Görüş Bildir
Haberler
Sevginin İyileştirici Gücü: Yaşamı Tümden Değiştirebilen Sevginin Gücünü Bilimsel Olarak İnceleyelim!

etiket Sevginin İyileştirici Gücü: Yaşamı Tümden Değiştirebilen Sevginin Gücünü Bilimsel Olarak İnceleyelim!

pondsjournal
17.08.2024 - 23:46

Sevginin ruhumuza işleyen o güzel hali aslında bilimsel olarak incelendiğinde beynimizle alakalı olduğunu öğrenebiliriz. Bu içerikte size sevginin aslında ne kadar büyük bir duygu olduğundan bahsedeceğiz 👇

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Ruhumuza resmen şifa gibi gelen aşkın, bilimsel bir yanı olabileceğini hiç düşündünüz mü? İnsan hayatının en güçlü duygularından olan sevginin gücünü nasıl incelemişler, birlikte öğrenelim.

Aşk beynin kimyasal yapısını etkileyen çok fonksiyonlu bir duygudur. Stanford Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmada sevginin acı hissini azalttığını ve ağrı kesici görevi yapıp yapmadığını araştırmak için bir deney yapmışlar.

Vücudumuzda duyduğumuz fiziksel ağrıyı çözmek için ilaç tedavisine yöneliriz fakat sevginin de böyle bir gücü olup olmadığı konusunda ilginç araştırmalar yapmaya devam ediyorlar.

Yapılan deneyde kadın ve erkeklerden oluşan katılımcıların ellerine sıcak test çubuğuyla hafif dozda ağrı verilir ve bu esnada içinde sevdiği insanların da bulunduğu fotoğraflar gösterilir. Aynı zamanda katılımcıların beyinleri de fonksiyonel bir manyetik rezonans görüntüleme makinesi ile taranır. Her testin sonunda da öğrencilerden ne kadar acı duyduklarını puanlamalarını isterler.

Deneyin sonucunu tahmin ediyorsunuzdur...

Deneyin sonunda araştırmacılar; beyin taramalarını incelerken, katılımcıların sevdiği kişilerin fotoğraflarını gördükleri anda beyinlerinin ağrıyı azaltan bölgelerinde aktifliğin arttığını gözlemlemiştir. Bu durumda sevilen kişinin fotoğrafıyla tetiklenen duyguların da güçlü bir ağrı kesici olabileceğine işaret etmiştir.

Başka bir ilginç olay da sevginin, beyinde kimyasal reaksiyonlara sebep olmasıdır. Özellikle dopamin ve oksitosin hormonları bu süreçte önemli bir rol oynar.

Dopamin zevk ve ödül duygularından sorumlu bir nörotransmitterdir. Aşık olduğumuzda dopamin seviyemiz yükselir bu da mutluluk ve heyecan hissi verir. Oksitosin ise 'bağlanma' hormonu olarak bilinir. Yakın temas, öpüşme, sarılma gibi gibi fiziksel temaslar bu hormonun salgılanmasını arttır ve duygusal bağların güçlenmesine yardımcı olur.

Oksitosin hormonun aslında çok daha ilginç yanları var.

Oksitosin ilk keşfedildiğinde tek görevinin kadınlarda doğum anında vajinanın genişlemesine ve ağrı eşiğinin yükseltilmesine yardımcı olduğu düşünülüyordu. Ancak daha sonrasında anne-bebek arasındaki sevgi bağını yükseltici etkiye sahip olması, emzirmeyi kolaylaştırması gibi daha derin bağlara da eşlik ettiği görülmüştür. Ayrıca hormon düşünce gücü ile salgılanır. Yani aşık olduğunuz birini düşünmek bile bu hormonu yükseltir.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Brigham Young üniversitesindeki yapılan bir araştırmaya göre sevildiğini hisseden bir bireyin, kendini yalnız hissetme olasılığı çok daha düşüktür.

Psikolog Julianne, sosyal bağların insan sağlığı üzerindeki etkisini incelemek için çalışmalar yapmıştır. Yalnızlık ve sosyal izolasyon bir hastalığa bağlı ölüm riskini arttırmaktadır. Sevgi dolu ilişkiler ise bireylerin sağlık durumunu hızlı bir şekilde değiştirebilir. Sevgi insan yaşamını her açıdan etkileyen olumlu bir duygudur.

Bu bahsettiğimiz birçok çalışma sevginin bilimsel yanını öne sürer niteliktedir. Sevginin beden ve zihin anlamında birçok olumlu etkisi bulunmaktadır.

Sevginin stres azaltma gücünden başlayarak, zihnimizdeki en uç noktalarda bile ne kadar yararı olduğunu bu içeriğimizde size aktarmak istedik. Sonuç olarak, dileriz ki herkes sevginin iyileştirici gücünü tadabilecek kadar yoğun duygularla birini sevebilir. 😍

BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
0
0
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Cindirella Man

Herhalde karşılıklı sevgiden bahsediyor yoksa buz dagının birde öbür yüzü var

zekizade

Sevgi Ve Mutluluk Kombinasyonu Duygu Zihinsel Açıdan Her Zaman Mükemmel Bir Anti Depresan İlacıdır

cansu ersan

İlk buluşmada kıskançlık konusunu açmaktan kaçınmalısın