Şans Eseri Yaşıyoruz: İzmir'de Çatısına Vinç Devrilen Okulda Eğitime Ara Verildi...

İzmir'de gece boyu etkili olan fırtına ve sağanak yağmur, bir inşaatın yapımında kullanılan 50 metre uzunluğundaki vincin okulun çatısına devrilmesine neden oldu. Emlakbank Süleyman Demirel Anadolu Lisesi'nin spor salonu ve sınıfları büyük zarar gördü. Yaklaşık 900 öğrencisi olan okul tatil edildi, inşaat sahası kapatıldı.

Kentte dün akşam saatlerinden itibaren sağanak yağmur ve fırtına etkisini göstermeye başladı. 

Doğan Haber Ajansı'nın haberine göre Gece boyunca etkili olan fırtınadan dolayı Mavişehir semtinde yapımı devam eden bir rezidansta kullanılan 50 metre uzunluğundaki vinç, inşaatla arasında sadece duvar olan Emlakbank Süleyman Demirel Anadolu Lisesi’nin çatısına devrilerek spor salonuna ve sınıflara zarar verdi.

İl Emniyet Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Karşıyaka Belediyesi yetkilileri okulda incelemede bulundu.

Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar ise olayla ilgili şöyle konuştu:

'Çok şükür ki evlatlarımız zarar görmedi. Kazanın asıl sorumluları, Mavişehir'i yanlış planlayanlar ve kent ormanları yerine rant ormanları yaratanlardır. İnşaat çalışmaları belediye ekiplerince durduruldu. Konu yalnızca bir vincin şiddetli yağış sonrası çökmesi olarak görülemez, görülmemelidir. Unutulmamalıdır ki, akşamki yağışta bir kule vinci taşıyamayan bu zeminde, yükselen yüzlerce yüksek yapı bulunmakta, binlerce yurttaşımız bu konutlarda yaşamaktadır. 

'Mavişehir mahallemizin zemini bu tür yüksek yapılaşma için elverişli değildir'

Yürürlükteki imar planına dayanılarak aynı yapılaşma sürdürülmektedir. Karakteri gereği yerel bir eylem olması gereken kent planlama eyleminin bu özelliğini göz ardı eden merkezi yönetimlerce hazırlanan ve uygulamaya konulan imar planlarıyla yaratılan yapılı çevrelerde bu tür olayların yaşanması kaçınılmazdır. Yerel yönetimleri yok sayan, yerel ihtiyaçlardaki öncelikleri sermayenin rant hesaplarına göre sıralayan bir anlayışa sahip merkezi yönetimlerce hazırlanan Mavişehir imar planlarında, bu alanın ne zemin özellikleri, ne kent içindeki konumu, ne de kentin denizle ilişkisi gözetilmiştir. Oysa bütün jeolojik araştırmaların ortaya koyduğu bilimsel gerçeklerin de gösterdiği gibi, Mavişehir mahallemizin zemini bu tür yüksek yapılaşma için elverişli değildir. Mavişehir, İzmir kent bütünüyle ve yakın çevresiyle benzeşmeyen bir mahalledir.

Bu haliyle kenti, kentin ve kentlinin gereksinimlerini umursamayan bir yaklaşımın ürünüdür. Gelecekte daha vahim olayların yaşanmaması için zaman geçirilmeden kent planlamanın yerel bir eylem olduğu anımsanmalı, sermaye egemenliğinde ve yerel yönetimleri dışlayan değil, yerel yönetimlerin belirleyici olduğu halkın ve meslek kuruluşlarının katılımına açık bir süreçte planların üretilmesi sağlanmalıdır. Ancak bu koşullarda mevcut sorunlar çözülebilir; geleceğe gururla aktaracağımız sağlıklı yaşam çevreleri yaratılabilir; dün akşam yaşadığımız türden kazaların önüne geçilebilir.'