Utanç Tablomuz: 2018'de Öldürülen Kadınların Anısına 440 Çift Ayakkabıyı Duvarda Sergileyen Sanatçı
Boğazımıza düğümlenen tüm kelimeleri yalnızca iki duvarı kullanarak anlatmış...😔
Kayıplar, acılar ve gözyaşları. Son yılları en iyi anlatan kelimeler sizce de bunlar değil mi? İstismara uğrayan çocuklar, cinayete kurban giden kadınlar, gördüğü eziyete ses çıkaramayan hayvanlar ve bütün bunların tam orta yerinde biten, 'öldü' dediğimiz insanlık...
İnsana insan gibi davranılan, herkesin eşit şartlarda ve huzur içinde yaşadığı bir toplumun hayalini kurabiliyoruz ancak. Sizce sesini duyurmak için çırpınan bu insanların çığlıkları günün birinde herkesin önce kulağına sonra vicdanına ulaşabilir mi?
Tahminimiz o ki, eziyetlerin en büyüğünü tatmış bu zavallı insanların sesini duyurmak ve aradaki engelleri kaldırarak bu çığlığı dünya üzerindeki tüm vicdanlara duyuracak olan yine sanatın evrensel dili olacaktır...
Sanatçı Vahit Tuna, kadın cinayetlerine dikkat çekebilmek amacı ile deneysel güncel sanat eserlerinin sergilendiği Kabataş'taki Yanköşe duvarlarına 2018 yılında öldürülen 440 kadın için 440 çift ayakkabı monte etti.
Tuna, bu projeye nasıl dahil olduğu sorusuna şu cevabı veriyor:
'Burası Yanköşe Projesi. Sanatçılar her yıl bu iki duvarı sanat yapılarını sergilemek için kullanıyor. Bu sefer ben bu iki duvarda bir iş yapmak istedim. Buradaki proje ayakkabılardan oluşan bir restorasyon. Burada 440 adet ayakkabı var ve bu 440 adet kadın ayakkabısı, 2018 yılında Türkiye'de öldürülen kadın sayısına eşit.'
Gece geç saatlerde vinç yardımı ile ayakkabıları duvarlara monte eden Tuna'nın "İsimsiz" adını verdiği bu çalışması, altı ay boyunca Yanköşe duvarlarında kalacak.
Eğer yolunuz düşerse - ki düşmesini canı gönülden isteriz - kadın cinayetlerine dikkat çekmek için sanatın çarpıcılığını kullanan ve daha ilk bakışınızda içinizi acıtan bu çalışmanın yer aldığı binayı mutlaka ziyaret etmenizi tavsiye ederiz.
Umut ediyoruz ki, Vahit Tuna gibi sanatçıların vermek istediği mesajlar vicdanlara ulaşsın ve işlenen bu cinayetler artık son bulsun. Başkasının elinden eziyet görmüş tüm masum canlar aradıkları huzura kavuşabilsin.
Sanatın acıya ve umutsuzluğa değil, yalnızca güzelliğe, mutluluğa, sevgiye ve neşeye yer verdiği günler görmek dileğiyle...
Yorum Yazın
Coğrafya, sanatı nasıl mı etkiliyor? İşte böyle.
Çarpıcı.. Tebrikler .
şuraya gelip erkek olarak kadınları korumalıyız demek bile utanç benim için. islam ahlakı ata erkil toplum anlayışı insan olmanın ne olduğunu kavrayamamız vs... Devamını Gör