Akademisyenler: 'Tehditlere Rağmen Geri Adım Atmayacağımızı Belirtmek İstiyoruz'
11 Ocak'ta paylaştıkları 'Bu Suça Ortak Olmayacağız' bildirisinin ardından süreçteki gelişmeler hakkında bir bilgilendirme toplantısı düzenleyen İstanbul Barış İçin Akademisyenleri İnisiyatifi, savcılığın hangi suçu istinat edeceğini belirlemeden soruşturmalar için harekete geçtiğini belirtti, barış talebinde ısrarcı olduklarını söyledi.
İstanbul Barış İçin Akademisyenleri İnisiyatifi, 11 Ocak'ta paylaştıkları bildirinin ardından süreçteki gelişmeler hakkında bir bilgilendirme toplantısı düzenledi. Eğitim Sen 6 No'lu Şubesinde gerçekleştirilen toplantıda bildiriye imza atan akademisyenlerden Esra Mungan, Muzaffer Kaya, Kıvanç Ersoy ve Meral Camcı basın açıklamasını sırayla okudu.
Bianet'ten Beyza Kural'ın haberine göre 11 Ocak’ta bildiriyi kamuoyuna sunmalarının ardından çeşitli düzey ve biçimlerde suçlama ve saldırılara maruz kaldıklarını belirten akademisyenler, şunları söyledi:
'Barış için akademisyenler olarak, 11 Ocak 2016'da 'Bu Suça Ortak Olmayacağız' bildirimizi kamuoyuna sunduğumuzdan beri çeşitli düzeylerde, biçimlerde suçlamalara ve saldırılara maruz kaldık. Bazı imzacıların can güvenliğinin tehdit edilmesine kadar varan bu saldırılar, her şeyden önce sözümüzü söyleyemez hale geleceğimiz için yükseköğretim kurumlarındaki yerimizi yok etmeye yöneldi. Buna karşın, barış ve demokrasi taleplerine sahip çıkan meslektaşlarımız aynı süreçte bizimle güçlü bir dayanışma gösterdiler. Bunun en somut örneklerinden biri 11 Ocak'ta 1128 olan imzacı sayısının bir hafta sonra 2212'ye yükselmesidir.
'Birçok imzacı keyfi bir biçimde üniversitelerden uzaklaştırıldı'
Özellikle üzerimizdeki baskı artırmak üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın da harekete geçtiği bu günlerde, imzacılar olarak barış talebinin etrafından kararlı bir şekilde kenetlenmeye devam ediyor olmamız mutluluk verici. 11 Ocak'tan bu yana YÖK'ün üniversitelere talimat vermesi ve pek çok üniversitenin yönetiminin buna boyun eğmesi sonucunda çok sayıda imzacıya hukuki temelden yoksun, disiplin soruşturması açıldı.
Akademisyenler bildiri bilançosunu açıkladı
Birçok imzacı tüyle keyfi bir biçimde üniversitelerden uzaklaştırıldı, evleri ve işyerleri basıldı, göz altına alındı. 11 Ocak'tan bu yana kamu üniversitelerinde en az 9 işten çıkarma, 5 istifa, 464 soruşturma, 27 uzaklaştırma, 153 ceza soruşturması ve 33 gözaltı vakası yaşandı. Vakıf üniversitelerinde ise en az 21 işten çıkarma, 1 zorla emeklilik ve 43 idari soruşturma gerçekleşti.
'Geri adım atmayacağımızı belirtmek istiyoruz'
Barış için Akademisyenler olarak can güvenliğimize ve meslek hayatımıza yönelen tüm tehditlere rağmen geri adım atmayacağımızı belirtmek istiyoruz. Bu ülkenin akademisyen ve araştırmacıları olmanın bize yüklediği sorumluluğa yakışır şekilde hareket edeceğiz. Hem ülkede özgür bir akademinin var olması, hem de kalıcı barışın sağlanması için tüm imkânlarımızla ve var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.'
Akademisyenler bu süreçte yapacakları adımları şöyle sıraladı:
'Adli soruşturmaya uğrayan hiçbir arkadaşımızı yalnız bırakmayacak ve adliyelerde dayanışma içerisinde davaları takip edeceğiz.
Önümüzdeki haftadan başlayarak Sur'da ve diğer yıkıma uğrayan bölgelerde akademik nöbette olacağız.
Barış için Akademisyenler metni imzacılarının işten çıkarıldığı üniversitelerin önlerinde sokak dersleri düzenleyerek bu üniversiteleri teşhir etmeye devam edeceğiz.'
Bianet ve DHA
Yorum Yazın
Terör örgütü PKK diyemeyen çocuklar ölmesin diyemez.
gerizekalı salaklar bu ülkenin akedemisyenleri bile aptal
barış talebinde ısrarcıymış akademisyenler(!) neden biz terör örgütü ile barış yapalım açıkça hain teröristleri masum gösterme çabasında olan bir yazı