Türkiye'nin Gözü Bu Davada: İşte Zarrab'ın Tanık Sandalyesine Oturduğu İlk Duruşmadan Detaylar...

ABD'nin İran'a yönelik yaptırımlarını delmekle suçladığı Halkbank eski Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın yargılandığı davada suçunu kabul eden ve savcılıkla işbirliğine giden Reza Zarrab, jüri karşısına çıktı. Hakkındaki suçlamaları kabul eden Zarrab'ın, 'ABD ile işbirliği yapıp sorumluluğu kabul etmek ve cezaevinden çıkmak için en hızlı yoldu' dediği aktarıldı. Zarrab oldukça çarpıcı iddialarda bulundu. Duruşma Türkiye saati ile 00:30'da sona erdi. Zarrab bugün TSİ 17:00'da başlayacak duruşmada ifade vermeyi sürdürecek.

Reza Zarrab  içeri alınıp tanık koltuğuna oturtuldu. Hakkındaki suçlamaları kabul edip savcılıkla işbirliği yapmayı kabul eden Zarrab jürinin karşısına çıkarak sorulara yanıt verdi.

İran merkez bankasına doğrudan nakit teslimatı yapmak için anlaşma yaptığını ifade eden Zarrab ayrıca İran eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ile bağlantısını kabul etti.

Reza Zarrab, Aktifbank'ta hesap açılması sürecini anlatmaya başladı ve ilk denemesinin başarısız olduğunu ifade etti.

Gazeteci Adam Klasfeld, 'Savcı bunun nedenini sordu. Zarrab da 'İlk denememde Aktif Bank bana İran'la çalışan müşterilerin hesap açmadan önce özel bir izin alması gerektiğini söyledi' dedi' ifadelerini aktardı. 

Reuters haber ajansı Zarrab'ın 'Eski AB Bakanı Egemen Bağış Aktif Bank'ta hesap açılması için yardım etti' dediğini aktardı.

Zarrab, 'Eşim Türkiye'de ünlü bir sanatçı. Her zaman kamuoyu önünde olan bir insandım' dedi. Halkbank'ın aslında önce kendisiyle çalışmak istemediğini, çünkü 'fazla ünlü' olduğunu söylediklerini belirten Zarrab, genel müdür Süleyman Aslan'ın kendisine 'Altın ticareti yapmak için fazla popülersin' dediğini ifade etti, ama buna rağmen kendisinin bu işi yapmak için ısrarcı olduğunu söyledi. Zarrab'a 'Süleyman Aslan seni geri çevirince neden Zafer Çağlayan ile irtibata geçtin?' diye sorulduğunda 'Çünkü o ekonomi bakanıydı' diye yanıt verdi.

Amerikalı gazeteciler Pete Brush ve Benjamin Harvey'nin mahkeme salonundan aktardığına göre Zarrab, Zafer Çağlayan'ın 'İran işinde kârı yüzde 50-50 paylaşmayı' önerdiğini öne sürdü.

Duruşmaya yemek arasının ardından kaldığı yerden devam edildi.

Zarrab'a 'Çağlayan'a ödemeleri ne şekilde yaptın?' sorusu yöneltildi. Zarrab, nakit, değerli eşya ve banka havalesi şeklinde yaptığını söyledi. Ödemeyi alanlar arasında Çağlayan'ın aile üyeleri olup olmadığı sorusuna ise Zarrab 'Evet' diyerek cevap verdi.

Daily Beast'in muhabiri Katie Zavadski, paranın Halkbank'a nasıl geldiğini Zarrab'ın açıklamaları üzerinden aktardı. 

Zarrab, 'Halkbank'a gelen paranın Halkbank'tan çıkışı euro ve Türk Lirası olarak Deniz Bank'a gelişiyle yapılıyor' dedi ve daha sonra Türkiye’deki şirketi Royal Group’tan aldığı altının Dubai’deki şirketine gittiğini dile getirdi.

Zarrab'ın ifadesine göre, altın satılıp nakde çevrilecek konuma geliyordu. Zarrab, İran’ın altına ihtiyacı olmadığı için ülkenin borçlarını ödemek adına nakte çevrilen bir paraya ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Zarrab, bütün bu sistemin Halkbank’ta sıkışmış olan İran parasını kurtarmak, böylece İran'ın dünya çapındaki borçlarını ödemek amacıyla tasarlandığını söyledi.

Savcı: Halkbank'tan ne kadar çektin?

Zarrab: Birkaç milyar

Hakim: Hangi para biriminde?

Zarrab: Euro