Görüş Bildir
Haberler
Sezeryan ve Annelik

Sezeryan ve Annelik

26.04.2014 - 15:40 Son Güncelleme: 27.04.2014 - 15:00

Sezeryan ve Annelik

Annelik biz kadınları erkeklerden bir mertebe

daha yükselten Allahın bizlere bağışladığı yüce bir duygudur. Kimimiz

anne oluruz, kimimiz evlatlık alırız, kimimiz etrafımızdaki çocuklara

annelik şefkati ile yaklaşırız. Her halükarda anaçlık duygusu mevcuttur

kadınlarda.

Eli, ayağı, öpülesi, baştacı edilecek varlıklardır annelerimiz. Birde

annelerimizi “bana can veren, hayan veren yüce insan” diye tabir

ederiz. Aslında yanlış bir kavramdır. Rabbimdir bize can ve hayat veren.

Ana rahmine ilk düştüğümüz andan itibaren yaşamamıza veya yaşam

hakkımıza o son verir. Böyle olmasaydı eğer istenmeyen düşükler,

tutunamayan tüp bebekler olmazdı. Anneler dünyaya gelmemizde vesiledir.

Annenin vücudunda kan, kalsiyum, minarellerle beslenmemiz bile Allahın

takdiridir. Hal böyleyken zorunlu durumlar dışında sezeryan olan anneleri

anlayamıyorum. Hele hele “şu ay doğsun, şu burçtan olsun, sancı

çekemem, birbirini takip eden ay, yıl ve günde doğsun (12-12-2012,

13-13-2013 gibi)” düşüncelerin mantık ve annelikle bağdaştıramıyorum.

Annelik fedakarlıktır, dokuz ay karnında taşıyorsunda 2-3 saatlik

ağrıyımı çekemiyorsun? Türkiye dünya ülkeleri arasındaki sıralamada %40

sezeryan artışı olan ülke malesef. Sezeryan sonrası ağrı daha fazla,

hastanede kalma süresi fazla, rahime yakın bağırsaklar, mesane daha

fazla hasar görmekte, akciğere kan pıhtısı atma riski daha fazla, bunlar

anneleri bekleyen tehlikeler.

Bebekler ise astıma, şekere yakalanma olasıkları fazla, rahim duvarı

kesilirken bebekte de kesikler oluşabiliyor. Bir anne olarak öncelikle

bir mecburiyet yoksa bütün bunları göze alarak sezeryanı yinede düşünmek

bana bencillik olarak geliyor ve zevki sezeryan yaptıran anneler

anneliğe 1-0 yenik başlıyorlar ve fedakarlık yapmadıkları için yarım

anne olarak görüyorum. Oysa normal doğumda kanaldan geçen çocuk mikrop

ve bakterilere maruz kalarak sindirim sistemini mikroplara karşı

kuvvetlendiriyor. Doğal yoldan bağışıklık kazanıyor. Anne daha çabuk

ayağa kalkıyor, emziriyor. Çekilen o sancılarda adım adım çocuğunun her

ıkınmayla hayata akışını takip ediyor, yüzündeki boncuk, boncuk terlerle

bu doğumun zorluğunu gösteriyor ve çocuğun ilk ağlamasıyla ağrılar

anında bitiyor ve yerini derin huzura ve mutluluğa bırakıyor.

Kısacası anneliğin en ağır ve zorlu sınavını başarıyla veriyor.

Fedakarlık ederek önceliği çocuğuna tanıyor. Halk arasında erkeklerin

askerliği, kadınların doğum muhabbeti bitmez. Evladınıza nasıl dünyaya

geldiğini ballandıra, ballandıra anlatmak istiyorsanız normal doğum

yapın. Sezeryan olupta ne kendinizi, nede çocuğunuzu riske atmayın.

Annelikte fedakarlık başta geliyorsa eğer o ağrıları sancıları çekin,

avazınız çıktığı kadar bağırın ama o evreleri birebir doğal yaşayın.

Allahın her kadına annelik duygusu yaşatması temennisiyle.

Kaynak: http://www.resmiye.com/sezeryan-ve-an...
İçeriğin Devamı Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
0
0
0
0
0
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın