Görüş Bildir
Batman'den Arkham Knight İçin Yeni Fragman | Gotham is Mine
Batman: Arkham Knight oyununun yeni serisinde aksiyon ve maceranın eksiksiz devam edeceğinin garantisini verir nitelikte yeni bir fragman yayınlandı. 2 Haziran'da yayınlanacak serinin yeni oyunu PlayStation 4 ve Xbox One'da oynanabilecek.
'Cehennem' İstanbul'a Gelecek
Dan Brown'ın ünlü romanından uyarlanacak olan Cehennem filminin çekim mekanlarından biri de İstanbul olacak.Romanları ile tüm dünyayı sarsan Dan Brown'ın çok satan eseri Cehennem'in sinema filminin çekimleri başlamak üzere. Yapılan açıklamaya göre uyarlamanın çekimleri Nisan ayında başlamış olacak. David Koepp'in sinemaya uyarlayacağı ve ünlü yönetmen Ron Howard'ın imzasını atacağı Cehennem'in çekimlerinin bir bölümü de İstanbul'da gerçekleşecek.Robert Langdon karakterine bir kez daha usta aktör Tom Hanks'in hayat vereceği filmde Her Şeyin Teorisi adlı yapımla Oscar'a aday gösterilen Felicity Jones'da rol alacak. Pi'nin Yaşamı gibi filmlerde başrol oynayan Irrfan Khan, Fransız aktör Omar Sy ve TV serisi Borgen'da rol almış olan Sidse Babett Knudsen ise kadronun diğer isimleri arasında yer alacak.Cehennem filmi 14 Ekim 2016 tarihinde vizyona girecek.Beyazperde
Google, Chrome Experiment #1000'i Duyurdu
Chrome üzerinde çeşitli testler yapan ve toplam 1000. Chrome testine ulaşan Google, bunu kutlamak amacıyla Google Experiment #1000'i duyurdu.Google Chrome tarayıcısı üzerinde yaklaşık olarak 6 yıldır çeşitli testler yapılıyor. Chrome Experiments sayfasında, geliştiricilerin hazırladığı ve çeşitli interaktif uygulamaların yer aldığı bu testlere yer veriliyor. 2009 yılından bu yana yapılan testler toplamda 1000'e ulaşınca; bunun şerefine Chrome Experiment sayfa tasarımını yenileyen Google, ayrıca buna özel olarak yeni bir Chrome deneyi daha yayınladı: Chrome Experiment #1000.Google web bileşenleri kütüphanesi Polymer ile yenilenen yeni Experiment sayfasında bugüne kadar yapılan 1000 Chrome deneyinin hepsi yer alıyor. Son olarak yayınladığıExperiment #1000 deneyi ise diğer 999 deneyi bir araya getiren interaktif bir uygulama olarak sunuluyor.
Reklam
Apple, Google ve Samsung’u Üzecek 3 Kötü Haber
Teknoloji dünyasındaki yeni ürün ve servis rüzgârı, her zaman kârlılık ve pazar payı getirmiyor. Bunun en son örnekleri ise Google, Apple ve Samsung oldu. Bu üç büyük devden bugün gelen veriler, işlerin pek de istedikleri gibi gitmediğini de ortaya koyuyor. Google’ın yüzlerce kişiyi zengin eden YouTube’u kendisine yaramazken, tablet bilgisayar pazarında Apple’ın iPad’i gözden düştü. Koreli teknoloji üreticisi Samsung’ta ise kötü giden finansal tabloların faturası çalışanlara çıktı.
Giyeni Paparazzilerden Koruyan Akıllı Kıyafet
Ünlüler özellikle gece hayatında kameralara yakalanmaktan pek de hoşlanmıyor. Bu nedenle yüzlerini gizlemek için ellerinden geleni yapıyorlar. İşte bu durumlardan kaçınabilmek için geliştirilen yeni bir teknoloji, flaş ışığını kullanarak yüzün görünmesini engelliyor.
