Film Yapım Süreci Hakkında Daha Önce Hiç Duymadığınız Birbirinden İlginç 15 Çekim Gerçeği
Oyuncular ekranda göründükleri kadar uzunlar mı? Sette neden bir kıyafet hiç yıkanmadan giyilir? Bu soruların cevapları ve daha fazlası içeriğimizde👇
1. Bazı oyuncuların yüzü tarihi yapımlarda yer almalarını zorlaştırabilir.
Bazı oyuncuların tarihi filmlerde modern görünümleri nedeniyle yersiz göründüğünü fark ettiniz mi? Bu durum genellikle dolgu, botoks, modaya uygun kaş şekillendirme gibi işlemlerin sonucudur. Blake Lively, The Age of Adaline'deki rolünde 1930'lar kadını gibi görünmez iken Keira Knightley ve Saoirse Ronan gibi oyuncular tarihi dramalara mükemmel uyum sağlar. Anya Taylor Joy, tarihi filmlerde rol almasına rağmen modern görünümü nedeniyle eleştirilmekte. Shakespeare in Love filminde ise Ben Affleck, XVI. yüzyılda yaşamış bir adama hiç benzemez. Timothy Chalamet de aynı şekilde. Öte yandan James McAvoy, Becoming Jane filminde oynarken XVIII. yüzyıla mükemmel bir şekilde uyumlu görünür.
2. Set kostümleri çoğu zaman yıkanmaz.
Kumaşların solmasını önlemek için, çekimler sırasında kostümler genellikle yıkanmaz. Bir oyuncu aynı gömleği gerektiği kadar uzun süre giyebilir. Kostümleri taze tutmak için üzerlerine alkol içeren bir karışım püskürtülür. Ayrıca öğle yemeği molasında oyunculara kıyafetlerini kapatmaları için bir koruyucu verilir, böylece leke tutmazlar. Vintage kostümler özel bir dikkat gerektirir. Downton Abbey dizisinde oynayan aktris Michelle Dockery, çekimler sırasında herkesin çok kötü koktuğunu çünkü kıyafetlerin orijinalliğini korumak için yıkanmadığını açıklamıştı. Herkese koltuk altları için teri emen özel pedler verilmişti. En azından pedler zaman zaman yıkanıyormuş!
3. Oyuncular, tüm hava koşullarında çalışmak zorundalar.
Titanik filminin yönetmeni James Cameron, Jack'in Rose'u kurtardığı sahneyi çekerken Kate Winslet'in kollarındaki tüylerin soğuktan diken diken olduğunu ve ışığın bunu yakaladığını fark etti. Bunun üzerine Cameron çekimleri durdurdu ve Kate'in kollarının tıraş edilmesini istedi.
4. Neredeyse tüm sesler stüdyoda kaydedilir veya eklenir.
Neredeyse tüm sesler stüdyoda kaydedilip eklenir ve bazen bu durum sıkıntılara neden olabilir. Örneğin, The Princess Diaries'in final sahnesini çekerken sette Madonna'nın Like A Prayer şarkısını çaldılar. Parçanın oyuncuların rahatlamasına ve dans etmeye başlamasına yardımcı olması gerekiyordu. Sonunda, sahnenin yeniden çekilmesi ve dikkatlice düzenlenmesi gerekti. Çünkü farklı bir şarkı (Miracles Happen) seçmişlerdi ama oyuncular aslında Madonna'ya eşlik ediyorlardı.
5. Gösterilen yemeklerin neredeyse hiçbiri gerçek değildir.
Karakterlerin yemekle kaplı bir masada oturduğu herhangi bir sahneye dikkat etmeye çalışın. Yakından bakarsanız oyuncuların aslında yemek yemediğini görebilirsiniz çünkü yiyeceklerin çoğu sahtedir. Sonuçta, kimse çekimlerin ne kadar süreceğini kesin olarak bilmiyor ve birkaç saat içinde herhangi bir yiyecek soğuyacak ve yenmez hale gelecektir. Ayrıca, çok fazla yemek artığı olacaktır. Bu yüzden çoğu film yapımcısı sette sahte yemek kullanmayı tercih ediyor.
6. Figüranlar aslında konuşmazlar, öyle görünürler.
Filmlerde ve dizilerde arka planda gördüğünüz figüranlar genellikle 'bezelye, mısır ve havuç' veya 'pembe ve mor bir fil' gibi anlamsız kelime demetleri söylerler. Konuşmaları gerekiyorsa da fısıldamaları gerekir. Çoğunlukla, yönetmenler figüranlardan bir konuşmanın gerçekleştiğini göstermek için biraz daha abartılı bir beden dili kullanmalarını isterler.
