Maaşlar Eşit, Evler Bedava ve Herkes Mutlu! Ütopyayı Andıran Bir Ülke: Küba
1955 yılında 26 Temmuz Hareketi'ni başlatan Fidel Castro'ya Arjantinli doktor Che Guevara da katılır ve Aralık 1956'da Küba'da, 'Diktatör Batista'ya karşı gerilla savaşı başlar. Castro ve Guevara'nın önderlik ettiği gruplar, Batista birliklerine ağır darbeler indirir. 1 Ocak 1959'da Fulgencio Batista'nın ülkeden kaçmasıyla Castro'ya bağlı bin kişilik gerilla grubunun başkent Havana'ya girmesiyle 'Sosyalist Küba'nın miladı başlar.
Klasik arabaları, sokak sanatçıları, rengarenk evleri ve mutlu insanlarıyla tanıdığımız Küba'nın günlük hayatına daha yakından bakalım...
12 milyonluk bir nüfusu var ada ülkesi Küba'nın. İstanbul'dan 3 milyon eksik. Peki buradaki insanların yaşam şekilleri nasıl, bizimkinden ne kadar farklı? Görelim:
O kadar ütopik gelecek ki, bazılarına inanmak istemeyeceksiniz.
1. Kübalı insanların maaşları arasındaki fark en fazla %3, bir milletvekili ve garson eşit miktarda maaş alıyor.
İşsizlik de yok denecek kadar az. İnsanlar eğitim aldıkları sırada yeteneklerine göre yönlendirildikleri için kolay kolay açıkta kalmıyorlar.
2. Kadınlar hamilelik döneminde spor, sağlık ve çocuk yetiştirme eğitimi almak zorunda.
Çocuklara verilen önem büyük.
3. Çocuklar arasında da "Onun 36'lı MonAmi'si, bunun Rotring'i var" gibi statü farkı asla yok. Üniversite eğitimi bitene dek bütün eğitim masrafları devlet tarafından karşılanıyor.
4. Küba sokaklarında evsiz insanlara rastlamazsınız. Evi olmayanların konaklaması devlet tarafından ücretsiz olarak karşılanır.
Oysa süper güç dediğimiz ABD'de 4 milyon evsiz var.
5. Kişisel bakıma önem verildiği için her ay her aileye devlet tarafından sabun gibi kişisel bakım ürünleri veriliyor.
Dükkanlar ve işletmeler devlete ait. Garsonlar, işçiler memur kabul ediliyor. Fiyatları devlet belirlediği için kolay kolay kandırılma olasılığınız yok.
6. Ürünler genelde Küba vatandaşlarına belli oranda ücretsiz. Limiti aştığınız takdirde çok az para ödeyerek almak mümkün.
7. Tatil gibi sebeplerle kendi doğduğunuz şehre gitmek istediğinizde devlet tarafından yol yardımı sağlanıyor.
8. Neredeyse bütün ülkelerde yoksulların giremediği, sadece zenginlerin faydalanabildiği lüks restoranlar vardır. Küba'da ise her yere girebilirsiniz, ayrımcılık yok.
Paraya önem verilmediği için bir işçi ve bir doktor aynı restorana gidip aynı eğlence merkezinde eğlenebiliyor.
9. İnsanların temel ihtiyacı olarak görüldüğü için hastane masrafı yok.
Paranız yok diye hastanede rehin kalmazsınız.
10. Devlet her ay kişi başı 2 kilo kırmızı et dağıttığı için "onlar yiyebiliyor, bizim paramız yetmez" draması yoktu.
Bu uygulama şu an için durduruldu, belki tekrar başlayabilir.
11. Aile içi şiddet yok denecek kadar az. Zaten geçim derdi gibi sorunlar olmadığı için insanlar mutlu. Farklı nedenlerden ötürü bir fiziksel zarar olduğunda ise cezası 5 yıldan başlıyor.
Bizdeki gibi tahliye yok. Caydırıcı cezalar var bu konuda.
12. Tavuklar bahçelerde doğal olarak yetiştiriliyor. Tavuk çiftliği kurmak yasak.
Hormon kullanmaya kesinlikle izin yok.
