Kandırılıyoruz! Uyanıklığın Kitabını Yazan Pazarlamacıların “Bir Akıllı Sensin” Dedirten Satış Hileleri
Gerçekten bir akıllı sizsiniz, biz hepimiz saftirik...
Son dönemin modası olan ve herkeste en az bir tane bulunan minik kaktüslerin üzerindeki çiçekleri silikonla yapıştırıyorlar.
Siz 'Aaaa ne güzel, çiçek hiç solmuyor' diyorsunuz ama gerçeği ancak saksı yere düştüğünde fark ediyorsunuz: Kaktüsler yılda bir kere ve çok kısa süreliğine çiçek açar.
Zeytinin daha parlak ve siyah görünmesi için tekstil boyasıyla boyuyorlar ya da pasla karartıyorlar.
Yiyecekler üzerinde yapılan hileleri yazsak, buradan köye yol olur ama en basitlerinden biri bu... Peki zeytinin boyanıp boyanmadığını nasıl anlayabilirsiniz? Sıktığınızda parmağınızda mavi ya da mor bir renk bırakıyorsa, aşırı siyah değilse ve yediğinizde boğazınızda ekşimsi bir tat bırakıyorsa o zeytin boyanmamış demektir.
😞
Instagram butiklerinde beğendiğiniz o elbiselerin görsellerini araklıyorlar ve size fason dikilmiş ürünleri gönderiyorlar.
'İnternetten alışveriş mağdurları' diye aratınca önünüze düşen binlerce görselden yalnızca bir tanesi bu. Hepsinin de ortak noktası aynı: Görselleri bir yerlerden araklıyorlar ve size elbiseyi değil de görüntüyü satıyorlar.
Blogger annelerle artan reklam iş birlikleriyle size hiç ihtiyacınız olmayan bebek eşyalarını satıyorlar.
'O almış, demek ki lazım, ben de almalıyım' duygusallığına düştüğünüz anda bu satış hilesinin esiri oluyorsunuz ve aslında bebeğinizin hiç ihtiyacı olmayan eşyaları evinize yığıyorsunuz.
Alışveriş yaparken kasa önünde ya da aldığınız ürünün reyonunda ihtiyacınız olmayan şeyleri kakalıyorlar.
Ucuzmuş gibi düşünüyorsunuz, ihtiyacınız var zannediyorsunuz ve hooop alışveriş iki katına çıktı bile...
Menüye koydukları en pahalı yemekle diğer yemeklere rağbeti artırıyorlar.
Diğerlerine göre fiyatı daha yüksek olan bu yemeği değil, görece daha ucuz olanları seçiyorsunuz tabii ki.
Tek fiyatlandırma taktiği ile psikolojik olarak rahatlatıyorlar ama hiçbir zaman para üstünü vermiyorlar.
Mağazalarda sıkça rastladığımız 99 kuruşla biten rakamları insanlar daha düşük olan sayıya yuvarlıyorlar; yani 19,99 liraya aldığınız ürünü 20 liraya aldığınızı düşünmüyorsunuz ama gerçek o. Çünkü asla para üstü alamıyorsunuz.
Bedava kelimesiyle sanki her şeyi parasız alıyormuşsunuz hissine kapılmanıza yol açıyorlar.
Daha fazla para harcatan bu yöntemle ihtiyacınız olmadığı halde iki ürünle evinize dönersiniz.
Kapı kapı dolaşarak su arıtma cihazı pazarlayanlar çeşitli hilelere başvurarak suyu aslında olduğundan daha kötü gösteriyorlar.
Deney adı altında sunumlar yapıp, belki de hiç ihtiyacınız yokken size arıtma cihazı satıyorlar. Yaşı büyük olanlar benzer şekilde elektrikli süpürge, tencere-tava, mutfak robotu satıldığını da hatırlayacaktır.
Gruen yönlendirme taktiği ile yalnızca bakmak için gitseniz bile sizi alışveriş yapmaya teşvik ediyorlar.
Alışveriş merkezi mimarı Victor Gruen'in ortaya çıkardığı bu yöntemle dükkana girdiğinizde kafanız karıştığı için hiçbir şey almayacak olsanız bile bir mum ya da bir grup askıyla mağazadan çıkıyorsunuz.
Yorum Yazın
kapitalizimin esas unsurlarından biri de sana ihtiyacın olmayan şeyleri ihtiyacın varmış gibi hissettirerek cebindeki parayı kapmak. uyanık olmak lazım. son ... Devamını Gör
Maaşını saatliğe vurduğunda atıyorum 10 tl ise, alacağın şeyi "bunun için kaç saat çalışmam gerekiyor?" diye kendine sorduğunda dediğin gibi insan kendine "n... Devamını Gör
Her d&r mağazasına gittiğimde yaşadığım şeyler.Kitap bakayım derken kasadaki ıvır zıvırlardan gözümü alamıyorum.
Dominos'ta birkaç tane pizza sipariş ettiğin zaman bedava pizza hakkın oluyor. Fakat onu alabilmek için 15 liralık alışveriş yapman gerekiyor. :)