Hayatta Sürekli Umutsuzluğa Düşseniz de Günün Birinde Çok Başarılı Olacağınızın 11 Göstergesi
"Eğer bugün hayatınızın son günü olsaydı, şu anda yapmaya hazırlandığınız şeyleri yine de yapar mıydınız?"
Kendimizi her zaman diğerlerinden aşağıda görme eğilimindeyiz. Başkalarına bakıp yapamadıklarımız için hayıflanmaya başlıyoruz. Halbuki başarı, sadece para kazanmak ya da üne kavuşmakla ilgili değildir. Birilerinin üzerinde etki yaratmak ve bundan kişisel bir tatmin duymak da başarının bir göstergesidir.
Bazen yeterince başarılı olamadığınızı hissetseniz de aslında düşündüğünüzden daha çok şey yapmış olabilirsiniz. Eğer başarısızlığa açık olmayı öğrenir ve kendinizi geliştirmekten hiç vazgeçmezseniz, sizin için yararlı birkaç tavsiyemiz olacak. Bu işaretlerden herhangi birini uyguluyorsanız ya da size tanıdık geliyorsa doğru yoldasınız demektir.
1. Her zaman işleri yoluna koymak için daha iyi bir yol arayın. Bunun yolu da değişime açık olmaktan geçer.
Geçmişe takılıp kalarak geleceğinizi yanlış yollara sürüklemeyin. İş hayatınızda kendinize soracağınız soru, 'Bu iş, neden bu şekilde yapıldı?' ve 'Acaba bu işi yapabilmenin daha iyi bir yolu var mıydı?' olmalı. Başarı, büyük ölçüde 'bir problemi daha önce çözülmemiş bir şekilde çözmeye' bağlıdır. Değişime karşı direnç göstermek sizi engeller ve kariyerinizi sekteye uğratır. Bu sadece bireysel bir sorun değil, değişime karşı direnen şirketler de aynı şekilde başarısızlıkla yüzleşmek zorunda kalmıştır. Değişime direnmeniz sizi boğar ve bu şekilde ancak değişimden korkmayan insanların gölgesinde kalırsınız. Bu yüzden değişime ayak uydurun, geçmişte yaşayarak ve geçmişin yöntemlerini uygulayarak geleceğe sağlam adımlar atamazsınız.
2. Nasıl bir hayat sürmek istediğinize dair bir vizyonunuz olsun.
Vizyonunuz zaman içerisinde değişebilir ama asıl amacınız hiçbir zaman kısa vadeli fayda sağlamak olmasın. Kendinize 'Nasıl bir işte çalışmak istiyorum?' diye sormak yerine 'Hayatım nasıl olmalı?' gibi sorular sorun. Böylelikle küçük resme odaklanmak yerine büyük resmi görebilirsiniz. Eğer kendiniz için çok uzun süreli planlar yapamıyorsanız, en azından bir yıl içerisinde neler yapmak istediğinize karar verin. 'Ortalama bir günüm nasıl geçmeli?' ve 'Ne tür insanlarla iletişim kurmak istiyorum?' gibi soruların cevaplarını bulursanız, hayatınızı ve kariyerinizi buna göre şekillendirebilirsiniz.
3. Alametifarikanız olan yönlerinize odaklanın. İlk önce en iyi olduğunuz şeyleri yapmaya çalışın.
Size özel becerilerinizi kullanmaktan çekinmeyin. Sahip olduğunuz şey iyi bir hitabet yeteneği, ikna kabiliyeti ya da pratik çözümler üretmek olabilir. İmzanız olabilecek bu becerileri kullanarak kendinizden daha emin, daha mutlu ve daha işe yarar hissedersiniz. Üstelik, bu becerileri işinizde kullanarak elinizdekinden daha fazlasını elde etmeniz kaçınılmaz. İyi olduğunuz yönleri ön plana çıkaracak işlere yönelin ve kendinizi göstermekten çekinmeyin. Emin olun, faydasını göreceksiniz.
