14 Mayıs Seçimleri'nin Arka Planda Kalan Anekdotları
14 Mayıs 2023 Seçimleri, büyük oranda Cumhurbaşkanlığı Seçim sonuçları ve ittifakların genel oy dağılımı üstünden okunuyor. Halbuki seçimlerin incelenmeyi bekleyen çok fazla ayrıntısı var.
Bu içeriğimizde, sizler için 14 Mayıs TBMM seçimlerinin arka planda kalan, pek fazla konuşulmayan anektodlarını derledik.
Buyurun birlikte seçimlerin konuşulmayan notlarına bir göz atalım.
Muhsin Yazıcıoğlu tarafından 1993 yılında MHP içinden koparak kurulan Büyük Birlik Partisi, bu seçimlerde seçimlere kendi listeleri ile dahil oldu.
Cumhur İttifakı içinde olan ama seçimlere kendi listesinden giren BBP, uzun yıllar sonra %1 oy seviyesini yakaladı. Yarım milyonun üstünde oy alan BBP, aldığı bu oya rağmen hiçbir şehirde milletvekili çıkartamadı. Dolayısıyla Parlamento'daki milletvekili aritmetiğine de bir katkı sunamamış oldular.
Demokratik Sol Parti, Türkiye'nin siyasi tarihinin en etkili aktörlerinden birisi olan Bülent Ecevit'in partisi.
DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, seçimlerde Tayyip Erdoğan'ı destekleyeceklerini söyleyerek muhalif kitlelerin tepkisini çekmişti. Bu desteğinin karşılığı olarak da İstanbul'da milletvekili adayı olarak gösterildi. Kesin olmayan sonuçlara göre Önder Aksakal Milletvekili seçilmeyi başardı.
Önder Aksakal'ın milletvekili seçilmesiyle DSP de 16 sene sonra TBMM'ye milletvekili göndermiş oldu.
DSP, 1999 seçimlerinde birinci parti olduktan sonra büyük bir düşüş yaşamış ve 2002'de oyların yalnızca %1'ini alabilmişti. Daha sonra 2008 seçimlerinde CHP ile ittifak yaparak CHP listelerinden Parlamento'ya 11 kişi yollamışlardı. O günden beri Meclis'e giremeyen DSP, ilk kez 2023'te Ak Parti listelerinden yeniden Parlamento'ya dönmüş oldu.
Doğu Perinçek’in Aydınlık Hareketi, 60 yıllık tarihinde en düşük seviyeye indi.
Uzun yıllardır 130-150 bin aralığında bir oy sayısına konuşlanan ve bu konudaki istikrarıyla nam salan Vatan Partisi, son yıllarda izledikleri politikalar sonucunda özellikle muhalif camialarda antipati objesi haline gelmişti. Parti içinde yaşanan tartışmaların ardından ciddi kopmalar yaşayan Vatan Partisi, ciddi bir oy kaybı yaşayarak 14 Mayıs'ta yalnızca 54 bin oy aldı. Yani daha önce Vatan Partisi'ne oy veren her üç kişiden ikisi bu seçimlerde Vatan Partisi'ne oy vermedi.
Eski Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz, daha önce CHP'den milletvekili seçilmişti.
Kemal Kılıçdaroğlu ile yaşadığı fikir ayrılığı sonrası partiden ayrılan Yılmaz, siyasete kendi kurduğu Yenilik Partisi ile devam etme kararı aldı. 14 Mayıs seçimlerinde Yenilik Partisi'nin alacağı oy merak ediliyordu. Büyük bir hayal kırıklığı yaşayan Yenilik Partisi, yalnızca 11 bin seçmenin oyunu aldı ve seçimlere katılan partiler arasında en düşük oyu alan parti oldu.
Seçimlere damga vuran partilerden olan Yeniden Refah Partisi, %3'e yakın oy almayı başardı.
Aldıkları bu oy ile 5 milletvekili kazanan YRP, seçimin sürpriz partilerinden birisi olarak kabul ediliyor. Alacağı sonuç merak edilen bir diğer parti olan Türkiye İşçi Partisi ise, YRP'den tam 700 bin oy daha az almasına rağmen yalnızca bir milletvekili daha az kazanarak Parlamento'ya 4 milletvekili gönderdi.
Alacağı oy merak edilen bir diğer siyasi parti ise Zafer Partisi'ydi. Özellikle sığınmacı meselesi konusunda yaptığı çıkışlarla kamuoyunda yer bulan ZP, %2'nin üstünde oy almayı başardı.
1 milyon 200 bin seçmenin, santıkta mührü vurduğu Zafer Partisi, aldığı bu oy sayısına rağmen milletvekili çıkarmayı başaramadı. Buna rağmen seçimlerin kazanan partileri arasında gösteriliyor. Sinan Oğan'ın Cumhurbaşkanlığı yarışında aldığı oy oranının da Zafer Partisi destekçilerinin önemli katkısı olduğu düşünülüyor.
Her ne kadar Cumhurbaşkanı adayı Erdoğan'ın aldığı oy beklentilerin üstüne çıksa da, Ak Parti de bu seçimlerde ciddi bir oy kaybı yaşadı.
Adalet ve Kalkınma Partisi, 3 Kasım 2002 seçimlerinin ardından ilk kez %35'ler seviyesini gördü. Erdoğan'a oy veren 6 milyondan fazla seçmen Meclis seçiminde Ak Parti'ye oy vermedi.
Buna rağmen Cumhur İttifakı meclis çoğunluğunu kazanmayı başardı.
Bu durumun en önemli sebebi, Ak Parti'ye oy vermeyen seçmenlerin, muhalefete de oy vermeyerek MHP, Yeniden Refah gibi partilere yönelmesi oldu. Muhalefete yönelmeyen Ak Parti seçmeni, ittifak içinde kalmış oldu. Böylece Ak Parti'nin oylarında ciddi bir azalma da görülse, Cumhur İttifakı çoğunluğu kaybetmedi. Ancak bu durumun uzun vadede Ak Parti için sorun oluşturacağını öngörebiliriz. Zira güçlü oylar ve milletvekilleri kazanan MHP ile YRP, önümüzdeki süreçte ittifak içinde daha kuvvetli olmak isteyebilirler.
İlgini çekebilir.
Yorum Yazın