Reklam
Dolar/TL 2.50'yi Denedi
Dolar/TL dün 2.49'u görmesinin ardından gevşedikten sonra, bugün tekrar yükselişe geçerek 2.50'yi zorladı.Dolar/TL dün 2.49'u görmesinin ardından gevşedikten sonra, bugün ABD'de açıklanan verilerin ardından tekrar yükselişe geçerek 2.50'yi zorladı.ABD'de enflasyon Ocak'ta yüzde 0.7 gerilerken, beklenti yüzde 0.6'lık düşüş şeklindeydi. Enflasyon yıllık bazda ise yüzde 0.1 geriledi. Çekirdek enflasyon aylık yüzde 0.2, yıllık yüzde 1.6 artış gösterdi. ABD'de açıklanan diğer verilere göre işsizlik başvuruları geçtiğimiz hafta 31,000 kişi artarak 313,000 kişi ile 290,000 seviyesindeki beklentiyi aşarken, dayanıklı tüketim malı siparişleri yüzde 2.8 artarak üç ay sonra ilk defa yükseldi.Dolar/TL dün 2.46'nın altında dengeli bir seyir izlemesinin ardından, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması sonrasında hızlı yükseldi ve 2.49'u gördü. Kur gün sonunda 2.4860'ın hafif altında denge sağlarken, bugün erken saatlerde oluşan olumlu hava ile önce düşüşe geçerek 2.4738 liraya kadar gerilemesinin ardından, ABD'de açıklanan veriler sonrasında tekrar yükselişe geçti ve 2.50'yi zorlayarak en yüksek 2.4999'a dokundu. Kur saat 17:24 itibarıyla yüzde 0.44 artışla 2.4964 liradan alıcı buluyor. Euro/TL dün liranın zayıflaması ile yükselirken, bugün doların güçlenmesi ve euro/dolarparitesinde yaşanan düşüş üzerine aynı dakikalarda yüzde 0.87 aşağıda 2.8007'den fiyatlanıyor. Sepet kur 2.6481 liradan, euro/dolar paritesi ise yüzde 1.35 gerileyerek 1.1210 dolardan işlem görüyor.Dolar karşısında gelişen ülke para birimleri arasında Çek Cumhuriyeti para birimi koruna yüzde 1.8 kayıpla en dik düşüşü yaşarken, Güney Afrika randı yüzde 0.8, Macaristan forinti yüzde 0.77, Brezilya reali ise yüzde 0.43 aşağıda seyrediyor. BloombergHT
Dana Eti Bir Yılda %30’a Yakın Zamlandı
Dana etinin kilosu bir yılda yüzde 30’a yakın zamlandı. Üreticiler, perakendecilerin fiyatları yüksek tutarak ithalat yapmak istediğini söylüyor. Eti üreticiden alıp satanlar ise “Piyasada et yok, kriz kapıda” diyor.“2010 yılında bu ülkeye binlerce ton hayvan ithal edildi. O tarihte insanlar eti ucuza mı yediler? Şimdi piyasada bir sorun yok ama sorun var diyerek sorun çıkarmaya çalışıyorlar.”Bu sözler Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Bülent Tunç'a ait. Tunç’a son dönemde et fiyatlarındaki artışın nedenlerini soruyoruz. Tunç’a göre perakendeciler, dışarıdan et gelmesi için lobi yapıyor:“Bedava da et gelse yine ucuza et yedirmeyecekler. Ette kriz çıkacağına inanmıyorum. Kendi kendilerine kriz çıkarıyorlar. Türkiye’de yönelim dana etine ama küçük baş hayvanlar da tercih edilmeli. İnsanların elinde koyun var, koyununu satamıyor”Besicilere göre üretici le toptancı arasında fiyat artışı yok. Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkan Yardımcısı Ahmet Alp “Sorun perakendede. Ucuza alıp, pahalıya satıyorlar” diyor.1 yılda yüzde 28 zamAl Jazeera'den Melis Kobal'ın haberine göre, besiciler piyasada bir sorun olmadığını söylüyor ancak tüketici cephesinde et fiyatları günden güne artıyor. Ulusal Et Konseyi’nin internet sitesinde yaynladığı et fiyatları verilerine göre 2013’ün Temmuz ayı ortasında kilosu 15,93 lira olan dana eti, 2014 başında 16,40 liraya, 2015 başında ise 20,58 liraya yükseldi. Yılın başından beri neredeyse her gün zamlanan et fiyatı 19 Şubat’ta 22,58 liraya çıktı.Bu verilere göre dana eti bir yılda yüzde 28, yılbaşından beri de yüzde 9 zamlandı.Türkiye’nin önde gelen firmalarına et gönderen aynı zamanda besicilik yapan Etçii Yönetim Kurulu Başkanı Emin Arslan, et fiyatlarının her hafta yükseldiğini, piyasada yeteri kadar yeteri kadar et olmadığı için fiyatların artığını söylüyor:“İçeride tüketim fazla, et var ama yetmiyor. Böyle olunca kaçak et almış başını gidiyor. Özellikle Güneydoğu’da Hindistan’dan hastalıklı etler geliyor. Hükümetin önlem alması gerekiyor. Ette turistlerin gelmesinin de etkisiyle asıl alımlar nisan mayıs aylarında oluyor.'Et, son tüketiciye ulaşana kadar üç kez el değiştiriyor. Besici, hayvanı yetiştirip gövdesini (karkas et) tedarikçiye satıyor. Tedarikçi kemiklerini, sinirlerini temizliyor. Pirzola, bonfile gibi bölümlere ayırıp markete, kasaba, restorana satıyor. Emin Arslan’a göre et besiciden markete gelene kadar maliyetler yüksek. Arslan, karkas etin üzerine ortalama yüzde 15 işletme maliyeti (elektrik, çalışan ücretleri, su, kira vs.), yüzde 5 kâr ve yüzde 1 KDV eklendiğini söylüyor.İthalat yapılmalı mı?Arslan fiyatın düşmesi için ithalat yapılması gerektiğini savunuyor. Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı, aynı zamanda Ulusal Et Konseyi Başkan Vekili Fazlı Yalçındağ ise et ithalatına karşı. Ona göre besilik dana ithalatı yapılması gerekiyor. Al Jazeera’ye konuşan Yalçındağ, sorunun asıl kaynağının Türkiye’deki hayvan profili olduğunu düşünüyor:“Türkiye’de hayvan profilinin istenilen düzeye gelmesi lazım. Beslenecek hayvan sayısı ve niteliğinde sıkıntı var. Et ile ilgili fiyat sorununu 3-4 yılda bir yaşıyoruz. Etçi ırklardan et üretimine yönelmemiz lazım.”Yalçındağ, üreticilerin yeni mal bulmakta zorlandıklarını belirterek, fiyatın alıcı ile satıcının buluştuğu noktada oluştuğunu söylüyor:“Üreticiler malı ucuza veriyor, birileri almıyor. Öyle mi? Mal bulmakta zorluk var. Piyasa neye ihtiyaç duyuyorsa ona göre ortam yaratılmalı. Hükümet yerli damızlıkları korumak için gümrükte fiyatları ayarlayabilir.'2010’daki et sıkıntısı sırasında Angus ithalatı yapan Tarım Bakanlığı açıklamalarında ithalata sıcak bakılmadığı öne çıkıyor. Geçtiğimiz yıl konuyla ilgili bir toplantıda konuşan Müsteşar Vedat Mirmahmutoğulları, “Türkiye kapıyı açarsa, ithalata başlarsa besici biter.” demişti.Türkiye, ırk konusunda da çalışmalar yapıyor. Etçi ırkların yaygınlaştırılması projeleri hükümet programında da var. Hedef üç yılda Türkiye’de et tipi damızlık oluşturmak.
