Uganda'nın Bir Girişim Fikrini Hayata Geçirebilmek İçin En İyi Ülke Olduğu Gerçeğini Almanya ve ABD Duymasın!
Aklınızda dönüp duran ve dünyayı değiştirececeğine inandığınız bir fikir var, bunu da bir girişime dönüştürmek istiyorsunuz. Hayata geçirmek için en uygun ülke hangisi olabilir?
Maalesef sizi başarıya götürecek diyarlar gönlünüzden geçen müreffeh ülkeler değil fakat üzülmeye gerek yok, iyi yanından bakalım.
Son yıllarda girişim ekosisteminde Afrika azımsanamayacak başarılarla yükselişte.
Girişimler için düzenlenen etkinlikler, yatırımcı bulma imkanları açısından da Batı'daki rakipleriyle başa baş gidecek konuma geldi, özellikle Kenya, Gana ve Senegal.
Peki Uganda'nın sadece bu ülkeleri değil, neredeyse tüm ekosistemin düzenini bozacak bir karta sahip olduğunu söylesek siz de bizim bunu ilk duyduğumuz anda yaşadığımız şaşkınlığı yaşar mıydınız?
Bunlar Uganda'dan çıkan ve yükselişini sürdüren bazı girişimler, sayıları günden güne artıyor.
Ve Uganda'nın bu ekosistemde değerini artıran özelliği nüfusunun yarısının 15 ve altı yaşta olması.
Tabii bununla bitmiyor.
Uganda'da yerel halk sorunlara kısa sürede çözüm üretebilme konusunda uzmanlaşmış durumda ve bu da onlardaki girişimcilik ateşini harlamaya yetiyor.
Bu niteliğe genç nüfusa yapılan eğitim yatırımlarını ekleyelim, gençlerin de yeni fikirlere olan heyecanını hesaba katalım... Her şey ortada.
Ayrıca Uganda'yı vazgeçilmez yapan niteliği, şehirlerindeki bağlı yapı sebebiyle herkesin birbirini tanıyor olması. Bu tip bağa sahip bir ortamda, bir gruba girişim fikrinizi benimsetecek olursanız tüm şehir üzerinde etki kurabilmeniz, ardından da ülke çapında bu etkiyi artırabilmeniz hiç de zor değil.
İlginçtir, Uganda toplumunun gurur algısı da girişimlere sıkı sıkıya tutunmalarına sebep oluyor ve onları aynı alanda çalışan rakiplerine göre başarılı kılıyor.
Belki de bu gurur paydasında buluşmaları genç nüfusun kendi geleceklerini kendilerini yaratmaları gerçeğiyle tanışmalarını doğuruyor. Süregelen kriz ortamında krizi aşabilmenin anahtarı devletin vereceği destekler ya da ailelerinin onlara sunacağı imkanlarda değil, kendi bulacakları fikirlerde gizli.
Ülkedeki girişimler üzerinde ekonomik ve siyasi katı regülasyonlar olmaması da sanırım bu yükselişin tuzu biberi.
İşleyişi şöyle özetliyor girişimciler:
Eğer halk yaptığınız işi beğeniyorsa devlet her ne olursa olsun sorun çıkarmak için çabalamaz, işinizi yapmanıza izin verir.
Bir girişimcinin devletle yapılacak anlaşmalar için belgelerle uğraşmaması kadar işini kolaylaştıran ne olabilir?
Teknoparklar, yatırımcılarla tanışmak için gerekli imkanları girişimcilere sunmak için hem devletten hem de özel teşebbüslerden destek alıyor.
İnternet teknolojilerinin diğer müreffeh ülkelere nazaran daha yavaş ilerlediğini de düşündüğümüzde bir girişim fikriniz varsa başkent Kampala'yı bir ziyaret etseniz hiç fena olmaz.
Belki de aradığınız girişimcilik ateşi Avrupa'da değil, Afrika'nın tam ortasındadır.
Yorum Yazın
Detaylı araştırmak gerek.