Hoşuna Giden Saçı Seç, Seni Sana Anlatalım!

Hoşuna giden bu saçlardan birini seç, seni sana anlatalım! Eğer hazırsan;Haydi teste!Öncelikle şöyle başlayalım; Sen şu hayatta her zaman başına ne gelirse gelsin bardağın dolu tarafından bakmaya çalışan bir insansın. Etrafındaki insanlara da bunu çok güzel bir şekilde yansıtıyorsun. Kötü bir olay olduğunda ilk önce bunu çözümüne odaklanırsın. Hemen ümitsizliğe kapılmaktansa çıkış yolları ararsın. O yüzden etrafındaki insanların başına kötü bir olay geldiğinde yanlarında olursun. Çünkü senin bu olayların altından kalkacağını çok iyi bilirler. Pozitifsin, insanlara hep güleryüzle yaklaşırsın. Onları güldürmeyi, mutlu etmeyi de seversin. Dışarıdan güçlü bir karaktere sahip olduğunu gösterirsin. Fakat içten içe yaşadığın sıkıntılar almış başını gidiyor. Kendinden çok diğer insanları düşünürsün. O yüzden sıkıntılarını tek başına çözmek senin alışkanlığın haline gelmiş. Tabii ki işin içinden çıkamadığında en ama en yakın insanlardan yardım istersin ama bu çok nadir gerçekleşir. Belki de bu içindeki güven probleminden kaynaklanıyordur. Yaşadığın olaylar seni bu noktaya getirmiş diyebiliriz. İnsanlara olan güvenin zaman geçtikçe daha da azalmış durumda. Sanki senin bu zayıf yanını görseler hemen arkadan vuracaklarmış gibi hissediyorsun. Bundan dolayıda kolay kolay içindekileri etrafındaki insanlara anlatmazsın. Tek başına kaldığında hayata dair çeşitli kaygıların oluşuyor. Bunlarla başa çıkmakta zorlanıyorsun ama üstesinden bir şekilde gelmeyi başarıyorsun. Bu güven problemin sadece arkadaşlıklarında değil, aşk ilişkilerinde de ortaya çıkıyor. Biriyle ilişkiye başladığında hemen kendini açmazsın. Zor bir karaktere sahipsindir. İlk önce karşındaki insana güvenmek, onun sana zarar vermeyeceğini ya da yarı yolda bırakmayacağına inanmak istersin. İşte bu süreç öyle kolay kolay gelişmez senin için. Eğer karşındaki insana içten güvenmişsen işte bu aşkı yüceltmesini bilirsin. İçinde hissettiğin duyguları çekinmeden karşındaki insana söylersin. Senin anahtar kelimen hayatının her noktasında “güven”dir. Aslında bunun sebebi bulunduğun ortama ait hissetmekten kaynaklanıyor. Gerek iş hayatında gerek arkadaşlıkta gerek sevgililikte bu böyledir. Çünkü eğer kendini oraya ait hissetmezsen bağlanamazsın ve mutlu olamazsın. Anlayacağın senin her zaman duvarların vardır. Bu duvarları aşmak hem kendin için zordur hem de başkaları için zordur. Bundan dolayı hayatında az ama öz kişiler mevcuttur…Senin içinde gizli kalmış bir kişilik var. İnsanlara gösterdiğin ve kendine gösterdiğin olarak ikiye ayrılıyor. Bunun nedeni başka insanların senin hakkında her zaman iyi düşünmesini arzu etmenden kaynaklanıyor. O yüzden içindeki gerçek kişiliği göstermekten çekiniyorsun. Sırf insanları memnun edebilmek için dışarıda bazen olmadığın bir kişiliğe bürünüyorsun. Bu seni oldukça zorluyor çünkü kendini sorgulamaya, hayatı sorgulamaya başlıyorsun. Kendini yalnız kaldığın zamanlarda eleştirmeye başlıyorsun. Yanlış yaptığını düşünüyorsun ama diğer şekilde insanların senin beğenmeyeceğini düşünüyorsun. Kendini tatmin edemeyeceğini ve mutsuz olacağına inanıyorsun. Aslına bakarsan bunu yapan sadece sen değilsin. Etrafımızdaki insanların çoğu kendini göstermekten