Marquez'in Tüm Arşivine 2.2 Milyon Dolar Ödendi
Teksas Üniversitesi Harry Ransom Merkezi Sözcüsü, Marquez'in 10 romanının orijinallerinin de bulunduğu arşiv için 2.2 milyon dolar ödediklerini söyledi.Nobel Ödüllü yazarın geçen yıl yaşamını yitirmesinin ardından kasım ayında kişisel arşivini satın alan Teksas Üniversitesi, gelecekte yapılacak satın almaları etkilememesi için miktarın açıklanmamasına karar vermişti. Ancak Adalet Bakanlığı, 19 Şubat'ta üniversiteden ödenen tutarı açıklamasını istemişti.2 BİN PARÇALIK DEV ARŞİVYaklaşık 50 yıllık bir dönemi kapsayan ve 2 bin parçadan oluşan arşivde 40'tan fazla fotoğraf albümü, Marquez'in eserlerini yazdığı Smith Corona daktiloları ve beş bilgisayarının yanı sıra yarım kalan eseri 'Birbirimizi Ağustos'ta Göreceğiz' de bulunuyor.Dünyanın çeşitli ülkelerinde 25 farklı dile çevrilen ve 50 milyondan fazla satan 'Yüzyıllık Yalnızlık' eserinin orijinalinin de bulunduğu arşivde, Marquez'in Graham Greene, Milan Kundera, Günter Grass ve Carlos Fuentes gibi yazarlara gönderdiği mektuplar ve yazarın yakın arkadaşlarından Fidel Castro ile ilgili belgeler de yer alıyor.KÜLTÜR BAKANI 'BÜYÜK BİR UTANÇ' DEMİŞTİHayranları arasında 'Gabo' olarak da bilinen Marquez'in arşivinin Teksas Üniversitesi'ne satılması, Kolombiya ve Meksika tarafından eleştirilmişti. Kolombiya Kültür Bakanı Mariana Garces, arşivin Teksas Üniversitesi tarafından satın alınmasının ülke için büyük kayıp olduğunu söylemiş, Marquez ailesi ise Kolombiya hükümetinin yazarın arşivi için kendileriyle hiçbir şekilde iletişime geçmediğini belirtmişti.Arşivin açık artırmaya çıkarılmadığını söyleyen aile, dünyaca ünlü edebiyat arşivi nedeniyle Ransom Merkezi'ne satıldığını açıklamıştı.ARŞİV AÇISINDAN YOK YOKRansom Merkezi, 2005'te Watergate dosyaları için gazeteciler Bob Woodward ve Carl Bernstein'a 5 milyon dolar, 2008'de Nobel ödüllü yazar Norman Mailer'in arşivi için 2.5 milyon dolar ve 2011'de de Güney Afrikalı yazar J.M. Coetzee'nin arşivi için 1.5 milyon dolar ödemişti.Harry Ransom Merkezi, aynı zamanda Jorge Luis Borges, William Faulkner, James Joyce, Samuel Beckett, Ernest Hemingway ve John Steinbeck gibi 20. yüzyılın en önemli yazarlarından bazılarının arşivlerine de ev sahipliği yapıyor.sputniknews
Reklam
Küçük Kızlarının Doğum Lekesinin Aynısını Kendilerine Dövme Olarak Yaptıran Sevimli Anne Baba
Tanya ve Adam Phillips, İngiltere'de Grimsby'da yaşayan evli bir çift. Henüz 18 aylık olan Honey-Rae isimli sevimli bir kız çocukları var. Bu tatlı kızın doğuştan sağ bacağında yer alan kırmızı doğum izine etraftan gelen bakışlardan şimdiden endişelenen bu anne baba, ileride Honey-Rae'nin daha da büyük zorluklar çekebileceğini düşünerek şimdiden ona tatlı bir destek vermeye başlamışlar. Kendini yalnız hissetmemesi için, Honey-Rae'in bacağındaki doğum izinin aynısını kendi sağ bacaklarına dövme olarak yaptıran sevimli çift 'gerçekten acı dolu bir dövme yaptırma süreciydi, oldukça büyük bir dövme olduğu için çok zaman aldı, ama çektiğimiz acının her saniyesine değer' demişler.Honey-Rae büyüdüğünde ne kadar çok sevildiğini görüp bu lekeleri kafasına bile takmayacaktır.
