Görüş Bildir
Haberler
Modern Hayat Eleştirisiyle Unutamadığımız Kaybedenler Kulübü'nden 22 Replik

etiket Modern Hayat Eleştirisiyle Unutamadığımız Kaybedenler Kulübü'nden 22 Replik

tezcan
07.08.2016 - 23:24

Vizyona girdikten sonra bohemliğin, standart hayatın dışına çıkmanın ve özgürlüğün filmi Kaybedenler Kulübü'nün unutulmaz repliklerini derledik.

İçeriğin Devamı Aşağıda

1. İyi geceler sayın dinleyen, sizinle yatmış mıydık?

-Bu gece n'apıyorsunuz?

-Sizi dinliyorum.

-Nasılsınız?

-Standart.

-Ben de standart.

-Allah standarttan ayırmasın. Evet bu gece n'apıyorsunuz?

-Birazdan çıkıp bara gidicem.

-Sonra n'apacaksınız?

-Bilmem, eve dönücem. Yarın çalışıyorum.

-Hepimiz çalışıyoruz, hepimiz yatacaz. Ben bunu anlamıyorum ya, niye ayrı ayrı yatıyoruz?

2. Hadi gidelim ya. Köfteye gidelim, pompaya koşalım.

-Çarçur ediyoruz burada zamanımızı.

-Evet, değerli Kent dinleyenleri, Kaybedenler Kulübü burası. Bu akşam da programa her zaman olduğu gibi Montana Çetesi'ne, hayatı ve kadınları öğrendiğimiz- hala öğrenmekte olduğumuz- Kadıköy sokaklarına ve şehrin bütün kötü çocuklarına adadık. Burada sizinle sabaha kadar olmak isterdik ama taktir edersiniz ki sayın dinleyenler bizim de seks hayatımız var. İyi geceler sayın dinleyenler, eğer tabii böyle bir şey mümkünse.

3. Hiç satmayan kitaplar basıp hiç dinlenmeyen bir radyo programı yapıyorum.

-Ne basıyorsun?

-William Blake, Masumiyet Şarkıları. Bir de şey; Camela Lucida, Fotoğraf  Üzerine Düşünceler.

-Çok iyi.

-Hıı çok iyi. 125 tane falan satar herhalde. Sonra biz sigara yakıp, depoda böyle kalanlara bakarız 'Ne kadar güzel bir iş yaptık diye.'.

-125 satabilir misin sahiden? :)

-Hiç satmayan kitaplar basıp hiç dinlenmeyen bir radyo programı yapıyorum.

-Bu çok iyi.

4. Çeviriyi n'aptın?

-Çeviriyi n'aptın?

-Başka işim vardı onla uğraştım.

-Neyle uğraştın?

-... Ya işim vardı, germe.

5. Devamlı bir yarış ve kazanma zorunluluğu.

-Hiç birisinin sana sahip olduğunu düşündüğü oluyor mu, ya da bir şeyin?

-Evet, fark ettim bunu. Her fark ettiğimde de gitmek istedim. Bazı insanlar aile kurmaya önem verirler, yani buna değer verirler. Bazılarıysa başka bir takım şeylere değer verirler. Bunlara değer verirken neden değer verdiğini düşünmez birey, toplumun içinde erimiş olan birey. Toplum koleje girmeyi bir değer olarak sunduğu için artık o kişiliğini yok sayma halidir. Koleje girmek için yarışır, üniversiteye girmek için yarışır, iyi bir işe girmek için yarışır, güzel bir kadınla evlenmek için yarışır. Devamlı bir yarış ve kazanma zorunluluğu.

İçeriğin Devamı Aşağıda

6. Yalnız kaldığın o anda 'Ne oldu be, şimdi ne olacak?' diyorsan kaybedensin sen. Yani o anda en büyük zaferin içinde kaybetmişsin.

-Aslında kazanmak nedir ki? En büyük zaferi kazandığında bir Antonius olduğunu düşün. Paris'e geldiğini ve o takın altında olduğunu bütün insanların senin altında olduğunu düşün. Ve gücün en üstünde olduğunu... Yalnız kaldığın o anda 'Ne oldu be, şimdi ne olacak?' diyorsan kaybedensin sen. Yani o anda en büyük zaferin içinde kaybetmişsin. 