7. Yakınlaşma sahneleri, daima en son çekilen sahnelerdir.
En deneyimli oyuncuların bile cinsellik sahnelerinde tedirgin olduğu noktalar vardır. Bu nedenle, ateşli sahneler genellikle en son çekilir, böylece oyuncular yakın ve samimi olmadan önce rol arkadaşlarını tanıyabilirler. Oyuncuların hayatını olabildiğince kolaylaştırmak için sette çok şey yapılır: Daha az teknik personel, daha az ışıklandırma, sadece sahnedeki oyuncular hazır bulunur, sahneleri kıyafetlerle prova yaparlar ve genellikle çekilecek son sahneler bunlardır.
8. Su, sahnedeki ışığı geliştirmek için çok kullanılan bir araçtır.
Gece sahnesi içeren bir film izlerken zeminin neredeyse her zaman ıslak olduğunu hiç fark ettiniz mi? Bunun bir nedeni var: Stüdyo sahnelerinin çekiminde su kullanmak son derece yararlıdır çünkü belirli mekanların ışığını artırabilir ve yüzeyleri daha yansıtıcı hale getirebilir. Bir kamera; gece vakti siyah bir asfalt sokağın görüntüsünü yakalayama, yalnızca karanlık bir görüntü yakalayabilir. Su, post prodüksiyon rötuşlarına uygun bir görüntü yakalamaya yardımcı olmak için ortam aydınlatmasıyla birlikte kullanılır.
9. Apple, telefonlarının kötü karakterler tarafından kullanılmasına izin vermez.
Ürün yerleştirme film yapımcılığının büyük bir unsurudur. Markalar ürünlerini mümkün olan her yere yerleştirmek için can atarlar. Ancak ürünlerinin nasıl algılandığı konusunda da korumacı davranırlar. Örneğin, Apple. İnsanlar ürünlerini kötü adamlarla ilişkilendirmesin diye iPhone'larının kötü adamlar tarafından kullanılmasını reddediyorlar. Bu, yazar ve yönetmen Rian Johnson'ın Knives Out filmi üzerinde çalışırken uğraşmak zorunda kaldığı bir sorundu.
10. Oyuncular kendi kıyafetlerini kullanır.
Bazen oyuncular sete gelirken evden kendi kıyafetlerini getirirler ama her zaman karavandayken giymezler. Aktör Jeff Bridges'ı örnek verebiliriz. The Big Lebowski filminde canlandırdığı The Dude karakterinin giydiği kıyafetlerin çoğu kendisine aitti.
11. Engelli bir karakterin yer aldığı bir yapımda gereken ampütasyon görünümü için kullanılan yöntem: Yeşil çorap!
Bir oyuncu, karakterinin kolunun ya da bacağının kesildiği bir sahneyi çekmesi gerektiğinde ilgili uzvun üzerine yeşil bir çorap giyer. Gerçek uzuvları daha sonra post prodüksiyon sırasında ileri düzey kurgu araçları kullanılarak silinir.
12. Dublörler, aktörlere tıpatıp benzemek zorunda değiller.
Dublörler tehlikeli hareketler yapmanın yanı sıra, genellikle bir oyuncunun vücudunun belli bir bölümünü canlandırmak için devreye girerler ancak oyuncuyla aynı görünmeleri gerekmez. Titanik filminde izleyiciler Jack'in Rose'u çizdiğini gördüler ama el Leonardo DiCaprio'ya ait değildi. James Cameron'a aitti.
13. Bazı aktörler ekranda göründükleri kadar uzun değiller.
Bazen, Robert De Niro'nun The Irishman filminde yaptığı gibi, bir aktör daha uzun görünmek için platform ayakkabılar giyer. Daniel Craig de Quantum of Solace filminde Gemma Arterton kadar uzun görünmek için platform ayakkabılar giymişti.
14. Film tanıtımının çekimleri, filmin bütününden önce tamamlanır.
Fragman yapımından özel pazarlama ajansları sorumludur. Aslında, çeşitli ajanslar en iyi fragmanı tamamlamak için yarışırlar. Tüm bu süreç neredeyse bir buçuk yıl kadar sürebilir ve çoğu zaman film daha bitmeden tamamlanır.
15. Fragmandan sorumlu kişiler, spoiler vermeyi önemsemez.
Bir fragmanın arkasındaki kişiler, genellikle filmin kendisini izlemezler. Sadece izleyiciler üzerinde en fazla etkiyi yaratacak sahneleri bir araya getirirler. Dolayısıyla, fragmanı hazırlarken gerçekten önemli bir olay örgüsünü bozup bozmadıklarını bilmeleri mümkün değildir.
Yorum Yazın
Islak zemin cok zekice
Harika bir içerik bu.Teşekkürler