İnsana İş Hayatını Dar Eden Baskıcı, Zorba ve Geçimsiz Amirlerle 11 Maddelik Baş Etme Rehberi
İş hayatına atılan herkesin kabusudur; baskıcı, zorba ve geçimsiz tavırları olan amirler. Çoğu insan bu tür insanlarla daha önce karşılaşmadıkları için bu tür durumlarda ne yapacağını bilmez. Ve genellikle de içe kapanırlar. İşe başladıktan kısa bir süre sonra ağlayarak istifa ettiklerini gördüğünüz kimseler, işte bu insanlardır..İstifa ederek bir an önce; kendilerini koşulsuz seven anne ve babalarının yanına yani güvenli bir ortam olan evlerine dönmek isterler. Nasıl olsa orada zorbalar yoktur. Ama bu tarz insanlar kendilerine şu soruyu sormalıdır, ' Hayatımın sonuna dek evimde saklanabilir miyim?' Şüphesiz cevap 'hayır' olacaktır. O halde yapmaları gereken, geri dönüp bu tarz insanlarla nasıl mücadele edileceğini öğrenmektir...
Reklam
Ali Koç: 'Ağır Koşullarda Çalışan İşçiler Rahatsız'
Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ali Koç, iş arayan milyonlarca insanın, kabul edilemez şartlarda çalışan işçilerin ve buna bağlı giderek artan toplumsal ve sosyal gerginliklerin daha fazla oyalanmaya, daha fazla ötelenmeye tahammülü olmadığına inandığını söyledi.Emre Baylan’ın DHA’da yer alan haberine göre, Türkiye'nin dönem başkanlığını üstlendiği G20'nin iş dünyası ayağı 'The Business20' nin (B20) İstidam Görev Gücü kuruluş toplantısı Antalya'da yapıldı. Akra Barut Otel'de gerçekleşen toplantı B20 İstidam Görev Gücü Koordinatör Başkanı ve Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ali Koç, Uluslararası İşverenler Teşkilatı (IOE) Başkanı Daniel Funes de Rioja, Türkiye İşverenler Sendikası (TİSK) Başkanı Yağız Eyüboğlu, TÜRK-İŞ Genel Başkanı ve L20 Türkiye Başkanı Ergün Atalay, B20 Sherpa'sı Sarp Kalkan, B20 İstihdam Görev Gücü Eş Başkanı Yogendra Modi, Bosch Türkiye ve OrtadoğuBaşkanı Steven Young katılımıyla gerçekleşti.Büyümeyen tek şey reel ücretAli Koç, küresel krizin yıkıcı etkilerinin en ağır şekilde hissedildiği ve krizler sonrasında çok çok az iyileşmenin sağlanabildiği bir sistem konusunda çalışmak için bir arada olduklarını söyledi. Dünyanın son 50 yıllık döneminde her şeyin ilerlediğini, her şeyin değerlendiğini, büyüme yaşandığını, borsaların, gayri safi milli hasılanın büyüdüğünü dile getiren Koç şöyle konuştu:'Büyüme trendinde olmayan bir şeyler var. O da reel ücretler. Ücretlerin milli gelirden aldığı pay büyümemektedir. Her şey yükselirken reel ücretlerin düşmesi, ücretlerin milli gelirden aldığı payın düşüyor olması, kendi içinde kabul edilmesini çok güç bir fenomen olarak görüyorum.'İnsanların umutlarını yok eden, hayatlarını yaşanmaz hale getiren işsizlik sorununu görüşmek için toplandıklarının altını çizen Ali Koç, bu nedenle B20 İstihdam Gücü olarak Türkiye'nin vizyonları doğrultusunda kapsayıcı ve uzlaşmacı sonuç odaklı bir anlayış çerçevesinde hareket etmeyi hedeflediklerini söyledi. Çalışmaların sonuç odaklı olmasını istediklerini özellikle vurgulayan Koç, G20 çalışmalarının güvenilirliğini devam ettirebilmesi için ne yapılması gerektiği değil, nasıl yapılması gerektiğini, bunu belirledikten sonra ölçülebilir bir aksiyon planıyla uygulanması gerektiğini düşündüklerini dile getirdi. Koç, 'İş arayan milyonlarca insanın, kabul edilemez şartlarda çalışan işçilerin ve buna bağlı giderek artan toplumsal ve sosyal gerginliklerin daha fazla