-Peki bunun farkında olmak, yaşlı bir Kızılderilinin dediği gibi hayatın bize sunamadıklarını mı sunar? Yoksa bir radyo dinleyicisinin dediği gibi sanat, diğer tüm şeyler gibi seks için midir? Yaşlı bir Kızılderili ne kadar yanılabilir?

-Bazen yanılabilir.

-Bazen susar.

-Bazen konuşmak ister.

Bazen dinlemek ister. 

-Bazen yalnız kalmak ister.

-Bazen arkadaş ister.

-Bazen gitmek ister.

-Gider bazen.

-Bazen gidemez.

-Bazen hiç gidememekten korkar.

-Bazıları sonsuz neşeye dalar

-Bazıları sonsuz geceye

-Bazen ölürsün

-Bazen ölemezsin. Bazen bütün koşullar uygunken bile ölemezsin.

-Bazen kendinden uzaklaşmak ister insan.

-Bazen gidersin, sırf dönebilmek için.

-Bazen ağlarsın bayağı.

-Bazen ağlayamıyorsun bayağı bayağı.

-Bazen içiyorsun. Bazen çok ama çok fazla içmek istiyorsun da bazen sen zaten içmeye gidiyorsun.

-Bazen Acıbadem'den bir taksiye biniyorsun 'Kadıköy' diyorsun. Bazen yüzüne bile bakmıyor.

-Bazen bir kadın geliyor, oturuyor karşına ve ağlıyor. 'En çok korktuğum şey kadının göz yaşıdır' diyor kendi adına. 'Eğer çok sevdiysen' diyor, oysa bilmiyor ki sevmek de bir ana ait.

-Her şeyin başı su.

-Felsefenin de.

7. Bana kalırsa hayat yanlış zamanda yanlış yerde olmaktan oluşur.

-Bana kalırsa hayat yanlış zamanda yanlış yerde olmaktan oluşur.

-N'aptın hayatta? 500 milyon dolarlık bir satış mı yaptın yoksa Süveyş Kanalı'nı iki kere geçtin mi?

8. Peki hiç seks yaparken yumurta pişirdiniz mi?

-En sevdiğiniz pozisyon ne mutfakta?

-Hepsi.

-Fark etmez mi hepsi mi?

-Hepsi.

-Peki hiç seks yaparken yumurta pişirdiniz mi?

-Evet.

-Ben tahrik oluyorum.

-Peki size kolay gelsin. Bundan sonraki hayatınızda iyi orgazmlar diliyorum.

9. Anılar anlatılınca acıtır.

-Anılar anlatıldığında yitmez mi?

-Anılar anlatılınca acıtır.

...

-Neden her konuştuğunuzun ucu sekse dokunuyor?

-Hayatta ucu sekse dokunmayan bir şey var mı? Varsa da biz bilmiyoruz.

10. Bazı adamlar var, bir hatunla 60 yıl falan geçiriyorlar beraber.

-Hayır yani neden bir kadın yetmiyor?

-Ya mesele yetip yetmeme meselesi değil. Bazı adamlar var, bir hatunla 60 yıl falan geçiriyorlar beraber. Bazıları da geçiremiyor işte. 

-Sürekli bir stok durumunuz var yani, 4-5 tane değil ki. Neden bu kadar çok olmak zorunda?

-Ya oluyor, oluyor da ondan. Derin bir mevzu değil, takma yani.

İçeriğin Devamı Aşağıda

11. Mayonezine pizza koysaydın.

-Mayonezine pizza koysaydın.

-Pizzanın tadı o kadar iğrenç ki başka türlü yiyemiyorum.

-Halıya dökme.

-Merak etme, bende.

-Çeviri nasıl gidiyor?

-İyi iyi, bayağı ilerledim.

12. Su, aktığı yerin rengine bürünmez ama sana öyle gelebilir. Ayrıca yol bitmez.

-Yol, zamanın bir fonksiyonu değildir. Hız, yolun zamana bölünmüş halidir. İvme ve sürtünme katsayısı bizi ilgilendirmez. Yolda olmak bir hıza sahip olmayı gerektirir. Aksi durum, yolda durmaktır. Durmak sıkıcıdır. 

-Yolda durmak, yolda olmak anlamına gelmez. Yolda durmak, yolda durmak anlamına gelir. Yolun bittiği yerde durulmaz, ya önce durulur ya durulmaz. Bazen yolun kenarından renksiz duru sular akar. O sularda balık da vardır. Yolun yardığı tepelerin biri yeşil toprak diğeri bej olabilir. Su, aktığı yerin rengine bürünmez ama sana öyle gelebilir. Ayrıca yol bitmez.

