Görüş Bildir
2015 Dünya Tiyatro Günü Bildirileri
27 Mart safi tiyatrodan söz edebildiğimiz nadir günlerden biri, tüm dünyada o gün ortak dil olarak 'tiyatroca' konuşuluyor. Tiyatro sandığımız gibi sadece memleketimizde değil birçok avrupa ülkesinde de durumu pek parlak gitmeyen bir sanat. Tabii bu genel geçer bir yargı, öyle işler de yapılıyor ki 'İyi ki tiyatro var!' dedirtiyor seyirciye. Bu sene 27 Mart bildirisini Polonyalı Yönetmen Krzysztof Warlikowski ve Türk Oyun Yazarı Serhan Alben yazdı. Warlikowski'nin bildirisini Tiyed tarafından Refik Erduran çevirisi ile Alben'in bildirisini ise Kulis Tiyatro Dergisi Mart Sayısından elde ederek bir araya getirdim.Genel çerçevede bakacak olursak, bu sene iki bildiri de tıpkı Çehov oyunları gibi umutsuzluğun içinden umut doğuruyor. Üstelik memleketi temsilen ilk defa genç bir sanatçının bu bildiriye imza atması da cabası. Yani ikisi de bize umut olduğunu hissettiriyor ve 'Yaşa be tiyatro!' dememize sebep oluyor.
Call of Duty Serisi 175 Milyon Adet Sattı
Yarın başlayacak olan Call of Duty Şampiyonası öncesinde Activision, yayınladığı infografik ile CoD serisinin son on yılına dair ilginç ve eğlenceli istatistikler yayınladı.Aşağıda görebileceğiniz infografikteki bilgiler şöyle:10 yıl önce Call of Duty serisinin başlangıcından beri 175 milyondan fazla oyun satıldı ki bu da her iki saniyede bir Call of Duty oyunu satıldığı anlamına geliyor.100 milyardan fazla multiplayer maçı yapıldı. Bu da toplamda 263 milyon futbol sezonu anlamına geliyor.300 milyardan fazla el bombası atıldı ve bu da dünyadaki cep telefonu sayısından 44 kat fazla.579 milyar oyun içi ödül oyuncularla buluştu ki bu da samanyolu galaksisindeki yıldız sayısından 5 kat fazla.
Bu Kafede Robot Garsonlar Servis Yapıyor
Teknoloji ve yazılım firması Akınsoft, garson robot Ada'yı Konya'da açılışını yaptığı kafe ve robotik uygulama merkezinde görücüye çıkardı.Konya merkezli yazılım şirketi Akınsoft'un yönetim kurulu başkanı Özgür Akın, Meram ilçesinde robot garsonların çalıştığı kafenin açılış töreninde, bu merkezin sadece bir kahve içme mekanı olmadığını, yurt genelinde ilk olacak bir vizyonla çalışacağını söyledi.Robotik teknolojiler üzerine yaptıkları çalışmaların bu kafe sayesinde görülebileceğini ifade eden Akın, 'Kafe istenilen yemeğin yenilip içeceğin içilebileceği, robotların hizmet ettiği bir robotik uygulama merkezidir. Sonrasında bayilikler verilecek ve garson robotun seri üretimine geçilecek. Ayrıca, 2015 yılı içerisinde robot fabrikamızın açılışını da gerçekleştireceğiz' dedi.Ada'nın teknik özellikleri hakkında bilgi veren Akın, robotun konum, mesafe ve zıtlık sensörlerinin bulunduğunu, bu sensörlerle görev yaptığını belirtti. Ada'nın yol takip edebilen ve masaların yerlerini tespit edebilen bir robot olduğunu anlatan Akın, robotun bilgisayar sistemiyle çalıştığını söyledi.'Ada' çay servisi yaptı Programa, Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Uğur Özalır da katıldı. Akın ve Özalır'ın kestiği açılış kurdelesinin ardından robot Ada, programa katılanlara çay servisi yaptı.Garson robot 'Ada' katılımcılardan büyük ilgi gördü. 150 santimetre boyunda, 30 kilogram ağırlığında ve yapay zekaya sahip 'Ada', müşterilerin siparişlerini servis etti.Linsanlı robot 'Akıncı' serisinden sonra, Konya'da yaklaşık 6 yıllık bir çalışma sonucu garson robot Ada'yı geliştiren Akınsoft, yapay zeka yazılımları ile çalışacak robotik teknolojilerin seri üretimine başlamayı hedefliyor.Ahmet Akbıyık, AA
Reklam
Reklam
Sadece Yağmurlu Günlerde Görülebilen 7 Sokak Sanatı Örneği
Yeni moda olan görünmez mürekkep gibi, süper hidrofobik kaplamalar da ıslanana kadar sokaklarda görünmez kalabilir. Peregrine Chuch, Seattle'da yetişmiş bir sanatçı. Kendisi ''Rainworks'' diye adlandırdığı halka açık yerlerde sokak sanatını icra etmekte. Bunu da gerçekleştirirken, Almanya'da ''sokağa idrarını yapma'' ile mücadele için duvarlarda kullanılan süper hidrofobik kaplamalarla yapıyor.Chuch sanatını, istediği zaman yapıyor, çünkü yaptığı şey aslında belediye tarafından yasal olarak onaylanmış, sonuçta sanatı kimyasal ve kalıcı değil hatta sadece bazı zamanlarda ortaya çıkıyor. Ayrıca yaptığı resimler herhangi bir reklam içermiyor. Kendisi sanatının görünürlük süresinin ne kadar büyüklükte kaldırımın ya da duvarın kullanıldığına göre değiştiğini söylüyor. Genellikle 1 yıl 4 ay gibi bir süreden bahsediyor. Chuch'ın yaptığı çizimler çok çeşitli, sanatsal olanlarla birlikte bazıları eğlence amaçlı yapılmış ve sokakları süsleyen birer sokak harikası olmuşlar.