oyalanmaya, daha fazla ötelenmeye tahammülü olmadığına inanıyoruz' dedi.Söz değil aksiyonKoç, B20 çalışmalarında önceliklerinden birini de 'daha fazla söz değil, hızlı ve etkili aksiyon gerektiği' saptamasından hareketle etkin bir mekanizma geliştirmek olduğunu söyledi. Koç, 'Daha önceki senelerde G20 devlet ve hükümet başkanlarının gerek büyüme stratejisi belgesinde, gerekse ülke istihdam politikası belgelerinde arz ettiği politikaların uygulanması, derinleştirilmesi ve izlenme konusunda etkin bir mekanizma geliştirmeyi hedefliyoruz' diye konuştu.TÜRK-İŞ Genel Başkanı ve L20 Türkiye Başkanı Atalay, G20 yapısı içinde bir araya gelen 20 ülkenin dünya nüfusunun yüzde 70'ini kapsamakla birlikte, dünya ekonomisinin ise yüzde 85'ini oluşturduğunu söyledi.Uyuyanları uyandırma zamanıTİSK Başkanı Yağız Eyüboğlu da, 2008 krizinin küresel sorunların küresel çözümler gerektirdiğini ve mevcut yapının, sorunları önlemede ve çözmede yeterli olmadığını net bir şekilde ortaya koyduğunu söyledi. Bu bağlamda G20'nin ulusal politikaları etkileyen, küresel bir yönetişim yapısı geliştirdiğini belirten Eyüboğlu,  şunları kaydetti:'2008 yılının Kasım ayında gerçekleştirilen ilk G20 Devlet Başkanları Toplantısı'ndan bu yana istihdam, yenilikçilik, yatırım, yolsuzlukla mücadele, ticaret, vergi, enerji ve kalkınma konularını da dahil ederek gündemini genişletti. Her geçen sene G20'nin küresel karar mekanizmasındaki yeri ve öneminin derinleştiği görülüyor.'İşsizlik alarm düzeyindeKüresel ekonominin büyüme hızının 2008 krizi öncesine göre yavaşladığını ve krizle ortaya çıkan sosyal ve ekonomik açıkları kapatmakta yetersiz kaldığını kaydeden Eyüboğlu, şunları söyledi:'2014 yılında dünyada 201 milyondan fazla işsiz var. Bu rakam küresel kriz öncesinden 31 milyon kişi daha fazla. Gelecek 5 yıla ilişkin tahminlere baktığımızda, 2015 yılında işsizliğin 3 milyon kişi artacağı, izleyen 4 yılda ise bu artışa 8 milyon kişinin daha ekleneceği öngörülüyor. Krizin başladığı tarihten bu yana 61 milyon iş kaybedilmiş. Önümüzdeki 5 yıllık dönemde işgücü piyasasına girecek kişiler de dikkate alındığında, krizin neden olduğu istihdam kayıplarının kapatılması için 2019 yılı itibariyle 280 milyon yeni iş yaratılması gerekiyor.'Genç işsiz daha çokGençlerin, özellikle de genç kadınların işsizlikten daha fazla etkilendiğini aktaran Eyüboğlu, 2014 yılı itibariyle yaklaşık 15- 24 yaş arası 74 milyon gencin iş aradığını söyledi. Genç işsizlik oranının yetişkinlerin yaklaşık 3 katına ulaştığını kaydeden TİSK Başkanı şöyle konuştu:'Gençlerin işsizliğinden daha önemli ve daha tedirgin edici olanı ise kısaca NEET oranı olarak tabir edilen, ne istihdamda ne de eğitim ve öğretimde olan gençlerin oranı. Bu konudaki OECD ortalaması yaklaşık yüzde 15 ile alarm verir düzeyde.'Bu gençlerin sadece sosyal patlamaların kaynağını oluşturmadığını, aynı zamanda tüm ülkeler için kaybedilmiş bir nesle işaret ettiğinin altını çizen Eyüboğlu, 'Yani yapacak çok iş, düzeltilecek çok şey var' dedi.Kaynak: Finans Gündem
Teknolojinin 5-10 Yıl İçinde Geleceği Nokta
Gelecekteki 5-10 yıl içinde yeni doğan teknoloji bazı şeyleri elde etmenin yolunu nasıl değiştirecek? Her alanda en basit işlerden en kompleks işlere kadar teknoloji hayatımızın odak noktasına yerleşmiş olacak. Bu alanda Microsoft'un yakın gelecekteki vizyonunu anlattığı video.
