YAŞAM

İşte tüylerinizin diken diken olmasına sebep olacak 19 korkutucu belgesel:

Hepimiz biliyoruz o kristal avizeleri. Küçükken ışık yansıması ile duvarda oluşturdukları gökkuşağından etkilenirdik ama şu an milattan önce gibi gözüküyorlar. İşte bu avize bakış açısına yenilik getirecek tasarımlar burada!

1994'te kültürel kategoride UNESCO Dünya Mirasları Listesi'ne dahil edilen Safranbolu, çok iyi korunmuş doğası ve tarihi yapılarıyla küçük bir hafta sonu gezisini fazlasıyla hak ediyor. Safranbolu'da yapabileceğiniz aktiviteleri ve görmeniz gereken gezilecek yerleri sizler için derledik. Safranbolu adeta bir saklı cennet. Gezi rehberimize hoş geldiniz!

Bildiğiniz gibi, köfte bizim canımız ciğerimiz, milli yemeğimiz. Köfte işi de bizim için ciddi bir bizinıs; bunun İnegöl'ü var, Akçaabat'ı var, kaşarlısından tutun tükürüğüne kadar var oğlu var.Hal böyle olunca biz de köfteyi köfte yapan farklı kültürlerden tarifleri derleyip, size beş malzemeyle beş duyunuzu harekete geçirecek köftehor tarifler bulduk!

Hepimiz günlük hayatımızda onlarla karşılaşırız, yanlarından geçip gideriz. Ne dertleri olduğunu, nasıl bir mücadele ve psikolojik savaş içinde olduklarını düşünmeyiz bile. Türkiye'de engellilerin yaşadıkları zorlukların sadece küçük bir kısmını sizler için derledik.

Kızgın kumlardan serin sulara mı, buram buram kültür mü yoksa buz gibi bir tatil mi? Keşfetmek için testimizi çöz!

Gününüzün neredeyse en büyük kısmını geçirdiğiniz iş ortamınızın fiziksel koşulları; iş verimliliği, çalışan performansı ve şirket tercih edilebilirliği açısından oldukça önemlidir. Son yıllarda bunun farkında olan bazı şirketler, fiziksel koşullarını iyileştirebilmek ve çalışanlar tarafından “tercih edilen işveren” ünvanını alabilmek için oldukça yaratıcı ve eğlenceli ofis dizaynlarıyla ön plana çıktılar.Bu konuda en büyük atak hiç şüphesiz Google’dan geldi. Google, dünyanın her yerindeki ofislerini, çalışanlarının konforunu ve motivasyonunu  düşünerek yeniden düzenledi.Uplifers olarak, şu anda çalışmak için can atacağınızı düşündüğümüz ofislerden bir kaçını sizler için derledik. Çalıştığınız ofisi bir kez daha gözden geçirmeye ne dersiniz?

Çok farklı bir olimpiyat izlemeye hazır olun... Engelliler için düzenlenen Paralimpik Oyunları uzun zamandır düzenleniyor. Ama yeni bir yarışma, teknolojinin nerede bittiği ve insanların nerede başladığı sorusunu tekrar gündeme taşıyabilir. Ekimde düzenlenecek 'Cybathlon', insanların, makinelerin desteği ile neler yapabildiğini ortaya koymak için düzenleniyor.

Dalton Ross adlı bir genç, Londra'daki Belmont Üniversitesi'ni kazanınca ailesinin yanından taşınmak zorunda kaldı. Ailesinin onu çok özleyeceğini bildiği için onlara küçük bir sürpriz yapmak isteyen Ross, kendi fotoğrafından bir tane karton baskı çıkarttırıp annesine gönderdi. Sürpriz karşısında şaşıran Susan Talley, bütün sosyal aktivitelere bu kartondan oğluyla katıldı. Gittikleri her yerde fotoğraf çeken Susan Talley, bu anları ölümsüzleştirdi. Ortaya da birbirinden güzel renkli görüntüler çıktı. İşte o fotoğraflar!

'Derdi tasası sana mı düştü?' dedikleri şey acaba nedir? Bu testi çözdükten sonra neyin derdi tasası size düşmüş öğreneceksiniz. Yapacak bir şey yok, siz de böyle bir insansınız ve sizi olduğunuz gibi kabul edecek herkes! İnsanlar önce kendine baksın değil mi? Şimdi başlayalım...

Yitan Sun ve Jianshi Wu ismindeki iki tasarımcı, Central Park'ın altındaki ana kayayı kazarak, parkı içine daha fazla insanı alabilecek hale getirmek istiyor. eVolo'nun her yıl düzenlediği gökdelen yarışmasında birinci olan tasarımcıların proje teklifinde şöyle yazıyor: 'Hedef, arazi ve mimari arasındaki geleneksel ilişkiyi, işgal edilebilir yerlerin doğayla direkt olarak bağlantılı olmasını sağlayacak biçimde tersine çevirmek. Etrafındaki yüksek derecede yansıtıcı cam kaplama sayesinde, parkın içindeki manzara bir sonsuzluk illüzyonu yaratarak fiziksel sınırların ötesine uzanabilir. New York şehrinin kalbinde, yeni bir ufuk doğuyor.'

Türkiye’de ruhunu ve bedenini şiddetle doldurup, çocukluğunu öldürdüğümüz milyonlarca çocuk var. Bir çocuk, sevdiği biri tarafından şiddete maruz kalıyor ve ona yakın diğer yetişkinler kendisini korumak için hiçbir şey yapmıyorsa, insan nefret edilecek bir düşman olur çocuk için. Bu şiddet ve korunmasızlık  çocuğu dehşete düşüren nevrotik bir çökmeye sebep olur. Çocuğun sahip olduğu masum dünyası kartondan bir ev gibi yıkılır. Zamanla kafası, kolları, bacakları kopmuş, çaresiz depresif bir beden, bir torso haline dönüşür.

Söz konusu makyaj ise, ununu elemiş eleğini asmış beyefendiler karşınızda!