Liderler Partilerinin Grup Toplantısında Ne Dedi?

Başbakan Binali Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partilerinin Meclis'teki grup toplantısında konuştu. Liderlerin bu haftaki gündeminde HDP'li milletvekillerinin tutuklanması, yeni Anayasa çalışmaları ve FETÖ soruşturmaları vardı. HDP ise 10 vekilinin tutuklanmasının ardından Meclis'teki ilk grup toplantısını düzenledi.

Açıklamalardan öne çıkanları derledik.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin hedefinde, HDP Eş Genel Başkanlarının da aralarında olduğu bazı HDP'li milletvekillerinin tutuklanması ve bu konuda 'Anayasaya ve Anayasa Mahkemesi'nin içtihatlarına aykırı' değerlendirmesi yapan CHP vardı.

Hukukun herkes için geçerli olduğunu söyleyen Bahçeli, 'dokunulmazlığın teröre yardım ve yataklık yapılmasının zırhı olarak düşünülemeyeceğini' ifade ederek, 'Kanunları tanımıyorum diyenleri yargı önüne çıkarmak devletin asli görevidir. Burası Türkiye’dir. Burada Kandil hukuku değil Türkiye Cumhuriyeti devletinin hukuku geçerlidir' dedi.

HDP'nin Meclis faaliyetlerini durdurma kararı almasına ilişkin ise 'kendilerinin bileceği bir iş' diyen MHP lideri, 'TBMM görevinin başındadır. Kimse terör maşalarının boykot kararının yasını tutacak değildir' ifadelerini kullandı.

CHP'yi de eleştiren Bahçeli, 'Kendileri gibi düşünmeyenleri yedek lastik olmakla suçlayanların şimdi terörün krikosu ve megafonu olmaları kendileri açısından hazin bir tecelli olmuştur' dedi ve ekledi: 'HDP milletvekilleri hakkında yapılan hukuki işlemler için başlatılan karalama kampanyalarını Türk milleti ibretle izlemektedir. CHP'nin bu kampanyanın başını çekmesi ve bölücü hainlere destek olması siyasi tarihimize kara leke olarak geçmiştir.'

Bahçeli, FETÖ soruşturmalarına da dikkat çekerek, '15 Temmuz darbesinin siyasi kadroları ve FETÖ'nün siyasi bağlantıları ve uzantıları olmak üzere iki konu esrarını korumaktadır. Bunların hâlâ aydınlığa kavuşmaması manidardır, garabettir. Bunlar açığa çıkarılmadıkça FETÖ aydınlanamayacaktır' dedi.

Başbakan Binali Yıldırım'ın gündeminde de HDP'li milletvekillerinin tutuklanması ve CHP'nin Parti Meclisi bildirisi vardı.

Dosyası olan 55 HDP milletvekilinden 54'ünün ifade vermeye gitmeyeceğini açıklayarak hukuka meydan okuduklarını söyleyen Başbakan Binali Yıldırım, 'Hukuk karşısında kimsenin ayrıcalığı da, üstünlüğü de yoktur' dedi ve ekledi:

'Milletin vekili, siyaseti kalkan olarak kullanıp terörle iç içe olamaz. Devletin, milletin parasını teröre peşkeş çekemez. Milli iradeyi tanımayanı millet hiç tanımaz. Şimdi de kalkmış diyorlar ki, 'yasama faaliyetlerini durduruyoruz'. Ya millet sizden yasama faaliyetlerinizi değil, terör faaliyetlerinizi durdurmanızı istedi, yanlış anladınız. Milleti bile anlamamışsınız. İhanet asla karşılıksız kalmaz. Millete rağmen, terör siyaseti yapamazsınız.'

Yıldırım, pazar günü olağan üstü toplanan CHP Parti Meclisi'nin yayımladığı bildiriyi 'tam bir basiretsizlik örneği' olarak değerlendirdi. Bildirinin bir bölümünü okuyan Başbakan, 'Kepazelik' dedi ve ekledi:

'Üniversite öğrencilerinin her dersten sonra kapı önünde okudukları boykot bildirgeleri gibi. Siz siyasi partisiniz. İktidar alternatifisiniz. Bu kafayla sittin sene iktidar olamazsınız. Seçimle gelen seçmenin iaradesine sadık kalacak. Seçimle gelen terörü metedemez, şiddete çağrı yapamaz. Seçimle gelen terör örgütleriyle içli dışlı olamaz. Seçimle gelen demokrasiye, hukuk devletine kurşun sıkamaz. O zamana kadar ana muhalefet partisi ve hepimizin görevi yargı kararına saygı göstermek, yargı kararını beklemektir. Bu ülkenin insanları terörün her türlüsünü lanetliyor. Ne yazık ki bir tek CHP henüz bu şuuru gösteremiyor. Sayın Kılıçdaroğlu, ülkemiz adına, ana muhalefet lideri olmanın gerektirdiği sorumluluğu, nezaketi, saygıyı lütfen muhafaza edin.'

