Astronot Olmak Hakkında Öyle Filmlerden Filan Öğrenemeyeceğiniz 18 İlginç Ayrıntı
Kanadalı Chris Hadfield, Amerikalı Jerry Linenger, Bob Curbeam, Scott Parazynski ve uzayda bulunan ilk Koreli Soyeon Yi, beş eski astronot. Onlarla yapılan röportajda, bizlere uzay yolculuğu hakkında daha önce anlatılmamış ayrıntılardan bahsediyorlar:
1. "Uzaya giden her astronot illa ki bir kez kusuyor."
2. "Uzay mekiğinin içi epey iğrenç kokuyor."
Açıklamayı yapan yine Hadfield:
'Tuvaletler her şeyin ortasında duruyor. Mekik 7 kişiye kadar insan barındırabiliyor ve alan gerçekten çok dar.'
3. "Buna rağmen Uluslararası Uzay İstasyonu hoş bir kokuya sahip."
Hadfield Uluslararası Uzay İstasyonu'nda geçirdiği 5 ay süresince hiç başka bir insana ait rahatsız edici bir kokuya rastlamamış. Bunun sebebi tayfanın daha az kişiden oluşması ve uzay mekiğine göre daha iyi bir havalandırma sistemine sahip olması imiş.
4. "Rusya'ya ait Mir isimli eski uzay istasyonu büyükannemin kileri gibi kokuyordu."
Linenger bu kokuyu küf ve rutubet kokusuna benzetiyor.
5. "Havuz eğitimleri aslında bize uzayda hareket etmek konusunda hiç yardımcı olmuyor."
Curbeam, havuz eğitimlerinde ağırlıksız olduğu hissine kapılmış fakat bu hissin uzayda yaşanan histen apayrı olduğunu belirtiyor. Uzayda hareket etmek daha kolay fakat durmak daha zor diye de ekliyor.
6. "Deneyimli olanlar, uzayda hareket etmeyi yeni öğrenenlere 'sakarlar' diyor."
'Yeniler çok hızlı hareket ediyorlar, kafalarını devamlı bir yerlere çarpıyorlar ve sık sık kablolara takılıyorlar. Bunu seyretmesi de epey eğlenceli oluyor.' diyor Parazynski.
7. "Yapılan ufak hatalar yüzünden kimse zor anlar yaşamıyor."
Curbeam, hata yapan birinin hiçbir zaman üstüne gidilmediğini, aksine alay konusu edildiğini ve gülünüp geçildiğini ifade ediyor.
8. "En sık yapılan iki hata, havuz eğitimi sırasında astronot giysisinin yüze denk gelen cam kısmını kırmak ve bağlı bulunduğu ipi karıştırmak."
Hatta Parazynski'nin ifadesine göre bu olaylardan ilki her yaşandığında, büyük bir seremoni düzenliyor ve kırık başlığı kazazedeye takdim ediyorlarmış.
9. "Astronotlar kimi zaman aileleri tarafından seçilmiş müziklerle uyandırılıyor."
Curbeam'in ifadesine göre, Dünya'da bulunan NASA görevlileri, astronotları uyandırırken kimi zaman aileleri tarafından seçilmiş müzikleri kullanıyorlarmış. Örneğin kendi kızının bir keresinde, babasının çok sevdiğini bildiği Queen grubundan bir parça seçmiş. Parazynski'nin oğlu ise babasının uyandırılması için bir keresinde Star Wars filminin müziğini seçmiş.
10. "İstasyondaki astronotların tümünün kendilerine özel bir lakabı var. Bu lakaplar çalışma arkadaşları tarafından veriliyor."
Curbeam aldığı 'Beamer' lakabıyla olayı ucuz atlatmış. Parazynski ise kendisine takılan 'Doogie Howser' (Eski bir Amerikan dizisi) lakabından hiç hoşlanmamış ve bunu da herkese belirtmiş. Bunu yapması ise lakabın daha çok üstüne yapışmasına sebep olmuş.
11. "Uzayda, kimi zaman astronotların halledemeyeceği problemler ortaya çıkıyor ve en sert görünümlü olanlar bile epey korkabiliyor."
Örneğin Chris Hadfield, uzaydayken bir seferinde kayan bir yıldız görmüş. Bu durum eğer mekiklerinin yakınında gerçekleşirse hiçbir şekilde kontrol edilemeyeceğinden ve tüm mekiği bir anda yok edebileceğinden bahsediyor. Bu da tayfayı haliyle epey korkutabiliyormuş.
12. "Uluslararası Uzay İstasyonu'nda kimi zaman bayrak yarışı ve ona benzer oyunlar oynanıyor."
Soyeon Yi bu oyunlardan birine bir sefer rastlamış. Tayfa iki gruba ayrılmış ve istasyonun bir başından diğerine uçarak duvara değen grup üyesi, diğer bir takım arkadaşının uçmaya başlamasını sağlıyor ve bu şekilde yarışlar yapılıyormuş.
13. "Uzayda sinsice birinin yanına yaklaşıp korkutabilmek çok kolay."
Linenger, bunu sık sık yapanlardanmış. Sessizce süzülüp çalışma arkadaşlarının yanına gidiyor ve bir anda bir şey soruyormuş. Kurbanlarının genellikle korkmamış gibi yaptığını ve kendisinin de başka bir odaya geçip orada güldüğünü anlatıyor.
14. "Dünya'ya geri döndüğümüzde yer çekimine tekrar alışmamız zaman alıyor."
Hadfield kısa süreli bir görevin ardından Dünya'ya geri döndüğünde bir süre sersem hissettiğini ve kaslarının iyi durumda olmadığını söylüyor. Fakat bunlar elbette geçici şeylermiş.
15. "Uzun süreli görevlerin ardından ise alışma süreci çok daha zorlu oluyor."
Örneğin gerçekleştirilen 6 aylık görevlerin ardından. Hadfield gittiği en uzun görev süresince güçlü kalabilmek için düzenli egzersiz yaptığını belirtiyor. Dünya'ya geri döndüğünde ise yine de problem yaşamış ve ayak bastığında ilk yapmak istediği kusmak olmuş.
16. "Uzayda insanın boyu uzuyor ve bununla baş etmek oldukça sancılı bir süreç."
Soyeon Yi, uzaydaki düşük kütleçekim sebebiyle bir parça boyunun uzadığını ve Dünya'ya döndüğü zaman da tekrar eski haline döndüğünü belirtiyor. Bu uzama miktarı yaklaşık bir inç kadarmış ve geri döndüğünde bir süre yoğun bel ağrısına sebep olmuş.
17. "Dünya'ya dönmek duygusal olarak da oldukça zor bir süreç."
Hadfield, Dünya'daki kalabalıkların gürültüsünden ve her şeyin dikkat dağıtmasından pek çok arkadaşının etkilendiğini belirtiyor. Soyeon ise uzayda bulunan ilk Koreli olmanın getirdiği şöhret sebebiyle oldukça zor ve ilginç zamanlar yaşamış. Gitmeden önce kimsenin onu tanımaması fakat dönünce herkesin tanıyor olması ona göre tuhaf bir deneyim olmuş.
18. "Ve Dünya'ya bakış açınız oldukça değişiyor."
Linenger, Dünya'ya döndükten sonra yeşil rengin kendisine önceden olduğundan bambaşka göründüğünü belirtiyor.
'Yeşil rengi bana o kadar güzel ve yatıştırıcı geldi ki, tüm gün evimin arka bahçesinde oturup ağaçları seyrederek ve rüzgarın sesini dinleyerek mutlu olabileceğimi fark ettim.'
Ayn zamanda astronot, uzayda ve kapalı bir mekanda uzun süre kaldığı için, Dünya üzerine de çok fazla düşünme imkanı bulmuş:
'Dünya'ya yukardan bakıyorum ve ne kadar da kendi içine kapalı bir ekosistem olduğunu fark ediyorum. Bu bakış açısı sanırım uzayda bulunmaktan en büyük kazancım.'