Yılın Amcası: Cindrella Kostümlü Jesse Nagy
Jesse Nagy'nin 4 yaşındaki yeğeni Izzy; Disney'in yeni Sindirella filmini izlemeye prenses kostümü giyerek gitmeyi o kadar çok istedi ki amcası bunu görmezden gelemedi. Küçük Izzy istediği bu kostümle sinemaya giderse alacağı tepkilerden korkmuştu çünkü daha önce sinemada kostüm giyen birini görmemişti. 26 yaşındaki oyuncu Jesse Nagy; kaslı ve dövmeli vücuduna rağmen kendine uygun bir prenses kostümü bularak amcalığın sınırlarını zorladı. Örnek amcalar arasına adını yazdıran Jesse; bir arkadaşından balo elbisesini ödünç aldı, bu elbiseyi ayağındaki sakatlıktan dolayı parmak arası terliklerle kombine etti. Izzy amcası sayesinde hayaline kavuştu ve Sindirella filmini prenses kostümüyle izledi. Jesse; ''Onu mutlu edecek her şeyi yapabilirim. Kimin ne düşündüğü önemli değil.'' sözleriyle olaya son noktayı koydu. Kaç yaşında olursa olsun herkesin böyle cesaret alabileceği bir amcaya ihtiyacı var.
Reklam
Erkeklerin Kadınlara "İlk Buluşmamızda Bana Bunlarla Gel" Dediği 11 Şey
Hayatı, yaşamayı güzel kılan şeylerden birisi de ilk buluşmalardır. Çünkü her kadının ve erkeğin hayallerini süsleyen biri mutlaka vardır. İşte bu sebeple ilk buluşmalar çok çekicidir. Zira aklımızda buluşacağımız insanın 'o' kişi olması olasılığı vardır. Ve bu olasılık insanı yaşama bağlar. Motive eder. Umut verir. Hatta kan yapar:) İşler umduğumuz gibi gelişmezse de yolumuza devam ederiz. Belki biraz hırpalanırız ama her seferinde bir şekilde yolunu buluruz... Konu ilk buluşmalar olunca çok şeyler konuşulur. Ve genelde bunlar, kadınların beklentileri üzerinedir. Ama bu defa değil. Çünkü bu galeride ilk buluşmalarda erkeklerin, kadınlardan beklentilerini irdeleyeceğiz. İşte erkeklerin, kadınlara 'ilk buluşmamızda bana bunlarla gel' dediği şeyler:
Üçüncü Parti Apple Watch Uygulamaları App Store'da Yayınlanmaya Başladı
Apple’ın 10 Nisan’dan itibaren ön satışa sunacağı Apple Watch için geliştirilen ilk üçüncü parti uygulamalar, App Store’da görünmeye başladı. Aralarında Alipay, Expedia, Evernote, Line, New York Times, WeChat ve Twitter’ın olduğu 20’den fazla uygulamanın güncellenmesiyle Apple Watch desteği vermeye başladığı App Store’da görülebiliyor. Daha fazla uygulama da geliyor.Buna karşın Apple’ın geliştirilen birçok üçüncü parti uygulamayı App Store’a kabulüne başlamadığını da belirtmekte fayda var. Bu da Apple’ın ilk kez piyasaya süreceği üründe kullanıcıların karşılaşacağı ilk uygulamalar açısından da seçici davrandığını gösteriyor. Uygulamalar, iPhone Apple Watch uygulaması içinde de henüz görünmüyor.İlk olarak 9to5 Mac’in dikkat çektiği gibi, Apple Watch için yayınlanan ilk üçüncü parti uygulamalar alfabetik olarak şu şekilde sıralanıyor:Air CanadaAliPayBabbelDark SkyECB CricketEvernoteExpediaKitchen StoriesLineMLB.com At BatProcreate PocketQantas AirwaysRedfinRuntastic Six PackSky GuideSPG: Starwood Hotels and ResortsThe New York TimesTargetThingsTransitAppThe Wall Street JournalTwitterWeChatYahoo Tourney Pick’Em