Reklam
Görme Engellilerin Zihinlerinde Netleşecek Özel Tablolar
Her yıl binlerce kişinin ziyaret ettiği Avrupa'nın en ünlü müzelerinden biri olan İspanya'nın Madrid şehrindeki Prado Müzesi'nde özel bir sergi açılmış. Görme engelli insanların göremedikleri tabloları zihinlerinde canlandırabilmelerini sağlayacak bu özel sergi,  3 boyutlu baskı tekniğiyle resimlerin kabartılmasıyla oluşturulmuş ve engellilerin rahatlıkla dokunabilecekleri standlara yerleştirilmiş. Sergi 28 Haziran'a kadar açık.
Google, Flash'a Veda Edip HTML5'e Geçiyor
Google, YouTube'da HTML5 desteğinin standart hale gelmesinden sonra Adobe Flash tabanlı reklamlara da el attı. Flash içerikli reklamlar HTML5 formatına dönüştürülüyor.Google'ın HTML5'e verdiği destek giderek artıyor. Uzun yıllardır YouTube'da Adobe Flash Player'ın yanısıra HTML5 oynatıcıya da isteğe bağlı yer verenGoogle, geçtiğimiz günlerde HTML5'i standart hale getirmişti. İnternet devi şimdi de reklam alanına el attı.Adobe Flash'a vedaVenturebeat sitesinin haberine göre, Google dün itibarıyla Adobe Flashtabanlı reklamları HTML5'e dönüştürme işlemine başladı. Bu geçişin en büyük amaçlarından biri ise reklamcıların Google Display Network'te yer alan ancak Flash desteği bulunmayan cihazlara sahip kullanıcıları da hedef kitlesine katabilmek.HTML5'e dönüştürmeGoogle'dan yapılan resmi açıklamada tüm Flash tabanlı reklamların HTML5'e dönüştürülemediği belirtildi. Kullanıcılar, burada yer alan Swiffyaracını kullanarak reklamlarının HTML5'e dönüştürülüp dönüştürülemeyeceğini test edilebilecek. Eğer Swift üzerinde işlem sorunsuz gerçekleşirse, bu reklamlar AdWords'e upload edilirken otomatik olarak yeni formata dönüştürülecek. Bakalım Adobe Flash player, Googlereklamlarına da veda ettikten sonra ne kadar popüler kalabilecek?ShiftDelete.Net
Zaytung'a Kardeş Geldi: Resmi Gaste
Tamamı Zaytung muhabirlerinden oluşan ekip Zaytung'dan ayrılıp kırk kişilik bir kadroyla  Resmi Gaste'yi hayata geçirdi. Zaytung’da geçtiğimiz aylarda bir ayrılık yaşandı. Resmi Gaste'nin kurucu ekibinden Cengiz Bayram, H. Nihat Güneş, Evren Kuçlu ve Uğur Ceviz, ayrılığın sebebini ve yeni yayın politikalarını Radikal'den Ümit Buget'e anlattı. Kurucu ekip, Zaytung'dan ayrılma sebeplerini, bünyesindeki yazarlara kendini değersiz hissettiren bir tutum içinde olması, edisyon olarak ilk başladığı yerde durmaması, üretilen haberler seçilirken eski kriterlere uyulmaması gibi sebeplere bağlıyor. Resmigaste ne zamandır yayında? Zaytung'dan ne zaman ve neden ayrıldınız?Resmigaste.com olarak resmen üçüncü ayımızı tamamladık. Zaytung'la tam olarak Resmi Gaste'nin açılış kurdelesini kesmeye bir iki gün kala ayrıldık. Biz ayrı bir eve taşınıyoruz dedik. Neden ayrıldığımız konusuna gelince; birkaç sebebi vardı: Her şeyden önce Zaytung, bünyesindeki yazarlara kendini değersiz hissettiren bir tutum içindeydi. Haberlerini yayınladıkları yazarlara teşekkür etmek bir yana “Tanışalım, kimsiniz?” bile demiyordu. Öte yandan, Zaytung'un edisyon olarak ilk başladığı yerde durmadığı konusunda birçok yazar arkadaş hemfikirdi.  