4. Yeni bir şeyler deniyorsanız, başarısızlığa da açık olmalısınız.
Yeni yollara başvurmak ve yeni yöntemler denemek başarısızlık riskini de beraberinde getirir. Ancak bu durum gözünüzü korkutmasın, bazı şeyleri denemeden bilemezsiniz. Kariyerinizde ilerleyebilmeniz ve hayatınızı yeni bir yöne sokmanız için bu almanız gereken bir risk. Tabii ki, yenilikler her zaman size kolaylık sağlayacak diye bir şey söz konusu olamaz. Deneyip görmeli, başarısızlıklarınızdan ders çıkarmalısınız. Eğer her seferinde bildiğiniz yollardan gidiyor ve hayatınızı bu 'güvenli' alan içerisinde sürdürüyorsanız, hiçbir şey için yeterince çaba göstermiyorsunuz demektir. Zorluklar gözünüzü korkutmasın, yola aldığınız derslerle devam etmeye bakın.
5. Bazı konularda risk almaktan çekinmeyin. Kariyeri boyunca hiçbir risk almadan başarılı olmuş bir insan bulamazsınız.
Bunu bir örnekle pekiştirelim, isterseniz. Hearst Magazin'in yöneticisi Joanna Coles, bir kadınla röportaj yapabilmek için tüm erkek rakiplerini ekarte etmek zorundaydı. Bunun için de farklı bir yol deneyerek, onların giremeyeceği tek yer olan 'kadınlar tuvaleti'ni seçti. Daha sonra Times of London'daki yabancı muhabirlik görevini bıraktı, vizesi olmamasına ve hamileliğine rağmen merkezi New York'ta olan bir magazin dergisinde işe girdi. Coles, şimdilerde başarılı bir yönetici olarak kariyerini sürdürüyor. Bir şeyleri yapmadığınız için pişman olmaktansa, en azından denedim diyebilmek çok daha önemlidir. Başarısız olabilirsiniz, istediğiniz sonuca ulaşamayabilirsiniz ama en azından 'Keşke risk alsaydım!' diye düşünüp bunun pişmanlığını her gün içinizde taşımazsınız. Bazı şeylerin yaşanması gerektiğinin bilincine varın ve korkak olmayın. Korku sizin başarınızın en büyük düşmanıdır.
6. İnsanlarla iyi geçinmeye çalışın. Sizden iyilik görmeleri için patronunuz olmalarına gerek yok.
Arkadaşlarınız ve meslektaşlarınızla iyi ilişkiler kurmaya çaba gösterin. İş yerindeki akranlarınızın hayatınızdaki etkisi önemlidir, çünkü onlarla birlikte yükselecek ve düşeceksiniz. Birlikte çalışmak zorunda olduğunuz insanlarla aranızdaki bağ zayıf olursa yaptığınız işe gösterdiğiniz önem de o derece azalacaktır. Birisine iyi davranmanız için onun sizin patronunuz olmasına gerek yok. Eğer işini iyi yapan insanlarla güzel diyaloglar kurarsanız, onlarla birlikte kendinizi de başarıya taşırsınız. Kısacası, kaba olmayın. Nezaket, her zaman size güzel kapılar açacaktır.
7. Bir işe başladığınız zaman onunla ilgili hiçbir şey bilmediğinizi farz edin ve o işin inceliklerini en başından öğrenin.
Yeni bir işe girişirken, o işle ilgili bildiğiniz her şeyi unutun ve sanki ilk defa duyuyormuşsunuz gibi bütün inceliklerini yeniden kavramaya çalışın. Bu sizin çözüm bulmada geçmişe saplanıp kalmanızı ve sabit fikirli kararlar almanızı önleyecektir. Yeni başlayan aklı ile hareket ederseniz, sizi kısıtlayan durumlardan kaçınmayı becerebilirsiniz. Üstelik, zihniniz o işle ilgili gelişime açık olacak ve daha önce görmediğiniz noktaları fark etmenizi sağlayacaktır. 'Ben her şeyi biliyorum zaten.' kafasıyla hareket ederseniz kendi gelişiminizin önüne geçersiniz. Hayat felsefeniz, 'Bir işi bilme, onu öğren!' olsun.
