Bilinen Eğitim Sistemini Alt Üst Eden Dünyanın En Doğal Anaokulu: Orman Anaokulları
Günümüz çocukları sürekli dört duvar arasında büyüyor, gördükleri yeşillik anaokulu bahçelerindei birkaç ağaçla kısıtlı kalıyor. Ancak eğitim sistemi araştırmaları gösteriyor ki bu anaokulu eğitimindeki dönüşüm çocukların kazanımlarının kalıcı olmamasına sebep oluyor. Anaokulu grubu çocuklarının ihtiyacı olan şey oyun merkezli ve özgür bırakıldıkları daha önceden uygulanan eğitim programları.
Danimarka bunu çok çok önceden fark eden ülkelerin başında geliyor ve yeni değil 1950'li yıllardan beri var olan "orman anaokulu" konseptini güçlü bir şekilde devam ettiriyor.
Bu okullar dam ve duvarı olmayan okullar olarak tanımlanıyor ve bu okullardaki en önemli şey çocukların durabildikleri kadar dışarıda durmaları.
Danimarka'nın soğuk iklimine karşı çocuklar en sıkı kar kıyafetleriyle dahi her anlarını dışarıda geçirebiliyorlar.
Her mevsime dayanıklı, her zaman özgür olabilecekleri, dört duvar arasına sıkışmadıkları bir ortam yaratmak, tek hedef.
Anaokulu öğretmenleri onlara ne yapacaklarını söylemekten çok rehberlik ediyorlar, olabildiğince serbest kalmalarını sağlıyorlar.
Ağaçlara tırmanıyor, oyuncak yapıyor, saklambaç oynuyor, hatta birlikte barınak inşa etme gibi aktivitelerle günlerini geçiriyorlar. Elbette ki bir taraftan da şarkı söylemek, tiyatro, resim gibi sanatsal ve Türkiye'ye nazaran daha alışıldık aktiviteler de gerçekleştiriyorlar.
Yapılan tüm araştırmalarsa bu okullarda öğrenci olan çocukların ileride, yeni eğitim sistemine tabi çocuklardan çok daha önde olduğuna işaret ediyor.
Bu okullara devam etmiş çocukların sosyal olarak daha yetkin, daha iyi iletişim kurabilen, daha meraklı oldukları saptanmış. Ve bunların yanı sıra daha sağlıklı vücutlara sahipler.
Özgür ve ayakları yere basan bireyler yetiştirmek istiyorsak, benzer uygulamalar getirmemiz şart gibi gözüküyor...
Danimarka'nın dünyanın sayılı mutlu ülkelerinden olduğunu da hesaba katarsak, bu tarz akılcı ve özgürlükçü eğitim sistemlerini örnek almak faydalı olabilir.