Reklam
Ford'dan Hız Limiti Levhası Görünce Yavaşlayan Otomobil
Otomotiv şirketi Ford, yollardaki hız limitlerini okuyabilen ve aracın fazla hızlı gitmemesi için yavaşlayabilen ikinci kuşak S-Max model otomobilini piyasaya sürmeye hazırlanıyor.Ağustos ayında Avrupa'da piyasaya sürülecek yeni otomobiller, aracın hızını sınırlayan teknolojiyi direksiyon ile devreye sokabilecek.Ford'a göre bu teknoloji, sürücülerin para cezasına çarptırılmasını önleyecek ve trafik kazalarını azaltacak.Ford Sözcüsü yeni teknolojinin büyük olasılıkla dünyanın diğer bölgelerinde piyasaya sürülen diğer modellere de ekleneceğini belirtti.'Akıllı Hız Sınırlayıcı'Intelligent Speed Limiter (Akıllı Hız Sınırlayıcı) adı verilen sistem birçok otomobilde zaten bulunan iki teknolojik özelliği birleştiriyor.Ayarlanabilir hız sınırlayıcılar: Otomobilin lastiklerine yerleştirilmiş olan ve taşıtın hangi hızla gittiğini saptayan sensörler. Yazılım taşıtım önceden belirlenmiş azami hıza ulaştığını belirlediğinde, freni devreye sokmak yerine motora ulaşan yakıt miktarını sınırlıyor. Bununla birlikte sistem, sürücünün derhal gaz pedalına basarak bir başka aracı geçmesine ya da çarpışmadan kurtulmasına olanak veriyor.Trafik işareti tanıma: Otomobilin ön camına yerleştirilen öne dönük bir kamerayla çevredeki yol işaretleri taranıyor ve sürücünün yaklaşan bir levhaya ya da uyarıya dikkati çekiliyor. Ford otomobillerine daha önce yerleştirilmiş olan teknolojide, bu tür bilgiler sadece kontrol panelinde görünüyordu.Sürücüler, otomobillerindeki yeni sistemi, duyurulan limitten (saatte) 8 kilometre daha hızlı gidebilmelerine izin verecek şekilde ayarlayabilecek.'Kaza ve para cezalarının önüne geçilebilir'Ford, bazı sürücülerin otomobillerinin kontrolünü bırakma fikrini reddedecek olmasına rağmen, diğerlerinin de sunulan bu kolaylık ve güvenlikten hoşnut olacaklarını kaydediyor.Şirketin güvenlik müdürlerinden Stefan Kappes, 'Sürücüler her zaman yaptıkları hızın farkında değil. Bazen aşırı hız yaptıklarını ancak postadan para cezası duyurusu geldiğinde ya da polis tarafından kenara çekildiklerinde anlıyorlar. Akıllı Hız Sınırlayıcı, araba sürmenin streslerinden birini ortadan kaldırabilir ve sürücülerin yasal hız limitleri dahilinde kalmalarına yardımcı olabilir.' dedi.Ford yetkilileri, 2013 yılında İngiltere'de 15 bin sürücüye aşırı hız yaptıkları için 100 sterlin ve üzerinde cezalar kesildiğini belirtiyor. Finlandiya'da da saatte 80 kilometrelik hız limitini 23 kilometre aşan bir sürücüye 54 bin euro para cezası kesildi.Şirket, bu tür istatistiklerin, tüketicileri teknolojik üstünlük için daha fazla para ödemeye ikna edeceğini umuyor. Söz konusu teknoloji normal S-Max modellerinde bulunmuyor.
Dünyanın En Küçük Atının Sizde Kalp Sıkışması Etkisi Yaratacak 10 Fotoğrafı
etiket
Küçükken bir midilliniz olsun istediniz değil mi? İşte Thumbelina yani cüce ve minyatür attan sonra bu isteğinizin hale devam ettiğini göreceksiniz. Bu şirin hayvan dünyanın en küçük atı olarak bir rekora imza attı ve onunla tanışan herkesin kalbini çalmayı başardı. Hatta buna ziyaretine gittiği hastanelerdeki çocuklar da dahil. Sizin için Thumbelina'nın hikayesini derledik okurken kalbiniz sıkışabilir dikkat edin :)
Reklam
Amazon, Cloud Drive ile Yıllık 60 Dolara Sınırsız Bulut Depolama Hizmeti Sunacak
E-posta hizmetlerindeki ‘megabayt’ savaşları artık eskide kaldı. Yeni rekabet bulut depolama hizmetlerinde yaşanıyor ve Amazon da ‘sınırsız depolama’ sunan teknoloji devleri arasına katılıyor.Şimdiye kadar Google Drive , Dropbox ve Microsoft One Drive özellikle işletmeler için sınırsız depolama alanı sunma yoluna gitmişti. Amazon da daha önce Prime abonelerine sunduğu sınırsız fotoğraf depolama hizmetini genişleterek ‘bu yarışta ben de varım’ diyor.Sınırsız fotoğraf yedeklemesi için yıllık 12 dolar isteyen Amazon, her türden dosya için sınırsız depolama sağlamak için yıllık 60 dolar istiyor. Her iki hesap türü de 3 aylık deneme sürecinden sonra ücretlendirmeye başlıyor.Amazon’un Cloud Drive hizmetinde sınırsız fotoğraf hesap tipi, video ve diğer dökümanlar için de 5 GB’lık bir alan sunarken, kapsamlı sınırsız hesap tipinde müzik ve film gibi dosyalarınızı da arşivleyebiliyorsunuz.Sınırsız depolama kavramının ucu açık olsa da kullanıcıların belli bir depolama sınırını aşmadığı malum. Diğer yandan sunucu masraflarının ucuzlaması ve bulut tabanlı içerik hizmetlerinin ortak bir kullanım sunması nihayet Amazon’u da bu yarışın içine sokmaya yetiyor.2012’de başlayan bulut depolama rekabeti her şeyin ücretsiz olacağı bir noktaya gelir mi dersiniz?
Apple'ın Parmak İzi Okuyucusuna  Samsung'dan Göz Taramalı Cevap
Apple’ın iPhone’ların güvenliği için geliştirdiği parmak izi okuyucu, yavaş yavaş başka isimler tarafından da benimsenmeye başladı. Örneğin en son HTC One M9+’ın da benzer bir teknolojiyle geleceği konuşuluyor. Ancak görünüşe bakılırsa Samsung işi bir adım daha öteye taşımaya hazırlanıyor.Gelen haberlere göre Samsung, Stanford Araştırma Enstitüsü (SRI) işbirliğiyle iris tarama teknolojisi üzerinde çalışıyor. Samsung’un gelecek nesil mobil cihazlarında kullanması beklenen Iris on the Move (IOM) adlı teknoloji, SRI’ın açıklamasına göre; “kullanıcılara hızlı, kolay kullanımlı ve parmak izi okuyuculardan 1.000 kat daha doğru biyometrik kimlik doğrulama çözümleri sunuyor.”Söz konusu teknoloji ilk olarak ISC West 2015 ‘te tanıtılacak olan özel sürüm Galaxy Tab Pro 8.4 ‘te denenecek. Samsung’un IOM’u daha sonra gelecek nesil amiral gemisinde büyük bir koz olarak kullanması bekleniyor.LOG
Apple’ın Yeni Ar-Ge Merkezi Japonya’da Yükselecek
Farklı teknolojiler geliştirmeye önem veren Apple, yeni Ar-ge merkezleri açarak çalışmalarını daha da kapsamlı hale getiriyor. Bu araştırma merkezlerinin son halkası ise Japonya’da kendisine yer bulmaya hazırlanıyor.Apple’ın yeni bir araştırma merkezi kuracağı uzun süredir biliniyor fakat bu merkezin konumunun neresi olacağı hakkında bir bilgi bulunmuyordu. Nihayet Apple sessizliğini bozdu ve Japonya, Yokohama’da 269 bin metrekarelik alana yeni bir Ar-Ge merkezinin kurulacağını onayladı. 2015’in sonlarında inşaatına başlanacak olan binanın, Tsunashima-higashi’de bulunan Panasonic’in eski binasının olduğu yer olduğu söyleniyor. Burada kurulacak olan binanın, Apple’ın önceki yapılarında olduğu gibi düşük enerji harcayacağı, geri dönüştürülmüş su kullanacağı ve bolca ağaca sahip olacağı da söylenenler arasında. Campus 2‘de olduğu gibi fütüristik bir görünüme sahip olacağı ifade edilen merkezin 2016 yılında kullanıma açılağı belirtiliyor.Cupertino’lu şirketin şu anda Çin ve İsrail‘de araştırma merkezleri bulunuyor. Apple’ın ayrıca İngiltere, Cambridge’de de bir merkez kullanmayı planladığı dile getiriliyor. Fakat şimdilik Ar-Ge çalışmalarının büyük bir bölümü, tahmin edebileceğiniz üzere Cupertino’da yapılmaya devam ediyor.LOG
Reklam