsamında Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden gönderilen rapora göre Bipolar bozukluk hastalığı nedeniyle suç tarihinde sanığın akıl sağlığının yerinde olup olmadığına ilişkin rapor alınması gerektiğinin değerlendirilmesine karar verdi.

Sanığın ilerde alınacak raporda kısmi ya da tam akıl sağlığı bozukluğunun tespit edilme ihtimalini dikkate alan mahkeme Çakıroğlu'nun tahliyesine karar verdi. 

Duruşma 21 Aralık'a ertelendi.

Ayşegül Terzi'nin avukatı: 'Karara itiraz edeceğiz'

Ayşegül Terzi'nin avukatlarından Bahar Ünlüer Öztürk, “Sanık savunmasını önceden belirttiği, tanıklar dinlendiği ve deliller toplandığı gerekçe gösterilerek talihsiz bir şekilde mahkeme tarafından tahliye kararı verildi. Biz Ayşegül'ün avukatları olarak bu tahliye kararına itiraz edeceğiz. Ayşegül asla yalnız değil. Ayşegül'ün yanında bütün kadınlar ve İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi kadın avukatları olarak yanındayız. Bu işi takipsiz bırakmayacağız. Henüz yargılama devam ediyor' dedi.

Ev ve iş yerine 6 ay boyunca yaklaşmama kararı

Mahkeme, tahliye olan Abdullah Çakıroğlu'nun Ayşegül Terzi'nin ev ve iş yerine 6 ay boyunca yaklaşmaması yönünde yeni bir karar aldı.

Ve bugün  başsavcılık, Çakıroğlu'nun tahliye kararına itiraz etti.

Kararın ardından gözyaşlarını tutamayan Ayşegül Terzi objektiflere böyle yansıdı... Sosyal medyadan tepki ise büyük oldu...

Kararın ardından gözyaşlarını tutamayan Ayşegül Terzi objektiflere böyle yansıdı... Sosyal medyadan tepki ise büyük oldu...

Fotoğraf: Twitter / @sosyalistanne

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
Yorumlar Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Hemingway

"Hör oloydo hökömötö soldormoyon'' diye ortalığa düşen beyinsizler bu adamın emniyetten çıkarkenki videosunu iyi izlesinler. "Sıkıntı yok, her şey kontrolüm ... Devamını Gör

Mert Gürcan

Ulan orospu çocukları şu kızcağız şortlu değilde türbanlı olsaydı anasını sikerdiniz adamın. Toplumu kışkırtıyosunuz farkında değilsiniz. Yakında herkes birb... Devamını Gör

Deneri

Şimdi ben kalksam gitsem bu adama na-hoş şeyler yapsam sonrada desem ki "aga kusura bakma bana cinler musallat olmus yoksa beni biliyosun yea" desem çok güze... Devamını Gör

Sıla Can

valla ne güzel olur.