13. Beşiktaş'taki Beşiktaş İskelesi mi Kadıköy'deki Beşiktaş İskelesi mi?

-Napıyorsun?

-Zihnimi dinlendiriyorum, ara verdim.

-2,3,6,7...Çok olmadı ya.

-Oğlum, duman gibi bir hatunla tanıştım. Dağıttı beni.

-Adı ne?

-Bilmiyorum.

-Ee nerede?

-3 gün sonra Beşiktaş İskelesi'nde buluşacağız 6.45'te.

-İyi. Beşiktaş'taki Beşiktaş İskelesi mi Kadıköy'deki Beşiktaş İskelesi mi?

-Bilmem...

-Bol şans.

14. İki şey hiç değişmiyor biliyor musun? Bir, kitapları hazırlarkenki heyecanım; bir de bastıktan sonraki hayal kırıklığım.

-Sturgeon'un yeni bastığınız kitabını aldım.

-İnsandan Öte'yi mi?

-Çok güzel bir metin gerçekten. 

-Öyle ama depoya gömecez onu da.

-Kaan'dan başkası basmazdı zaten o kitabı.

-O da benim şansım olmuş. Siz basmasaydınız ben okuyamayacaktım.

-İki şey hiç değişmiyor biliyor musun? Bir, kitapları hazırlarkenki heyecanım; bir de bastıktan sonraki hayal kırıklığım.

15. Abi sen karadutlu sevmiyorsun diye onu yedim, ahudutluyu şey yaptım.

-Naber?

-Standart. Doğru iskeleye gittin herhalde?

-Evet. Dondurma kaldı mı?

-Hı hı, ayırdım sana.

-Dalga mı geçiyorsun lan benimle pezevenk! Bu mu lan ayırdığın?

-Niye, yetmedi mi? Abi sen karadutlu sevmiyorsun diye onu yedim, ahudutluyu şey yaptım.

-Ya bir kere de sen al biz yiyelim ya.

-Kız nasıldı?

-Çok farklı. İyi, iyi yani. Uzun zamandır böylesiyle tanışmadım. Neyse ben yatıyorum. Halıya dökmeyin ha.

İçeriğin Devamı Aşağıda

16. Ya herkesin kendi düşüncesine sahip olması ne demek ya! Manyak mıyız biz?

-Aklıma ne geldi biliyor musun Mete?

-Ne geldi?

-Sansür. Bence herkes sansürlenmeli. Devlet sadece televizyonları, radyoları, gazeteleri değil dergileri hatta düşünceleri bile sansürlemeli. Ya herkesin kendi düşüncesine sahip olması ne demek ya! Manyak mıyız biz? Hatta etrafta bence otosansür ajanları dolaşmalı.

-Bence radyo cezaları yetmez ya. Düşüncelere de ceza kesmeliler. Kadın mı düşündün, bin dolar. O kadınla seks mi düşündün, iki bin dolar.

-Biz o zaman zengin ettik RTÜK'ü be.

17. Farkında olmadan baktım ki sürekli sizin programı bekler oldum. Beklerken de bir baktım ölmeyi unutmuşum.

-Adım Hakan. Uzun zamandır sizi aramayı düşünüyordum ama bu gece söylediklerinizi duyunca cesaretlendim. 

-Buyurun sayın dinleyen, kısa kesmenize gerek yok.

-Nasıl başlasam? Ressamım ben. Annemle oturuyorum, daha doğrusu oturuyordum. 1 yıl önce kaybettim annemi, çok yakındık. Resme o başlatmıştı beni. Böyle bir üzüntü, böyle bir acı yok. Aylarca yiyemedim, uyuyamadım, çizemedim. Sonunda da dayanamadım. Bitireyim, kurtulayım bu acıdan dedim. Nasıl olsa kimse fark etmez yokluğumu dedim. Güzelce de ayarlamıştım ne zaman nasıl yapacağımı. Size saçma gelecek belki ama yapmadan bir gece önce sizin programa rastladım. Oturdum sonuna kadar dinledim. Yalnızlıkla öyle güzel dalga geçiyordunuz ki, sonraki akşamı da dinleyeyim öyle yaparım dedim. Farkında olmadan baktım ki sürekli sizin programı bekler oldum. Beklerken de bir baktım ölmeyi unutmuşum. Programları kaydedip gündüzleri de dinliyorum. 

