Fi'nin Önlenemez Yükselişi! Güney Kore'de Yayınlanacak İlk Türk Dizisi Oldu
Azra Kohen'in üçleme kitapları Fi-Çi-Pi çok büyük ilgi görmüştü. Bu ilgiye karşı koyamayan yapımcılarının 'Fi'yi dijital bir kanalda dizi olarak uyarlaması da en az kitapları kadar sevildi. Şimdi de bu başarı dünyaya yayılıyor.
Önce bu senenin en çok konuşulan, en olaylı dizisini bir hatırlayalım.
Yönetmeni Mert Baykal, senaristi ise Nükhet Bıçakçı. Türkiye'nin Masum'dan sonraki başarılı ikinci dijital içerik denemesi.
Kitapların yazarı Azra Kohen, aynı zamanda bir psikolog.
İstanbul Üniversitesi Radyo Televizyon ve Sinema ile Ottawa Üniversitesi Üçüncü Dünya Ülkelerine Yardım Ekonomisi bölümlerinden mezun. Master programı ise Boğaziçi Üniversitesi Klinik Psikoloji üzerine.
Kitabın baş kahramanı Can Manay da bir psikoterapist.
Psikolog mu psikiyatr mı merak edenler olmuştu. Üniversitede psikoloji dersleri veren, televizyon programında terapi uygulayan bir psikiyatr.
Sinirlendikçe, kafası karıştıkça, plan yaptıkça bol bol dehidrasyon yaşayan biri. Galon galon suyu içmeden duramıyor.
Ve Can Manay gerçekten çok sinirleniyor... Bu adam kendini bıçaklattırabilecek kadar manyak.
Zaten bir dönemini Sinir ve Ruh Hastalıkları hastanesinde geçiren biri.
Tüm bunlarla beraber çok akıllı, çok kurnaz, çok ukala ve nabza göre şerbet verebilen biri.
Aynı zamanda çok aşık. Duru isimli, dansçı bir kadına.
Fi: Altın oran. Can Manay da bu kadında altın oranı görüyor.
Duru çok hırslı, şöhret olmayı kafasına takmış bir kadın.
Çünkü dans kariyerinin bitmesine çok çok az zaman kalmış, bu vakti değerlendirmek istemesi çok doğal.
Fakat Duru'nun şöhreti ve Can Manay'ın aşkı karşısında bir engel var: Deniz.
Deniz de özgür ruhlu, sanatçı kişiliği saçından dekorundan ve hatta konuşmasından belli, kadınların efendi yerine piç tercihi durumunda da mağdur olan biri. Bir üniversitede hoca, Duru'nun da hocası.
Can Manay bu çifte komşu olabilmek için oraya taşındığında, bir dönem sekillüs bir yaşamı da olmadı değil.
Bu cesur sahneleri gördük. Ama yine de Duru'ya hastalıklı ve saplantılı bir şekilde aşık olduğunu bildik.
Bir de Özge'miz var. Gazeteci Özge, Can Manay hakkındaki gerçekleri araştırdığı için kovulan ve intikamının peşine düşen bir kadın.
Türk dizilerinde gördüğümüz ilk lezbiyen (ya da biseksüel?) kadın karakter olabilir.
Bu yolda da Can Manay'ın patronu, medya karteli başını çeken Sadık Murat Kolhan ile tanışıyor.
Ah o cinsel eğilimler...
Tüm bunlar olurken de, Can Manay'ın yanında iyi bir psikolog adayı Bilge var. Çok zeki, çok soğukkanlı.
Çi ve Pi'yi bilenler onun akıbetine şaşırmayacaktır.
48 milyon internet kullanıcısının 8 milyonu, bu diziyi soluk almadan izledi. 500 bin kişinin yayınlandığı sitede favori listesinde.
Türkiye'deki internet kullanıcılarının %16'sı bu diziyi izlemiş. Televizyon ile karşılaştırıldığında büyük başarı.
İkinci sezonun, yani Çi'nin yayınlanması ile de Show Tv'de de izleme imkanımız olacak.
Tabii o küfürler, alkoller, otlar sigaralar, sevişme sahneleri hep sansür...
Şimdi de dublajlı versiyonuyla Güney Kore'de! İlk kez Güney Kore ekranlarında bir Türk dizisi yayınlanacak. Hep biz mi alacağız?
Dizinin satışını gerçekleştiren Ecco Rights, şimdiden Korece içerik hazırlamaya başladı.
Daha önce de 6 ülkeye satışı gerçekleştirilen 12 bölümlük Fi, bakalım daha neler başaracak?
Unutmayın, yeni sezon da çok yakında başlayacak!
Yorum Yazın
Umarım Kore'de ergen Türk fanları olurda öcümüzü alırız.
Ahahahh sen muhteşem bir insansın ya
Show tv'ye almak hangi dangalağın aklına geldi acaba
Dizi Show Tv ye geçtikse kalitesinin bozulması an meselesi..