E Harfini Yazma Şeklin Sahip Olduğun Psikolojik Rahatsızlığı Söylüyor!

E harfini yazma şekline göre sana psikolojik rahatsızlığını söyleyeceğiz. Haydi başlayalım. NOT: Unutma ki bu test sadece eğlence amaçlı yapılmıştır. E harfini çizme şekline göre sende 'Otello Sendromu' var. Nedir bu sendrom diye soracak olursan hemen söyleyelim. Bildiğin patolojik kıskançlık durumu bu. Evet, normalde herkes sevdiği insanı kıskanır, bazen ona karşı güvensizlik hissiyatı da oluşur fakat sendeki durum biraz farklı. Sende kontrol edilemez bir kıskançlık durumu hakim. Sen, sadece kafanda kurduğun olaylara inanıyorsun ve karşındaki insanın kanıtı onun için önemli değildir. Sen, içine en ufak kuşku düştüğünde partnerinin cep telefonunu ve bilgisayarını didik didik edersin ve ona gün içinde yaptıkları ve yapacaklarına dair akıl almaz detay sorular sorarsın. Bu durumunun da farkında değilsin. İşte durumun en can sıkan noktası da bu. Böyle bir durumun içindeyken de sağlıklı bir ilişki yaşaman ne yazık ki zorlaşıyor. Her zaman aklının bir köşesinde sevgilinin ya da eşinin senden ayrılacağını dair düşüncelerin var. Elinde olanı kaybetmekten çok korkuyorsun. Bu da kendine olan güvensizliğini gösteriyor. olmadık düşüncelere dalıp hem kendini hem de içinde bulunduğun çevreyi/ilişkileri yıpratıyorsun. Karşındaki insan telefona 2 saniye geç cevap verse hemen delirecek gibi oluyorsun. Bu sana çok zarar veriyor. İkili ilişkilerinde sorun yaşamak istemiyorsan bunları biraz düşünmelisin. :)E harfini çizme şekline göre sen 'Tükenmişlik Sendromu'na' yakalanmışsın. Merak etme neredeyse herkes bu durumda. İş yerinde ya da okulda yaşadıkların, bu ortamlardaki rekabet, içinde bulunduğumuz ekonomik durum, zorlaşan çalışma şartları, geçim sıkıntısı, kişisel problemlerimiz ya da yaşadığımız duygusal ilişkilerden kaynaklı bir tükenmişlik haline giriyoruz. Bu da çok olağan bir durum. Sen de hem fiziksel hem de ruhsal anlamda kendini aşırı derecede yorulmuş, yıpramış hissediyorsun. Yaptığın işe bu sıralar konsantre olamıyorsun ve ondan keyif almıyorsun. Bu nedenle de ara ara ani öfke patlamaların oluyor. Hep yalnız kalmak gibi bir isteğin var bu sıralar. Bu yaşadıkların sadece ruhsal anlamda seni etkilemiyor elbette. Sindirim sisteminde ya da cinsel hayatında problemlere de yol açıyor. Uyku sorunları da yaşıyorsun. Hiçbir şeyden tatmin olmuyorsun, kendini çaresiz hissediyorsun. Kendine de özen göstermiyorsun artık. Her şeyi salmış durumdasın. Her şeyin mükemmel olmasını isteyen, birden fazla sorumluluğu olan bir insan olduğun için senin zaten bu rahatsızlığa yakalanman normal. Kendine çok fazla sorumluluk yüklediğin için bir zaman sonra ruhun ve bedenin kaldıramamış. :)E harfini çizme şekline göre sende 'Obsesif Kompülsif Bozukluk' rahatsızlığı var. Yaşamımızda birçok şeyi takıntı hale getirebilir, bunlarla bir şekilde savaşarak zihnimizden bu düşünceleri atabiliriz fakat bu senin için bu kadar kolay değil. Normalde bu takıntılı ruh durumunun günlük yaşantımızı etkilememesi gerekiyor ama sende ne yazık ki tam tersi bir durum söz konusu. Takıntılı halin senin günlük yaşamını fazlasıyla kısıtlıyor. Zihnine girmesini istemediğin ve onları bir türlü uzaklaştıramadığın düşünceler söz konusu. Senin dışında gelişen bu durum, aşırı derecede huzursuzluğa neden oluyor. Her zaman bir kuşku durumundasın. Her şeyi kontrol etmeden için bir türlü rahat etmiyor. 