-Her porgramı değil herhalde?

-Eh, biraz var. Ben size teşekkür etmek için aramıştım aslında.

18. Ben buyum kızım. Hiç saklamadım. Sana hiç yalan söylemedim. Hiç değişmedim.

-Neredeydin?

-Mete'yle Hakkı Usta'ya gittik.

-Çok mu önemliydi Hakkı Usta? Bu akşam sende kalacağımı biliyordun.

-Geldim işte Zeynep, n'oluyoruz ya?

-Yok bir şey. Neden programda arayan her kıza yazıyorsunuz? 

-Saçmalama ya.

-Ben mi saçmalıyorum? Sürekli her akşam seks muhabbeti yapan ben miyim? Yok sizinle yatmış mıydık, yok bize gelin, yok yalarım.

-Bu mu sence program? Yani ondan başka bir şey konuşmuyor muyuz?

-Konuşuyor musunuz?

-Konuşmuyoruz.

-Ya babamla seni tanıştırsam? Sonra radyoda seni dinlese ne derim ben?

-Tanıştırma o zaman babanla, neye kasıyorsun ki?

-Tanıdığım en akıllı en bilgili adamsın, niye bunu harcıyorsun? Niye adam gibi kendini sağlama alacak bir şey yapmıyorsun? 

-Başlangıçta yaptığım her şey sana heyecanlı geliyordu. 

-Kitapların satmıyor, radyodan para almayı reddediyorsun, fotoğraf arada bir çekiyorsun. Niye adam gibi bir şey yapmıyorsun, 19 yaşında falan değilsin ki artık? 

-Ben buyum kızım. Hiç saklamadım. Sana hiç yalan söylemedim. Hiç değişmedim. Yani memnun değilsen, yani sana yetemiyorsam siktirip gidersin.

19. O anda bir örs düşse gökyüzünden, ancak 9 gün 9 gece sonra varabilirdi yeryüzüne.

-Hiç gülümsemedi. Hiç, hiç gülümsemeyecek gibiydi. İyi bir gün batımından beklenebilecek her şey vardı oysa, gökyüzünde. Bütün o sıcak renkler, hafif bir esinti ve parfümünün kokusu. O anda bir örs düşse gökyüzünden, ancak 9 gün 9 gece sonra varabilirdi yeryüzüne.

20. Rock'n Roll'du oydu buydu derken hatuna ne kadar aşık olduğumu anlamamışım.

-Rock'n Roll'du oydu buydu derken hatuna ne kadar aşık olduğumu anlamamışım. Ama olmazdı zaten.

-Boşver amir. Kadınların özelliği ne biliyor musun? Seni sen yapan özelliklere aşık olup, sonra senden o özellikleri almaya kalkıyorlar.

-Dükkan nasıl?

-İyi.

-Ben de yayınevine ağırlık vereyim diyorum ya, basmak istediğim bir sürü kitap var. 

...

-Bence değişiklik zamanı.

İçeriğin Devamı Aşağıda

21. Dediğin gibi abi, gerçekten çok yalnızız.

-Hayrola?

-Ceyda, ayrıldı benden. 

-Beraber miydiniz ki?

-Büyük aşk yaşıyorduk, fark etmedin mi?

-Kusura bakma ya. Bu ne?

-Şöyle sap sap, baş başa bir yemek yiyelim dedim. Dondurma da aldım, ahududulu. Çeviriyi de bitirdim. 

-İyi misin oğlum?

-Dediğin gibi abi, gerçekten çok yalnızız.

22. Hepinize iyi geceler diliyoruz değerli Kent dinleyenleri, tabii böyle bir şey mümkünse. Hoşçakalın. Kaybedenler Kulübü bitti.

-Önümüzdeki salı gecesi ve bundan sonraki gecelerde sizinle birlikte olamayacağız. Kaybedenler Kulübü'nün bu geceki ve tüm nüshaları sona erdi. 

-Hepinize iyi geceler diliyoruz değerli Kent dinleyenleri, tabii böyle bir şey mümkünse. Hoşçakalın. Kaybedenler Kulübü bitti.

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
369
151
84
34
12
12
7
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın