Mucize Doktor'un Açelya'sı Hayal Köseoğlu'nun Hakkındaki Haberlerle İlgili Yaptığı Alkışlanacak Paylaşımı
Ben kendisini izninizle alkışlamak istiyorum.👏
Hayal Köseoğlu şu şıralar Mucize Doktor isimli sevilen dizide Hemşire Açelya karakterine hayat veriyor. Pek çoğumuz onu bu karakterle tanımış olsa da aslında onun televizyon ekranlarıyla tanışması biraz eski.
Aşk-ı Memnu'da Nihal'in en yakın arkadaşı "Saçmalama Nihal makyajın akacak!" repliğini unutamadığımız Pelin'i canlandırmıştı.
Muhteşem Yüzyıl, Arkadaşlar İyidir, Ufak Tefek Cinayetler, İstanbullu Gelin gibi birçok kaliteli yapımda da izlemiştik onu. Pek oyunculuk performansıyla ön plana çıkarılmasa da aslında gayet başarılı bir kadın.
Tabii bizim magazin basınımız onun başarısını görmek yerine, bikinili pozlarını, direk dansını konuşmayı tercih etmişti. Köseoğlu, sürekli bu başlıklarla gündeme geliyordu.
8 mart yaklaşırken de haber başlıkları nedeniyle Instagram hesabında bu fotoğrafla tokat gibi bir metin yayınladı. Biz de noktasından virgülüne kadar hak vereceğiniz o yazıyı paylaşmak istedik sizinle.
"Geçen sene yaşadıklarımdan biraz bahsetmek istiyorum. Geçen sene neredeyse her sabah uyandığımda "Hayal Köseoğlu yürekleri hoplattı!" başlığı altında 15 yaşından beri ettiğim dansın, fotoğraf çekimlerinde verdiğim pozların, arkadaşlarımla, ailemle sahilde çektirdiğim bikinili fotoğrafların, kısacası bedenimin seksüalize edilmesini, imajımın erotize edilmesini izledim."
'Bundan rahatsızlık falan da duymadım. Benim görünüşümün, enerjimin, kişiliğimin ve dişiliğimin bu imajı çağrıştırabildiğinin genç kızlığımdan beri farkındayım. Ayrıca içinde bulunduğum sektörün neyi nasıl kullanabileceğini bilecek kadar da uzun süredir sektördeyim.'
"Bir fotoğrafın ne etki yaratacağını da koyarken bilecek, hesap edebilecek ve lehime çevirebilecek kadar da kafam çalışıyor. Bedenimdeki avantajların ve dezavantajların magazin tarafından nasıl kullanılabileceğini de çok iyi biliyorum. "
Mesela bu sene pandemideki aldığım kilolarla sahilde çekilen fotoğraflar da çok travmatik olmasına rağmen o yüzden bana o kadar dokunmadı. Çocukluğumdan beri yerli/yabancı magazinde kadınların bedenlerinin eğlence malzemesi olarak kullanılmasına binlerce kez şahit oldum. Ya seksüalize edilir ya da seks çağrıştıramayacak kadar kusurlu olduğu için alaşağı edilir. Bunu anlayabiliyorum.
"Başrolünde oynadığım film yurtdışından ödülle döndüğü gün sabah kalkıp gördüğüm haberin "Dekolteli fotoğraflarıyla yürek hoplattı" olması da problem değil. Veya geçen sene 4 filmde, 1 reyting rekortmeni dizide, 1 oyunda oynayıp, 2 milyon dinlenen bir şarkı çıkarmama rağmen, bir yan karakter olarak Twitter'da tt olmama rağmen bana her röportajda sorulan ilk sorunun direk dansı olmasını da anlayabiliyorum."
Ama en anlayamadığım şey, herkes bedenimi istediği gibi kullanırken benim kullanmamın yasak olması. Tepedeki biri karar verdiği anda benim bedenime istediği manşeti atabilir, gizlice fotoğraflarımı çekip üzerimden istediği haberciliği yapar ama ben istediğim fotoğrafı koyamam öyle mi? İşte buna yokum sevgili dünya. Korkmayın ısırmaz.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlu Olsun! Kontrolü geri alacağız.
İstediğimizi giyip, istediğimiz pozu verip istediğimizi paylaşacağız! Hayatımıza kimsenin müdahale etmesine izin vermeyeceğiz! Hazal Köseoğlu'nun da dediği gibi "Değiş Dünya Değiş"...
Yorumlarda buluşalım!
Yorum Yazın
Kiloluyken özgüvensiz bi kadındı.Zayıflayınca her kadın gibi özgüveni yerine geldi.Kız değişik kafada zaten ama en azından katil ya da sapık değil.
Kadın'ın kendini ifade etmesi bile özgüven mi oluyor ? Ayrıca hiç bir gerekçe medyanın uslubunu haklı gösteremez.Okuduklarınızı yanlış anladığınız yetmiyormu... Devamını Gör
Güzel ve samimi bir yazı.
kadın ağzıyla kuş da tutsa medya yine vücudundan haber yapmaya devam edecek galiba. yani ne alaka yürek hoplattı bilmem ne yaptı hoplatmadı kardeşim gördüm v... Devamını Gör