Yıldırım, yeni Anayasa çalışmaları için ise bu hafta partilerle görüşeceklerini açıkladı.

HDP, eş genel başkanlar dahil 10 vekilinin tutuklanmasının ardından Meclis’teki ilk grup toplantısını düzenledi. 

Grup toplantısına Batılı ülkelerin diplomatik temsilcilerinin yanı sıra sol partilerin üyeleri ve işçi sendikası temsilcileri de katıldı. Salonda tutuklu bulunan eş başkanlar ve milletvekililerinin fotoğrafları yer aldı. 

Toplantıda ilk olarak Figen Yüksekdağ'ın tutuklandıktan hemen sonra gönderdiği mesaj tekrar okundu:

“Her şeye rağmen umudumuzu tüketemez, direncimizi kıramazlar. İçeride ya da dışarıda HDP ve bizler yine Türkiye için biricik özgürlük ve demokrasi seçeneğiyiz. İşte bütün korkuları bundandır. Kimse moralini bozmasın, gardını direncini düşürmesin. Bu nefret ve saldırganlığın korkudan olduğunu unutmasın. Mutlaka sevgi ve cesaret kazanacaktır. Sevgi ve selamlarımla.”

Selahattin Demirtaş'ın grup toplantısında okunan mesajında ise “Bizlere yönelik bu saldırının bütün demokrasi güçlerine yapıldığı unutulmamalıdır. Bu korku imparatorluğu en kısa sürede dağılacaktır. Bizler demokrasiye olan inancımızı kaybetmeden her koşulda mücadeleye devam edeceğiz. Dört duvar arasında da olsak aynı gökyüzü altında olduğumuzu unutmadan mücadeleye ve süregelen özgürlük halayının neşesinden faydalanmaya devam edeceğiz. Dışarıda çalışma yürüten yoldaşlara, gençlere ve kadınlara selamlarımı iletiyorum” ifadeleri yer aldı.

HDP'li milletvekillerinin gözaltına alınma görüntüleri barkovizyonda gösterildi.

Toplantı öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, milletvekillerinin Genel Merkez binasına girişine halen izin verilmediğini söyledi.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, dokunulmazlıkların kaldırılmasına onay vermeleri terör konusunda kendilerine yönelik eleştirilere yanıt verdi.

'Bizim parti programımızın aldığı bir karar vardır, kürsü dokunulmazlığı hariç hepsi kalkmalı. AKP içindeki ByLock'çular da böylece yargılansın. Yolsuzluk yapanlar da kaldırılsın diyoruz. Bizi eleştiriyorlar' diyen Kılıçdaroğlu, 'Bunları söyleyince kandil uzantısı diyorlar' dedi ve ekledi:

'Bu tutuklanan HDP'liler Kandil uzantısı diyorlar. Tamam da bunları Kandil'e gönderen kim? Meclis tutanaklarını açıp bakın. Sizden icazet alıp gitmedi mi bunlar? İmralı'ya kim gitti? Masalar kurulmadı mı orada, başkanlık sistemi tartışılmadı mı?'

Kılıçdaroğlu, 'İki kanattan da saldırı alıyoruz. PKK ve AKP. Çünkü ikisi de iş birliği yapıyor' ifadelerini kullandı ve Dolmabahçe Mutabakatı fotoğrafını göstererek şöyle devam etti:

'Kim bunlar? Bunları buraya kim gönderdi, anlaşma yapın dedi? Bunlar CHP miletvekili mi? Önce bunun hesabını vereceksiniz. Bunun hesabını sormazsam namerdim. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti’ni bir terör örgütüne muhatap kıldılar. Türkiye'yi nasıl bu hale getirdiler? Üç terör örgütüne yardım ve yataklık yaparak bu hale getirdiler. İtiraz eden, yanlış yapıyorsunuz diyen kimdi? Bizdik. Şimdi suçlanan kim? Biz. Bunların yatacak yeri yok, Allah akıl fikir versin.'

Ayrıca Kılıçdaroğlu, kimsenin 'ben ifade vermem, savcıya gitmem' diyemeyeceğini belirterek, 'Kimse yargılamanın dışındadır diye bir ayrıcalığı yoktur. Yargı taraflı davranırsa hep beraber oturur eleştiririz ama yargıdan kaçmamalıyız' ifadelerini kullandı.

Onedio