'Aman gazı kapattım mı?, Ütünün fişini çektim mi?' gibi endişeler senin hayatını fazlasıyla etkiliyor. 'Bu endişelere herkes sahip' diye düşünebilirsin ki bunu düşünmekte de haklısın fakat seninki bunun fazlası. Hayatını etkileyecek, kısıtlayacak düzeyde. Her şeyi kontrol etmek istiyorsun. Bu sadece ütü, gaz özelinde bir durum değil. Aklına gelebilecek her şey olabilir. Biraz rahatlamaya ihtiyacın var. Kendini yıpratma bu kadar. :)E harfini çizme şekline göre sende 'Bipolar Bozukluk' var. Bu rahatsızlığı çok fazla insandan duymuş olabilirsin. Olmayan kalmadı neredeyse zaten. Neyse biz şimdi diğerlerini boş verelim sana odaklanalım. Bipolar Bozukluk rahatsızlığını ruh halindeki aşırı değişiklikler olarak adlandırabiliriz. Bu rahatsızlığın iki dönemi var. İlk önce mani daha sonra da depresyon süreçleri oluşur. Sen şu an mani sürecindesin. Sende de günlük hayatını etkileyecek inişli, çıkışlı ruh hali değişiklikleri mevcut. Şı sıralar aşırı hareketli ve aynı zamanda çok fazla konuşkansın. Kendini de iyi hissediyorsun. Herhangi bir sorun yaşadığının farkında da değilsin. Bu aşırı hareketlilik aynı zamanda uykusuzluğu da beraberinde getiriyor. Bir taraftan da agresif tavırlar da sergiliyorsun. Bazen de umursamaz olabiliyorsun. Bu davranışlar ilerledikçe tam tersi ruh durumuna bürünebilirsin bu da senin hayatını olumsuz anlamda etkiler. Çok şiddetli duygu değişimleri yaşadığını düşündüğünde kesinlikle bir doktora görünmelisin. :)E harfini çizme şekline göre sende 'Sosyal Fobi' durumu mevcut. Anksiyete'nin türlerinden biri olan Sosyal Fobi, başkaları tarafından yargılanacağını, reddedileceğini düşünen insanlarda oluşan kaygı bozukluğudur. Sen de bu nedenle başka insanlarla iletişim halinde olmaktan, bir insan topluluğu içerisinde bir eylemi gerçekleştirmekten korkuyorsun. Özellikle de topluluk önünde konuşmaktan kaçıyorsun. Senin zayıf biri olduğunu düşünmelerinden çekiniyorsun. Hatta daha ileri gidelim, başkalarının yanında yemek bile yemekten kaygılanıyorsun. Ölecekmiş gibi hissediyorsun kendini. Elbette çoğu insan topluluk önünde konuşmaktan çekinebilir fakat sosyal fobisi olan insanlar bu durumdan kaçabildikleri kadar kaçarlar. Bu durumun hayali bile sende günlerce korkuya, paniğe neden olabilir. Başkaları tarafından seyredilme, yargılanma korkusu hakim sende. Bu durum panik atağa bile dönüşebilir. :)E harfini çizme şekline göre sende Borderline Kişilik Bozukluğu rahatsızlığı var. Sende tutarsız duygu durumu mevcut. karşındaki insanı göklere çıkarıp aynı hızda yerin dibine sokabilirsin. Senin hayatında en çok değer verdiğin insan bir bakmışsın en nefret ettiğin insan oluvermiş. Aynı zamanda hep içinde bir boşluk varmış gibi hissediyorsun. Sürekli başkalarına ihtiyaç duyuyorsun. Kendine kolay kolay güvenmiyorsun, bu seni fazlasıyla kırılgan yapmış. Ayrılık durumlarını asla hazmedemiyorsun. İnsanları tehdit ederek senden