Yalnızca Hazırlık Öğrencisi Olanların Anlayabileceği 20 Durum
1. Üniversitede okuduğunu öğrenen tanıdıklarının “Aaa kaçıncı sınıftasın?” sorularına maruz kalırsın.
Daha da fenası, bazen 'hazırlık okuma' kavramını 'üniversite sınavına tekrar hazırlanmak' olarak da algılanabilmesi.
2. Hazırlığın bir çok kişi tarafından 'lise 5' olarak görülmesi asla bir üniversiteli gibi hissedememene sebep olur.
Bir de bakmışsın sigara içmek için yangın merdivenlerini kollayıp tuvalete giderken bile hocadan izin alır olmuşsun.
3. Okulu uzatma hayalin, hazırlık dönemi sayesinde üniversite hayatına eklenen +1 yıldan dolayı otomatikman tarih olmuştur.
Olur da üniversiteyi komşunun tıpçı çocuğuyla aynı yıl bitirirsen '6 yıl okuyup neden doktor olamadım lan' düşüncesi ağır pişmanlıklar yaşamana sebep olur.
4. Herkesin "Hazırlıkta yatarsın" dediği hazırlık döneminin hiç de öyle olmadığını anlarsın.
Hazırlık senin için sabahın köründe başlayan dersler ve yatmakla geçilemeyen bir süreç demektir. Bu yüzdendir ki 'Hazırlıkta gezerim, tozarım, dil kursana giderim, fitness da olur tabi, aa dansa da yazılalım mı yaa” dediğin zamanları bitkin bir halde uyuyarak geçirirsin.
5. Hocaların peşinde not için dolandığın son yer hazırlık dönemidir.
Üniversitede 200 kişilik amfide ders işlerken, seni dinleyen, senin için çabalayan ve neredeyse kanka olduğun o sabırlı hocaları falan göremeyeceksin kısacası. Onların kıymetini bil bence.
6. Sınıfta yapılan aktiviteler çoğu zaman anaokulundaymışsın hissi uyandırır.
Duvarları renkli fon kartonlarıyla dolu bir sınıfta üniversiteli gibi hissedememenin bir sebebi de ne yazık ki budur.
7. Part-time iş denemelerinin ders saatleri yüzünden genellikle başarısız olduğunu görürsün ve yalnız değilsindir.
Pes etmeyip okul ve iş ikilisi arasındaki muazzam dengeyi kurabilen arkadaşları takdir ediyoruz tabii.
8. Karizmayı çizdirmemeye ayrı bi özen gösterirsin.
Neredeyse her bölümden arkadaş edinme fırsatın varken bir sonraki sene seni hatırlama ihtimallerine karşın aman dikkat!!
9. Hazırlık süresince ve sonrasında zamanla hakikaten süper bi dil bilgisine sahip olacağını zannedersin, yanılırsın.
Ne yazık ki çalışıp çabalamadığın sürece 'I go, you go, we go'dan ileri gitmesi çok zor. Belki shan't da olur, meçhul.
10. Mutlaka her gün için yapılacak bir kaç ödev vardır.
Welcome to lise 5
11. Muhtemelen yabancı dil bilgisi senden daha kötü olan bir arkadaşın hazırlık sınavını geçmiştir veya bölümünde hazırlık zorunluluğu yoktur.
Bunun vermiş olduğu ezikliği yaşamayan bilmez.
12. Hazırlık sınıfında rapor bile işlemeyen 'devamsızlık sorunuyla' karşılaşırsın.
'Kalır mıyım ki? Yok yaa sonuçta burası da üniversite. Ya kalırsam??' korkuları hafiften hafiften...
13. Lisede üst sınıflarla takılan Eceler ve Ceydalar, hazırlıkta bölüm öğrencileriyle takılarak kariyerlerine devam ederler.
Nasıl oluyor da tanışıp kaynaşabiliyorlar bazen hayret edersin ama herkesin kabullenmesi gereken bir gerçek var ki bu kızlar işi biliyor abicim.
14. Aynı şekilde alt sınıfın kızlarını Adriana Lima zanneden mühendislik fakültesi erkekleri de burada tabii.
'Aa hep yabancı diller yüksek okulundan birisi bana dil öğretse istemiştim ya'
15. Bölüm veya üniversite değiştirme hayalleri ve “acaba”lar kafanı çoktan karıştırmaya başlamıştır bile.
Yatay geçiş imkanlarını araştırmaya hatta sınava tekrar girmeyi bile düşünmeye başlarsın. Etrafındakilere de 'Nasılsa seneye kurtuluyorum' imajı vermekten ödün vermezsin. Artist seni..
16. Kampüs çok büyük ihtimal şehrin en ücra köşesindedir.
Muhtemelen ulaşımın en sıkıntılı olduğu, şehrin en uzak ve en ölü semtlerinden birinde hazırlık eğitimi alırsın.
17. Boşuna uğraşma, kimseyi hazırlığın zor olduğuna inandıramazsın.
Malesef hazırlık okumayan insanların kafasındaki 'hazırlığın çocuk oyuncağı olduğu' düşüncesini hiçbir şey değiştirmiyor. Yani insanları ikna etmekten çok hazırlığı geçmeye odaklan yoldaş.
18. Neredeyse her hafta olan kuizler ve sınavlar yüzünden uzun süreli bi tatile çıkman imkansızdır.
Vize haftasından sonra memlekete, tatile, eğlencelere ve gezilere giden arkadaşların gibi rahatlık ve mutlulukla böyle çılgınlar gibi göbek atamazsın.
19. Malesef hayatının 1 yılını hazırlığa feda etmek zorundasındır.
'Bitmiyor yaa','Burda çürücez galiba' ve 'Yine mi okul' isyanları da beraberinde gelir.
20. Ne olursa olsun üniversiteye dair en çok özleyeceğin anılar, en samimi arkadaşlıklar ve hocalarla en sıkı fıkı olduğun zamanlar hazırlık dönemi kapsamındadır.
Sınıf buluşmaları, sana aslında o kadar da büyümediğini hatırlatan eğlenceler, oyunlar, doğum gününden yerli malına kadar tüm özel gün kutlamaları ve hocalarla muhabbet edebildiğin zamanların kıymetini ne yazık ki çok sonra anlarsın.