Ağlamaktan İçimiz Çıktı: Çukur'un Büyük Finalinde Neler Oldu?
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Ağlamaktan İçimiz Çıktı: Çukur'un Büyük Finalinde Neler Oldu?
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Yamaç'ın abileri onu kurtarmak için koşsalar da yanlış yere gitmişti. Neyse ki Murtaza doğru yere gitmeyi başarmış. Yamaç'ın hayatını bizzat kurtardı.
Maalesef Amca Cumali de kurtuldu. Şahram son anda geldi ve onu kurtardı. Odaya girer girmez de amcayı boğan Ayşe'yi vurarak öldürdü.
Ayşe'nin ölümü tüm aileyi etkiledi ama Murtaza'yı bitirdi... Onu durdurmadığı için vicdan azabı çeken Murtaza, yaşamak için her şeyi yapan adam, intihar etti.
Amca ölüme yaklaşınca kafayı yedi. O da Şahram da kalbini tamamen kararttı. Rastgele adam öldürmeye ve mahalleyi boşaltmaya başladılar.
Bu kadar kayıp yeter! Artık buna dur demek için Yamaç Şahram'ı son bir dansa çağırdı. Güzelce pataklayıp keline keline vurduktan sonra bir sürpriz bekliyordu Şahram'ı.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Yamaç tek başına gelmemişti. Şahram ve motorcu çetesini tuzağa düşürmüşlerdi. Tara tara tara anasını ağlattılar vallahi, bir tane adam bırakmadan öldürdüler.
Mahalleli gitmek üzere yola çıkmıştı ki Sultan anaları ve Koçovalı kadınlar önlerini kesti. Hep beraber bir olup koca bir gaz bulutuna dönüştüler. Hadi Amca Cumali'nin evini basmaya!
Amcayı ittire kaktıra evden çıkarıp attılar. Fukara sümüğü gibi yere yapışmasına az vardı ki çıktı gitti. Sinirlendik, saçmalayın yahu bu adam ölmeyecek mi dedik?
Ama meğer yanına değil, yarına bırakmışlar. Onu evden, mahalleden uzaklaştırdıktan sonra oynayaaaa oynaya delirtip, en sonunda da bir çukura attılar.
Beddua ede ede, ağzından pislik akıta akıta öldü. Sonunda Çukur bütün düşmanlarından kurtuldu ve mutlu sona yaklaşıldı...
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Çukur, artık huzur içinde olabilirdi. Koçovalılar da mahalleden ayrılmamayı ama artık başında da durmamayı seçti. Bütün tapuları mahalle sakinlerine dağıttı ve köşesine çekildi.
Gelelim bir diğer konuya... Nehir, Yamaç'ı karnındaki bebekle terk etmişti. Finalde çok tatlı bir oğlu olduğunu, adını Yamaç koyduğunu, kendisinin de kansere yakalandığını öğrendik.
Ölmek üzere olduğunu, oğlunu Efsun'a emanet ettiğini söyledi. Efsun bu teklifi kabul etti, iki Yamaç'ı birbirine kavuşturdu.
Yamaç ve ailesi şoka girse de, herkes küçük Yamaç'ı mutlulukla karşıladı. Efsun da ona mutlu bir aile verme sözünü tutmuş oldu.
Aslında tam da böyle, uzun bir sofrada mutlulukla, kahkahalarla hikayeleri son bulacaktı. Derken...
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Yıllaaaar yıllar sonrasına geçiş yaptık. Birçok mutlu anı birikmiş, birçok kişi de hayatını artık kaybetmiş.
Çocuklar, torunlar büyümüş. Yeni Koçovalılar ataları kadar cool olmasa da soy devam etmiş diyelim...
Bunlar da hayatta kalan son tayfa. Aliço, Yamaç ve Medet. Ah :(
Yamaç da son dakikalarda can verdi. Ah ulan be, bizi üzmeden bitiremez miydiniz derken öyle bir şey yaptılar ki hem ağladık hem de mutlu olduk.
Yamaç cennetine ulaştı... Onun cennetini izlemek o kadar güzeldi ki, tam bir final oldu diyebiliriz.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
O ilk olarak Efsun'u gördü. Efsun onun ilk değil ama son aşkıydı. Yıllar boyunca yanında olan, her iki çocuğuna da annelik eden Efsun, Yamaç için çok değerli.
Ama cennetinde ona bir teşekkür edip yoluna devam etmek var. Her şey için teşekkür etse de, Efsun onun yol arkadaşı, hayatının aşkı o değil...
Yoluna çıkan bir diğer kişi de Nehir... Oğlunun annesi, onu bunalımdan çekip çıkaran kadın. Ona da vefayla, minnetle sarıldı...
Hiç kimse ölmemiş. Kadınlar salonda, bir arada vakit geçiriyor. Sultan, Ayşe, Nedret, Damla, Karaca, Akşın, Saadet, hepsi bir arada.
Ama kalbimize en büyük darbeyi burada aldık... İşte onun gerçek aşkı, cennetinde beraber olacağı kadın: Sena. Ne demişler, "Yanındakiyle yaşar, aklındakiyle ölürsün...". Yamaç hiçbir zaman kimseyi onun yerine koyamamış, bunu öğrenmek bizi paramparça etti.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Celasun ve Meke de tekrar bir aradaydı. İki dost, eski günlerdeki gibi...
Metin ve Kemal de oradaydı. İki kardeş bir arada, Yamaç'ın gözleri parlıyordu.
Sona yaklaşırken Paşa ve Emmi'yi görmek de gerçekten eski günlerde hissettirdi. İki sağlam dost burada, peki İdris Baba nerede?
Ve sonunda Yamaç'ın en büyük acısı, cennetinde bile karşısına utançla çıktığı babası... İdris Koçovalı'yı görenler Sena'da ağlamadıysa da şimdi bir bırakmıştır kendini herhalde.
Babasını öldürdüğü için vicdan azabı çeken Yamaç, babası tarafından öpüp koklandı. Bu defter de böylece kapanmış oldu.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Son karede İdris Baba ve bütün oğulları bir aradaydı... Kahraman Vartolu Saadettin'i affetmiş, Selim geri dönmüş, herkes mutluluk içinde. İşte böyleydi final, mutluluktan ağlattı bizi. Böylece bir efsane bitti...
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Yorum Yazın
bu ne be izleyen var mi ? arkadasim tweet atmis bu dizi hakkinda direkt unfollow ettim.salak misiniz amk
türklerde değil de büyük bir arap fanları var.
Boşş edebiyat yapmayın aklındakiyle ölen insanmışmış yavşak denir ona yanındaki insanı heba ediyor sen koru Allahımm
Saçmalığın daniskası