Üretilen haberler seçilirken eski kriterler kaybolmuştu sanki. Ayrıca çok fazla sayıda haber girişi olduğu için Zaytung'un kısıtlı haber yayınlama politikası birçok kişinin çabasını karşılıksız bırakıyordu. En çok haberi yayınlanan birçok Zaytung yazarı bu kanaatte oldukları için Resmi Gaste'ye katıldılar. Çaba demişken, telif konusunu Zaytung tamamen pas geçtiğini belirtmeliyiz. Bununla ilgili herhangi bir vaat ya da çalışmaları olmadı.Kendinizi daha demokratik bir platform olarak konumlandırıyorsunuz. Bunu biraz açar mısınız? Zaytung’u antidemokratik ya da sizi demokratik yapan durumlar nelerdir?Bizi demokratik yapan şey, her şeyden önce Resmi Gaste'nin, tamamı Zaytung muhabiri olan insanlar tarafından Zaytung’da eleştirdiğimiz noktaları telafi etmeye dönük bir bakış açısıyla kurulmuş olmasıdır. Bu anlamda sitenin dizaynından iç mantığına kadar birçok şeyi hep beraber şekillendirmeye gayret ettik. Dahası sitedeki haberlerin seçimi konusunda editoryal inisiyatifi azaltmak için, içeriklerin oylanmasını sağlayan bir platform oluşturduk. Gaste'ye daha çok emek ve zaman ayıran yazarların emeğinin karşılığını alması için karşılıklı etkileşim üzerine kurulu bir yapı inşa ettik.  Şu anda site bünyesindeki canlılığa bakarak, oldukça samimi bir ortam olduğunu söyleyebiliriz. Zaytung'da bunların hiçbirisi olmuyordu. Tepedeki el, neyi istiyorsa koşulsuz ve tartışmadan onun dediği oluyordu. Muhabirlerin patronla konuşmaları yasaklanmıştı sanki. Bu soğuk hiyerarşiyi insani hale getirdik. Bizim haber üretme sürecimizde, moderatör ekibi olarak sözümüzün geçmediği durumlar oluyor. Yazarlarımız, haber seçimi ve yayınlama sürecine müdahil olup moderatörleri eleştiri yağmuruna tutabiliyorlar.
Dünyayı Gezmek İsteyen Kılıfını Hazırlar: Kaplumbağa Gibi Evleriyle Gezen Tatlı Çiftin 17 Hali
etiket
Hayatın kısa olduğunun ve isteklerin ertelenmemesi gerektiğinin farkına varanlarda bugün; istifaları basıp, kendi minik karavan evlerini kendileri yapan bu çift dünyayı gezmeye çoktan başlamışlar bile. Bu küçük karavan tipli evlerini 1 yılda tamamlayan çift, bu süre içinde de tüm eşyalarını satarak kendilerine para yaratmışlar. Evlerinin ve maceralarının adını da; 'Minik Ev, Dev Yolculuk' koymuşlar. Biri yazar diğeri ise fotoğrafçı olmak istiyor ve seyahat ettikleri süre boyunca da bu hayallerinin peşinden koşacaklarını söylüyorlar.
Reklam