çekiniyor. Ortamda farklı davranıyor. Hatta etrafında ne kadar çok insan olduğunu düşünüp dururken aslında tek başına kaldığında bir o kadar da yalnız olduğunu düşünüyor. Neredeyse hepimiz bu yanlışın içine düşüyoruz. Bunun birçok sebebi var elbette. Gerek arzularımız, gerek korkularımız, gerek yalnızlaşmamız… İşte sen tüm bu olanlardan dolayı kendini sürekli sorgulamaya başlıyorsun. İçsel bir çatışmanın içerisinde kalakalıyorsun. Ama bunu yapabilmek de bir yetenektir. Sen bunu gerçekleştirebiliyor, kendini eleştirebiliyorsun. İşte bu değişime bir adım atmaktır. Kendini daha mutlu hissetmek için “neler yapabilirim?” sorusunun cevabını bulmaya çalışmak seni hep bir adım öteye götürecektir. Sosyal bir insan olmayı seviyorsun ve kalabalık içerisinde kendini daha iyi hissediyorsun. Sevdiklerine çok değer veriyor, onların yanında olmaktan keyif alıyorsun. Tertemiz bir kalbe sahipsin, saf duyguların insanısın. Umarız karşına kendin gibi güzel insanlar çıkar…Sen hayatın tadını çıkarmayı, karşına çıkan sorunlarla bile kendine eziyet etmeyen bir insansın. Çünkü hiçbir şey için kendini üzmenin gerekmediğini düşünüyorsun. En kötü olayların bile zamanla geçtiğini çok iyi biliyorsun. Elbette üzüldüğün anlar oluyor fakat çok uzun süre sürmüyor. Güçlü bir karaktere sahip olduğun için hemen ayağa kalkıp, yeniden başlayabiliyorsun. Gülmek, senin en iyi hayat felsefen olabilir. Her ne olursa olsun gülümsemeni eksik etmiyorsun. Hayatı eğlenerek, keyif alarak yaşamak istiyorsun. Arkadaş ortamında da gerçekten sevilen bir insansın. Keskin bir zekaya sahipsin ve espri yeteneğinle etrafındaki herkesi etkilemeyi başarıyorsun. İnsanlar senin yanında kendilerini rahat hissediyorlar. İçtensin, olduğun gibisin… Bunun sebebi kendini olduğun gibi sevmen, kendinle barışık olman diyebiliriz. İşte bu da senin özgüvenli bir insan olduğunu gösteriyor. Güçlü olmanın en büyük sebebi işte bu “özgüven.” Özgüvenin sayesinde kendini her yerde gösterebilen bir karaktere sahipsin. Aslında önemli olan her yerde başarılı olmak değil. Sadece mutlu olduğun alanlarda başarı gösterebilmektir. Bunun için de elinden geleni yapıyorsun. Bu gerek eğitim hayatın olsun gerek iş hayatın gerek herhangi bir hobin olsun… İşte sen bu’sun. Eğlenceli, düşünceli, güçlü ve özgüvenli bir karakter. İnsanlarla olan iletişimin de çok güçlü diyebiliriz. Sohbet edebilmeyi, bir konu hakkında fikir yürütmeyi çok seviyorsun. Kendini sevdiğin için etrafındaki insanlar da seni seviyor. Çünkü ilk başta kendini sevmeyen insanı kim sever ki? O yüzden etrafındaki insanlara ışık saçıyorsun. Umarız hep böyle devam eder, hayatında mutlu olduğun yerlerde bulunursun…Senin şu hayatta istediğin tek şey sevdiklerinle bir arada olabilmek. Tıpkı o dizilerdeki veya filmlerdeki gibi mutlu olabilmek. Güzel bir işin olmasını, sevdiğin insanın yanında olmasını ve sakin bir hayatı yaşamayı istiyorsun. O yüzden elinden geleni yapmaya çalışıyorsun. Emek sarfediyor, ileride mutlu olabilmek için tüm zorlukların üstesinden gelmeye çalışıyorsun. Hatta zaman zaman çok zorlanıyorsun ve pes ediyorsun. Ama sonra ayağa kalkmasını çok iyi biliyorsun. Ne yapıyorsan daha iyi bir hayat yaşamak için yapıyorsun. Etrafında bir sürü insan var. Onlar arasından seni gerçekten sevenleri, değer verenleri hayatında tutmaya çalışıyorsun. Diğerleriyle sadece eğlenmek için vakit geçirmek için takılıyorsun. Kimsenin kalbini kırmamak için elinden geleni yapıyorsun. Çünkü kalbinde hep iyiliğe yer var. Etrafındaki insanların da sana böyle yaklaşmasını istiyorsun fakat bazen hayal kırıklığına uğruyorsun. Hatta en sevdiğin insanın bile sana karşı kötü hisler beslediğini fark ettiğini görüyorsun. Aslında içten içe çok hassas bir kalbe sahipsin. Bunu açmayı, göstermeyi çok sevmiyorsun. O yanını sadece kendine göstermek istiyorsun. Tabii ki bu durumdan da sıkıldığın anlar oluyor. Hayatında sevdiğin, aşık olduğun insanın olmasını istiyorsun. Ona kendini açabilmeyi, yoldaş olabilmeyi diliyorsun. Ama hayatına giren insanların çoğunun böyle insanlar olmadığını fark ediyorsun. O yüzden çok üzüldüğün anlar da oluyor. Her şeyden biraz biraz yaşamayı seviyorsun. Aslında hayalini kurduğun çok şey var ama bunu yapabilecek imkanlar kısıtlı. İşte sen bu kısıtlı imkanlara rağmen bir şeyler için çabalıyorsun. İnancını asla ama asla yitirmiyorsun. Etrafındaki insanlar sana inanmasa bile sen kendine inanıyorsun. Bir gün bunları başaracağını biliyorsun ve savaşçı kişiliğinle yoluna devam ediyorsun. Tüm bunların yanında epey eleştirel bir insansın. Hem etrafındakileri hem de kendini eleştirmeyi seviyorsun. Bunu kötü niyetli yapmıyorsun, sadece sorgulamayı seviyorsun. Kendini hala bulmaya çalışıyorsun…Sen şu hayatta hep ciddi bir karaktere sahip olmayı seçen bir karaktersin. Hayatında hiçbir şekilde gereksiz insanlara yer vermezsin. Zaten hayatına bir insanı da zor alırsın. Seni zor yapan şey insanlara, hayata karşı ördüğün duvarlar diyebiliriz. Bu duvarları kimsenin kırmasına izin vermiyorsun. Ancak sen istersen insanlar senin hayatına girerler. İşte o hayatına aldığın insanlar senin nasıl bir insan olduğunu o zaman görürler. Aslında o kalbinin güzelliğini o zaman fark ederler. Seni dışarıdan gören insanlar ne kadar sert bir yapıya sahip olduğunu söyleyip dururlar. Senin o içindeki gerçek kişiyi hiçbir zaman bilmezler. Çünkü herkese göstermeyecek kada değerli buluyorsun kendini. Öylesin de… Bu senin tercihin. Kendi belirlediğin, sınırlarını çizdiğin hayatta ancak kendini gösterebiliyorsun. Belki de bu sen fin kendini koruma biçimin olabilir. Aslında senin için doğru bir söz bulduk. “Tatlı sert bir karaktersin” Neden mi? İnsanların kendi hayatına burunlarını sokmasını hiçbir zaman sevmezsin. Sokmaya çalışanlara da tepkini gösterirsin. Ne kadar yakının olursa olsun o tepki hiç değişmez. Ama onun dışında da dünya tatlısı bir insansın. Sevdiklerine aslında çok bağlısın. Onların mutluluğu için elinden geleni yaparsın. Çünkü onlarla birlikte sen de mutlu olursun. He en ufak yanlışlarında o mesafeyi koymayı da çok iyi bilirsin. Zor bir insansın. Sen bu’sun ve seni bu şekilde kabul edenler zaten her zaman hayatında olacaktır. Kültürlü bir insansın açıkcası. İnanılmaz zevkli bir yapın var. Gerek giyim tarzın gerek müzik tarzın olsun insanları etkiler. İnsanların ulaşamadığı yerde olmayı seversin. Ulaşmaya çalışanlara da yol açarsın. Sana gerçekten değer veren insanları hayatında tutarsın. İşte sen böyle tatlı sert bir insansın…Sen başına gelen olayları, söylenenleri pek ciddiye almayan umursamaz bir karaktere sahipsin. Kendini çok iyi bilen bir insansın ve senin hakkında söylenen şeyleri ciddiye almayıp güler geçersin. Etrafındaki insanlar tarafından biraz ukalaca görünebilir. Ama hiçbir şey için kendini üzmeye değmeyeceğini çok iyi biliyorsun. O yüzden he deyip geçtiğin olaylar çok fazladır. Rahat bir insansın yani kendini hiç sıkmadan, germeden olaylara bakıyorsun. Çünkü biliyorsun ki, gerginlik hiçbir şekilde sana yarar sağlamıyor. E hal böyle olunca da sakin kalıp, doğru bir şekilde analiz edebiliyorsun. Belki de bu senin en iyi özelliklerinden biridir. Kendini bir noktada iyilik yapıyorsun. Etrafına bakarsan insanların küçücük bir olaya bile nasıl can sıktıklarını görebilirsin. Sen onların aksine kendine bunu yapmadan ilerleyebiliyorsun. Pratik zekanla olayların üstesinden çok çabuk bir şekilde gelebiliyorsun. Hovarda bir insansın. Gezip eğlenmeyi çok seviyorsun. Hayatı keyif alarak yaşamak senin en önemli özelliklerinden bir diğeri olsa gerek. İnsanlar senin yanında kendini hiç olmadıkları kadar iyi hissediyorlar. Özgürlüğü seviyorsun. Etrafındaki kötü olayların, düşüncelerin seni alıkoymasına izin vermiyorsun. Kendi hayatını kendin yönetiyorsun. Bu gerçekten muhteşem bir şey! Arkadaş canlısı bir insansın ve insanlarla vakit geçirmeyi çok seviyorsun. Aynı zamanda girişken bir insansın. Bulunduğun ortamın lideri olabiliyorsun. Yani yönlendirici bir kişiliğe sahipsin. İnsanları çok kolay ikna edebiliyorsun. Bunu kullanmasını da çok iyi biliyorsun…Sen gerçek bir idealistsin! Bu hayatta ideallerin uğruna elinden geleni yapmaya çaba gösteriyorsun. Seni sen yapan şey ideallerin diyebiliriz. Disiplinli bir karaktere sahipsin. Eğer bir şeyi kafaya koyduysan onu gerçekleştirmek senin artık görevin olur. O işi bitirmeden asla için rahat etmez. Sürekli yeni şeyler öğrenmeye açıksın. Hayatına aldığın insanların sana bir şey katacağını düşünürsün. Aynı şekilde sen de karşındaki insana bildiklerini vermekten gurur duyarsın. Yeri gelir en önemli bir buluşmandan bile vazgeçersin. Çünkü ideallerini her şeyin önünde tutan bir insansın. Bu da seni başarılı insan olma yolunda ilerletiyor diyebiliriz. İnsanları hiçbir zaman dışarıdan gördüğün kadarıyla yargılamazsın. Kendini geliştirmekten büyük keyif alan bir insansın. Hayattaki bakış açın diğer insanlara göre daha farklıdır. Onlar tek bir yöne odaklanırken sen birden çok şeye odaklanabilirsin. Hayatı sorgulamaktan, felsefesini yapmaktan büyük keyif alırsın. Entelektüel bir insansın. İnsanların düşüncelerine saygı duyarsın. Aynı şekilde kendine de duyulmasını beklersin. Hayatına aldığın insanların da bilgili kültürlü olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü bulunduğun ortamlar aslında senin kişiliğini yansıtan yerlerdir. Kurduğun arkadaşlıkların da insan yaşantısını etkilediğini düşünenlerdensin. Kendine bir şeyler katacağını düşündüğün çevrelerde bulunmayı seviyorsun. Öğrenmeyi çok seviyorsun. Sevgili olacağın bir kişinin de bu özelliklere sahip olmasını istersin. Gerçekten gereksiz detaylarda takılan bir insan değilsin. Kimsenin bakmadığı yönlerden bakmayı seviyorsun. Hayatına aldığın kişinin de farklı olmasını istiyorsun. Basit düşünen bir insan değilsin…Sen genelde melankolik, depresif bir karaktere sahipsin. Bardağın dolu tarafından bakmak yerine boş yerinden bakıyorsun. Bunun sebebi her şeyin aslında başta en kötüsünü düşünerek kendini üzülmekten korumak diyebiliriz. Etrafıdaki insanlara ne kadar değer verirsen ver sana bir şekilde zarar verdiklerini düşünüyorsun. Çoğu zaman psikolojik olarak kendini kötü hissettiğin oluyor. Sanki senden sürekli bir şeyler alıp götürüyorlar. Tekrar üzülmek, kırılmak istemediğin için kendini korumaya almışsın gibi. Geçmişte yaşadığın üzüntüler seni bu noktaya getirmiş diyebiliriz. Hayatına aldığın insanlara sırf bu yüzden kendini açamıyorsun. Her ne kadar onlarla güzel vakit geçirsen de tek başına kaldığında o depresif ruh halin ortaya çıkıyor. Yalnız olduğunu hissedip, kendini üzüyorsun. Kendini sürekli kötü şeylere alıştırmaya çalışıyorsun. Hayatına giren insanlara tam anlamıyla güvenmiyorsun. Sanki bir gün çekip gidecek veya seni üzecek gibi düşünüyorsun. Bu yüzden sürekli depresif bir ruh haline bürünüyorsun. Geçmişin izlerini hala içinde taşıyorsun. Onların üzerine bir çizgi çekmektense sürekli seninle birlikte gelmesine izin veriyorsun. Hayatını etkilemesine, senin psikolojini etkilemesine izin veriyorsun. Bunu kendine daha fazla yapmamalısın bizce. Çünkü sen çok değerli bir insansın! Geçmişte yaşanılan olaylardan ders çıkarmak seni daha güçlü ve mutlu yapacaktır. Kendini üzmekten vazgeçmelisin çünkü sen bunların hiçbirini hak etmiyorsun. Olayların hem boş hem de dolu tarafından bakmaya başlamakla bunu başarabilirsin. İşte o zaman daha az üzülürsün. Mutlu olmayı hak ediyorsun. Bunu sakın unutma!Sen, gerçekten inanılmaz bir karaktere sahipsin! Aklına eseni yapan, ne yapacağını hiçbir zaman kestiremediğimiz farklı bir insansın. Anlayacağın sürprizlerle dolu bir insansın! İnsanları mutlu etmekten öte kendini mutlu etmeyi seversin. Çünkü kendinle barışık bir insansın. Neşelisin, samimisin ve hayalperest bir dünyaya sahipsin. Etrafındaki insanlara neşe saçıyorsun. Hissettiğin şeylerin peşinden gitmeye bayılıyorsun. Mantığınla değil, hislerinle hareket etmeyi seviyorsun, çünkü seni mutlu edeceğine inanıyorsun. Pozitif bir insan olduğunda etrafındaki insanlara da ışığını yansıtıyorsun. Etrafında seni seven çok insan var. Her ne kadar böyle olsa da kendini yalnız hissettiğin anlar oluyor. Bir an mutluyken bir bakıyoruz mutsuz olabiliyorsun. İşte değişken bir karaktersin. Seni kestirmek biraz zor açıkcası. Her ne kadar pozitif olsan da sen de insansın ve zaman umutsuzluğa kapıldığın anlar oluyor, ama genel olarak pozitif bir yapıya sahipsin. Geçmişte yaşadığın şeylerden ders çıkarmış bir insan olarak, sağlam adımlarla yolunda ilerliyorsun. İçinde geçmişe dair bir şeyler pek kalmamış ama hayatına birini almak senin için oldukça zor gibi. Öyle kolay kolay kimseyi sevemiyor, güvenemiyorsun. Daha önce de dediğimiz gibi; geçmişteki olaylardan ders çıkarmışsın ve artık eskisi gibi değilsin. Bundan dolayı da hayatına alacağın insanları seçerken özen gösteriyorsun, ama flört etmeyi seviyorsun. Daha çok eğlenmeye, güzel vakit geçirmeye bakıyorsun. Eğer karşına gerçekten sevebileceğin ve güvenebileceğin biri çıkarsa o zaman duruma bakarsın. Şimdilik hayatı bu şekilde yaşamayı seviyorsun. Keyif de alıyorsun…