ayrılmayacaklarını düşünüp, bunu bazen eyleme dönüştürebiliyorsun. Kendini sürekli birilerine kabul ettirme gibi bir çaban da var. Depresyona meyilli bir ruh hali içindesin. Bunları henüz fark etmiş olmayabilirsin ama emin olabilirsin ki çevren bunu net biçimde görüyor. Gözleri senin üstünde. Eğer bu durumun hayatını sıkıntıya soktuğunu düşünürsen, doktora başvurmaktan çekinme. :)E harfini çizme şekline göre sende 'Beden Dismorfik Bozukluğu' var. Hemen ne olduğuyla ilgili seni kısaca bilgilendirelim. Bir kişinin fiziksel kusuru olsun olmasın, dış görünümü ile aşırı derece uğraşması, fiziksel görünümüne takması durumudur. Bu duruma algılama bozukluğu diyebiliriz. Kişi standart bir görünüme sahip olsa da kendisini dikkat çekecek kadar çirkin algılaması ya da bedensel olarak kusurlu görmesi söz konusudur. Sende de böyle bir durum mevcut. Sürekli aynaya bakarak kendini eleştiriyorsun ve bedeninle görünümünle uğraşıyorsun. Sürekli itici olduğunu düşünüyorsun. Senin gördüğün o iticiliği ya da kusurları başkası görmüyor. Bunu sadece sen bu şekilde algılıyorsun. Bu algı nedeniyle de kendinle gereksiz bir uğraş içerisindesin. Şu anki görünümünü mahvedeceksin diye korkmuyor değilim. Kendini rahat bırak. Sen çok iyi bir görünüme sahip bir insansın. Başkalarının da seninle ilgili olumsuz düşünceleri yok, merak etme. :)E harfini çizme şekline göre sende 'Şizofreni' durumu var. Hiçbir şekilde gerçeği yansıtmayan garip inançların var. Sürekli başkaları tarafından yönlendirildiğini düşünüyorsun. Aynı zamanda da birkaç kere gerçekte var olmayan cisimler gördüğünü dile getiriyorsun. Hatta bu cisimlerden bazılarının seninle temasa geçtiğini bile söylediğin olmuş. Ayrıca da son zamanlarda karar vermekte güçlük çekiyorsun. Anlamsız kelimelerle cümleler oluşturuyor, aniden bir düşünceden diğer düşünceye geçiyorsun. Herkesten de uzaklaşmışsın. Kendini sosyal hayatından soyutlamışsın bu sıralar. Genel olarak, hareketlerinde duygularında bir dengesizlik durumu hakim. Haliyle bu da çevrene yansıyor. Yakınların bu durumun farkında, sen kolay kolay fark etmeyebilirsin. Onlar sana nasıl davranması gerektiğini biliyor. Tehlikeli bir durumda değilsin, merak etme. Kötüleştiğini fark ettiklerinde seni sevenler bunun önlemini alır. :)E harfini yazma şeklinde göre sen 'Depresyondasın!' Öncelikle şunu söylemeliyim; zaman zaman herkes kendisini mutsuz ve çaresiz hisseder. Bu hayatın akışında olağan bir durumdur. Ayrıca depresyon durumu da genel olarak dünyada çok fazla yaşanır. Bu nedenle çok dert etme. Ah vah deyip kafanı duvarlara vurma. Sen, son zamanlarda hayatında hiçbir şeyin iyi gitmeyeceğini ve istediğin gibi olmayacağını düşünüyorsun. Aşırı derecede de umutsuzsun. Yaptığın hiçbir şeyden zevk de almıyorsun. Önceden severek yaptığın şeyler şimdi hiç ilgini çekmiyor. Eski halinden eser yok diyebiliriz Elbette ki bu geçici bir durum. Sen yine o enerjik ve neşeli haline geri döneceksin. Bir de kendinden nefret etmeye başlamışsın. Aynı zamanda değersiz de hissediyorsun kendini. Çevren durumunun farkında. O yüzden onlar ruh halindeki bu değişiklikleri problem etmiyorlar, nasıl olsa geçici. Değil mi? :)