Karikatürden Diziye: Serkan Yılmaz’ın Dudullu Postası’nın Hikayesi
Karikatürden Diziye: Serkan Yılmaz’ın Dudullu Postası’nın Hikayesi
Karşınızdaaaa hikayenin ana kahramanı Serkan Yılmaz!
Küçük yaşta Gırgır Dergisi'nde mizah yolculuğuna başlayan Serkan Yılmaz, kariyerine Penguen’de devam etti. Penguen dergisinde yarattığı Dudullu Postası karikatür dizisi, kısa süre içerisinde fenomene dönüştü. Peki bu köşe nasıl doğmuş bir bakalım.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Her şey onun İstanbul'a taşınıp Dudullu'da bir ev tutmasıyla başlamış.
Ve ilk sayıdan itibaren hiç değişmeyen "Basına hain saldırı! Fotoğraf makinelerimizi kırdılar!" başlığı da o tedirgin edici göz göze gelişten ilham alınarak ortaya çıkmış.
Sevenleri bilir, Dudullu Postası'nın her sayısında yer alan bir haberdi bu.
Zamanla “fot. mak. kır.” oldu bu acı haber, sonra da kısaca ” f.m.k”...
Dudullu'da neler olurdu peki? Neden bu kadar sevilmişti?
Dudullu'da hayat bir başka akıyordu bir kere. Karakterleri, olayları doğal ve bizdendi. Mesela sevdiği kızı kendine aşık etmek için uğraşan Tayfur, her gün cam silen Hayriye Apla, Kahveci Hayri ve tabi ki arsa etrafında takılan gençlerin hikayeleri çok tanıdık yine de bir o kadar komikti.
Halkla kaynaşmak için bu gazeteyi çıkarmaya başlayan entel gazetecimiz Asım abimizi de bu noktada anmadan geçmeyelim.
Dudullu Postası'nın çok beğenilmesinden sonra 'Köşem Var Yazıyorum' isminde ayrı bir köşeyle çıkmaya başlamıştı karşımıza.
Dudullu'nun dışındaki gündemi de takip ediyordu Dudullu Postası.
RIP baba...