Aşkı Adeta Daha Derin Yaşamamız İçin Yapılmış, Hislerimize Tercüman Olan 20 Tarihi Aşk Tablosu
Kuşkusuz sanat, hayatımızda en az bir kez bile yaşadığımız duygularımızı yakalar. Aslına bakacak olursak sanat, tarihin en büyük motiflerinden biridir. Peki ya aşk tam olarak nedir? Nasıl tasvir edilir? Aşk, öfkeden ve sersemlemekten çok daha fazlasıdır. İçinizde yaşadığınız çatışmanın sürüklediği, durdurulamayan bir tsunami gibidir. Sevgi ve tutku, yardım için tutunduğumuz kayaya benzerken, biz de kafamızı su üzerinde tutup biraz da olsa aklımızı koruyabiliyoruz.
Kimi zaman tutkulu bir sevgi, kimi zaman ayrılık acısı kimi zamansa imkansız aşk... Sadece mutlu olmaktan ibaret olmayan aşkı anlatan bu portreler hissiyatlarınızın tercümesi niteliğinde olacaktır.
Sizden bu duygunuzu kenara bırakmanızı istiyorum. CulturaColectiva'dan derlenen bu eserler, ruhunuzu milyon parçaya bölecektir, bundan da eminim.
Sanatın muhteşem tutkusuyla bütünleşmeye hazır olun.
Hayal...
Her şey delicesine aşık olma ile başlar. Gökyüzünün maviliğini koruduğu, hafif yumuşak ve insanın içini kıpır kıpır eden rüzgarıyla birlikte... Bu sırada da aşık olmuşsunuz ve akıp giden sevginin imkanlarına dalmışsınız.
Bu resimler, o kişiyle paylaştığımız samimi anların güzelliğini ve bunların nasıl bir ilişki kurulacağı üzerine temeli oluşturacağını göstermektedir.
1. Aşk Mektubu- Jean Honore Fragonard (1771-72)
2. Manzarada Aşıklar - Pieter Jan van Reysschoot (1740)
3. Flörtleşen Çiftler Bahçesi - Square Saint-Pierre - Vincent Van Gogh (1887)
4. Pariste Romantizm - Santiago Rusiñol (1894)
Sevgi ve şefkat.
Yanılsamalar gerçeğe dönüşmeye başladığında, sevgi bizim kapılarımızı çalıyor. Sabahın erken saatlerinde yatağa girdiğiniz o anlarda bedeninizin sıcaklığını hissediyorsunuz. Aşk, ona tutulduktan sonra silmesi zor olan köklü bir duygudur.
5. Yatakta - Henri de Toulouse-Lautrec (1892)
6. İlkbahar Zamanı - Pierre-Auguste Cot (1873)
7. Aşıklar - Pablo Picasso (1923)
8. Öpücük - Francesco Hayez (1859)
9. Aşıklar - Egon Schiele (1909)
Tutku...
Zevk ve mest olma her zaman arka plandadır. Bu resimlerle nerede olduğunuzu ve kim olduğunuzu hatırlamanıza gerek yok. Kim olduğunuzu unutmanız için içinizi ısıtan muhteşem fırça darbeleriyle buluşun.
10. Paolo ve Francesca da Rimini - Dante Gabriel Rossetti (1867)
11. Su Perisi - Gioacchino Pagliei (1881)
12. Uyku - Gustave Courbet (1866)
Güvensizlik...
Ne yazık ki, işlerin karanlık olduğu döngünün bu aşamasına geçiyoruz. Ne zaman bir ilişki ya da aşk duygusu, köklerini yüreklerimizin derinliklerine kazıdıysa o zaman ne olacağına dair bir belirsizlik ve güvensizlik anları ortaya çıkar. Bir şeyler sona erecek olursa insanın kendi içinde adeta bombardıman etkisi yaratır. İlişkinin gelişip gelişmediği önemli değil, değişimin yakın olduğu ve gelecekte sevginin düşebileceği korkusu insanın ruhunu teslim almaya başlar.
13. Dirseklerine Yaslanan Kadın - Pierre-Auguste Renoir (1875-85)
14. Melankoli - Edgar Degas (1874)
15. Melankoli - Louis-Jean-François Lagrenée (1785)
16. Bir Daha Asla - Paul Gauguin (1897)
Kaybetmek...
Aşkın sonsuza kadar süreceğini size kim söyledi? En büyük aşk hikayelerinde bile bir şeyler olur, bu da romantizmi öldürür. Ölüm veya başka bir aşk ilgisi olarak adlandırsalar da burada tam anlamıyla ihtişamlarının kayıplarını ve yaşadıkları üzüntüleri görüyoruz.
17. Telemachus ve Eucharis'in Vedalaşması - Jacques-Louis David (1818)
18. Öpücük - René Magritte (1928)
19. Melankoli - Edvard Munch (1894)
20. Napolyon'un Josephine'e Vedası - Laslett John Pott (19.Yüzyıl)
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın