Koronavirüs Tehlikesiyle İlgili Söylemleri ve Tavsiyeleriyle Halk Sağlığını Tehlikeye Atan İnsanlar Tepkilerin Odağında
Koronavirüs Tehlikesiyle İlgili Söylemleri ve Tavsiyeleriyle Halk Sağlığını Tehlikeye Atan İnsanlar Tepkilerin Odağında
Bu tarz dezenformasyonların halkı yanlış yönlendirerek sağlıklarını tehlikeye atması bir suç olmalı...
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Koronavirüs hayatımıza girdiğinden beri bir düzine problemle karşı karşıyayız. İlk olarak durumun ciddiyetini insanlara kabullendirmekte oldukça problem yaşadık, hala da yaşıyoruz.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Halkımızı bilgilendirmek için televizyon programları yapılıyor, olabildiğince bilgi kirliliği engellenmeye çalışılıyor.
Oytun Erbaş Türkiye'de asla Çin'deki gibi bir salgının olmayacağını, hızlı yayılım beklemediğinden bahsetmişti. Gen farkının önemli olduğunu ortaya koymuştu.
Durumun hiç de öyle olmadığını Sağlık Bakanlığı'nın yayınladığı verilere bakarak da görebiliyoruz.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, bu salgının ekonomik ve siyasi sebeplerle bir korku ticaretine alet edilmesinin muhtemel olduğunu, sıradan bir solunum yolu enfeksiyonundan farkı olmadığını belirtmişti.
Yine Sağlık Bakanlığı'nın sitesinden yayınladığı verilere dayanarak bunun sıradan bir grip ya da solunum yolu enfeksiyonuyla kıyaslanamayacağını görebiliyoruz.
Dr. Yavuz Dizdar'ın ise bir videodaki 'Neymiş efendim yarasanın çorbasını yapmış, çorbayı içmiş, oradan dünyaya yayılmış' sözleri oldukça tepki görmüştü.
Salgının boyutlarını inkar etmek ve insanlara bir problem olmadığını aşılamaya çalışmak sadece salgının maliyetini artırmaya yaracaktır.
Dizdar, verdiği başka bir röportajda ise Covid-19 aşısı için 'Çıkmıştır, aşı geliştirmek o kadar da zor bir şey değil. Aşının kitlesel bazında üretimi zordur' sözlerini söylemişti.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Bildiğiniz gibi ABD'li araştırmacılar Seattle'da dört sağlıklı gönüllü ile deneysel bir koronavirüs aşısı testine başlamıştı. Birçok dünya ülkesi de aşı için klinik çalışmalarına devam ediyor ancak aşını bulunmuş olduğuna dair bir bilgi yok.
Salgın sürecinde yaptığı yorumlarla eleştiri oklarına hedef olan bir diğer isim ise Prof. Dr. Mehmet Ceyhan oldu. Virüsü, insanların belli bir sayı üzerinde çoğalmaması için Allah'ın yarattığını söylemesi büyük tepki gördü.
Bu zor süreçle ilgili yaptığı açıklamalarla kafaları yakan bir diğer isim ise Prof. Dr. Canan Karatay oldu. Kelle paçanın koronavirüsü tedavi ettiği yönünde ciddi ısrarları var.
Ayrıca katıldığı bir programda yaptığı 'Deniz girin, virüs mirüs kalmaz' açıklamaları da oldukça tepki çekmişti.
Sosyal medyada ise bu tarz dezenformasyonlarla halkı yanlış yönlendirerek halk sağlığını tehlikeye attıkları yönünde eleştiriler bir hayli fazla...
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Eleştirenler kadar destek verenler de vardı 👇
Sizin düşünceleriniz neler? Yorumlarda bizimle paylaşın 👇
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Canan karatay gibi bir bilim insanının değerini ısrarla bilmemeye devam ediyoruz. Kadının yurt dışında çok iyi ünilerin kütüphanesinde kitapları bulunuyor ok... Devamını Gör
Hadi farzedelim ki bilgiler yanlış. peki bu eleştirenler kimler? sen git o kadar oku prof ol ama seni tıp alanında en ufak bir eğitimi olmayan kişiler eleşti... Devamını Gör
İki gündür bu insanlara saldırıyorsunuz burada neden nedir merak ediyorum, merak ettiğim bir diğer şey ise televizyon da duyduğunuz her sike neden inanıyorsu... Devamını Gör
Virüsün gen ırk ayrımı yapmadığını bana ortakokulda öğrettiler. Üniversitede ayırır diyorsa o ayrı ayrıca saldırmıyoruz yanlış bildiğimizi düşünüyoruz. Telev... Devamını Gör