13. Şaşırtıcı ama elektrik ve su da belli bir limite kadar ücretsiz. Limit aşımında ise çok az ödeme yapıyorsunuz.
Zaten bu limitin nedeni de enerjinin boşa gitmesini önlemek için.
14. Sokak hayvanlarına kötü davranırsanız, bir ağacı izin almadan keserseniz para cezasına değil hapis cezasına çarptırılıyorsunuz.
Sokak hayvanlarının bile kimliği var. Bu kimliklerde hayvanın doğum tarihi, ismi, sağlık durumu, cinsiyeti, yaşadığı bölge gibi bilgiler bulunuyor. Herhangi bir ölüm, kaybolma olursa hayvan kayıtlardan düşülüyor.
15. Ekonomik rekabet, para kazanma hırsı olmadığı için hiçbir yerde reklam tabelası göremezsiniz.
16. Ne iş yaparsanız yapın günde 6 saatten fazla mesai yapılmıyor.
İnsanlar ailelerine ve sosyal hayatlarına daha çok önem verebiliyorlar. Her yer eğlence ve sokak sanatçılarıyla dolu.
17. Küba sokakları rengarenk klasik arabalarla dolu. İnsanlar yeni otomobillerden ziyade böyle araçları daha çok tercih ediyor.
En yüksek araba fiyatı 100 Euro ve aylık 2 Euro'luk ödeme karşılığında devlet size seçtiğiniz model arabayı veriyor.
18. Çok güzel plajları var. Toprakları devlet tarafından milli park ilan edilmiş ve kesinlikle yaban hayvanlarına zarar vermek yasak.
Otel yapılsın diye doğa katledilmiyor bizdeki gibi.
19. Yeni evlilere devlet tarafından bahçeli bir ev veriliyor. Ücretsiz.
20. ABD'nin 40 yıllık ambargosu altında kaldıkları için emperyalizme karşı olmalarıyla biliniyorlar.
Buna rağmen ABD ya da herhangi bir emperyalist devletin bayrağını yakmak yasak. Çünkü bayrakların, yöneticileri değil o ülkenin halklarını temsil ettiğine inanılıyor.
21. Bu yüzden emperyalizme karşı mücadele vermiş liderleri seviyorlar. Bu liderler arasında ise sadece tek bir liderin heykelini dikmişler, o da Mustafa Kemal Atatürk.
Küba'da Atatürk'ü tanımayan neredeyse kimse yok.
Atatürk'ün ismi bir sokağa da verilmiş.
Atatürk'e olan hayranlığını dile getiren Fidel Castro'nun şu sözlerini de hatıralayalım:
'Devrimci Kemal Atatürk, bizim esin kaynağımız oldu.1919'da Anadolu'dan emperyalistleri atmak için, Bandırma vapuruyla Samsun'a çıktı. Büyük zafer kazandı. Biz de tam kırk yıl sonra, ülkemizden faşistleri kovmak için Granma gemsiyle Küba'ya çıktık. Biz de zaferle kucaklaştık. Ben de bir devrim gerçekleştirdim. Ama Atatürk'ün yaptıklarını yapamazdım. Türkler sağdan sola doğru yazarken Harf Devrimi ile tam ters yönde yazmaya başladı. Kıyafet Devrimi ve Medeni Kanun'la kadınlara getirilen statü çok önemliydi. Ona ve devrimlerine hayranım. Kendinize başka bir önder aramayın.'
UNESCO'nun yaptığı bir araştırmaya göre, dünyada en çok görülmek istenen ülkeymiş Küba.
Tabii bütün bunlar işin olumlu tarafı. Mutlaka olumsuz yönleri de bulunuyor. Yine de pek çok yönüyle görülesi bir ülke.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
Yorum Yazın
Yarısından fazlası yalan. Bu yazıyı hazırlayan Küba'ya hiç gitmiş mi çok merak ediyorum. Bürokrasinin tüm dünya ülkelerine fark attığı, internet kullanmak is... Devamını Gör
O yüzden Miami ye kaçmak için lastik sallara binip köpekbalıklarına yem oluyorlar. Mutluluk fazla geliyo demek :)
Ah şu polyanna editörler yok mu.