8. Okumaya, öğrenmeye ve yeni şeyler keşfetmeye zaman ayırın. Mümkünse bunu her gün yapın.
Gün içerisinde, kendinizi geliştirmek için zamanınızın bir kısmını okumaya ve araştırmaya ayırın. Ufkunuzu genişletmek ve zamanı verimli kullanmak adına bu tarz aktiviteler büyük önem taşır. Hayata sığ bir bakış açısıyla bakmak ve etrafınızda olan biteni takip etmemek, sizi kısır bir döngünün içine hapsedecektir. Eğer bir şeyleri keşfetmek için vaktinizin %10'unu ayırırsanız, kendinizi idare etmeyi de öğrenirsiniz. Kendini idare edebilen biri ilk aşamada bir takımı, sonra bir bölümü ve hatta ileride bir şirketi yönetmeyi de bilecektir. General Electric'in eski başkan yardımcısı Beth Comstock, vaktinin %10'unu yeni şeyler keşfetmeye ayıranlardan biri. Comstock, bu keşif vaktini haftada bir kitap okuyarak, insanlarla konuşarak, endüstriyel etkinliklere giderek ve insanlara soru sorarak değerlendiriyor. Gördüğünüz gibi, başarının anahtarı ufkunuzu genişletmekte yatıyor.
9. Kendinizin farkında olun ve başkalarının sizin hakkınızdaki görüşlerine kulak verin.
Çoğu insan, başkalarının onları nasıl gördüğünden bihaberdir. Çevrenizde size karşı dürüst olacak ve sizin iyiliğinizi isteyecek insanlar barındırın. Başarılı ve başarısız olduğunuz yönleri size söyleyebilecek içten insanlarla bir arada olursanız, kendi değerinizin farkına varabilir ve yanlış hareket ettiğinizde nazikçe uyarılabilirsiniz. Bu durum, sizin hem hayatta hem de iş dünyasında daha bilinçli olmanıza yardımcı olacaktır. Durup dinlemek, eleştiriye kulaklarınızı tıkamamak ve yapılan eleştiriyi düşünüp haklılık payı olup olmadığına karar vermek; sizi olmak istediğiniz kişiye bir adım daha yaklaştıracaktır.
10. Sahip olduklarınıza şükredin.
Sahip olduğunuz şeyler için minnettarlığınızı ifade etmekten çekinmeyin. İlişkileriniz, sağlığınız veya kariyeriniz için şükran duymak size büyük fayda sağlayacaktır. Ayrıca size yardımcı olan insanlara teşekkür etmeyi unutmayın. Bu sayede karşınızdaki insanların da takdirini kazanırsınız.
11. Merhametsiz olmayın, en başta da kendinize karşı...
Herkes hata yapabilir, öncelikle bunu kabul edin. Merhamet duygusu sizi daha zayıf biri yapmaz, aksine sizin bir 'insan' olduğunuzun göstergesidir. Kendinizle konuşun, hatalarınızı kabullenin ve yaptıklarınızdan ders çıkarın. Bunu yaparken de acımasız eleştiri oklarını üstünüze salmayın. Başarısızlık hayatın kaçınılmaz bir parçası, bununla yaşamayı öğrenin. Aynı şekilde bir meslektaşınız başarısız olduğunda, ona bir arkadaşa nasıl davranıyorsanız öyle davranın. Hayat iniş çıkışlarla dolu ve başkalarına gösterdiğiniz ufacık bir merhamet, size beklemediğiniz anlarda minnet duygusu olarak geri dönecektir.
Yorum Yazın
Her zaman hiç bir şey bilmediğinizi düşünerek hareket edin. Sürekli öğrenin. 48 yaşında adamım, halen ilk okul çocuğu dahil olmak üzere insanlardan bir şeyle... Devamını Gör
8 aynı ben