Gülümseyen Yüzlerinin Ardında Hüzünlü Yaşam Hikayeleri Saklayan 9 Çocuk Yıldız
Çocuk oyuncular eğlence sektöründe her zaman büyük rol oynamışlardır. Bu denli küçük yaşta şöhret sahibi olmak dışarıdan bakıldığında her ne kadar cazip görünüyorsa da, sıradan bir çocukluk dönemi geçirememek onların ödediği bedel olmuştur. İşte gülümseyen yüzlerinin ardında acı dolu bir hayat saklayan 9 minik oyuncu:
1. Shirley Temple
Sinema tarihinin en ünlü çocuk aktrislerinden olan Temple, en büyük acıyı en az kendi kadar ünlü olan kıvırcık saçları yüzünden çekmiştir. Filmlerde saçlarının yapılı görünmesini isteyen yapımcılar küçük kızın saçlarına gecelik bakım yapılmasını, bigudilerle sarılmasını istemiş; sirkeyle yapılan durulamalar her seferinde Temple'ın gözlerini yakmıştır. İzleyiciler için ise küçük kızın filmlerde peruk kullanıp kullanmadığı uzun süre merak konusu olmuştur.
2. Gary Coleman
Diffrent Strokes dizisinin meşhur yıldızı Coleman, doğuştan gelen otoimmün böbrek rahatsızlığından muzdarip olduğu için boyu çok kısaydı. Bu sebeple çocukluk yıllarında hastane hastane gezmek zorunda kalan minik oyuncu, günlük diyaliz ve iki böbrek naklinin üstesinden gelmeyi başardı. Coleman aynı zamanda kazandığı parayı kötü yöneten üvey anne/babası yüzünden hayatı boyunca maddî sıkıntılar yaşadı.
3. Ricky Nelson
Sonraki yıllarda gençlerin idolü hâline gelecek olan Nelson, çocukluk yıllarında zorba babası ve mükemmeliyetçi annesi yüzünden zor zamanlar yaşamış, utangaç ve güvensiz bir çocukluk geçirmiştir. Çevresi tarafından daima tuhaf ve gizemli olarak nitelendirilen Nelson, aynı zamanda yıllar boyu astım ve çeşitli nefes problemleriyle boğuşmuştur.
4. Patty Duke
16 yaşındayken değişmeye başlayan davranışlarını başlarda anlamlandıramayan ve zamanla setlerde daha az tercih edilmeye başlanan bir oyuncuya dönüşen Duke, daha sonradan öğreneceği üzere bipolar bozukluktan muzdariptir. Kaldı ki iki farklı duygudurum arasında yaşadığı geçişler ona ünü getirecek olan The Patty Duke Show dizisinde canlandırdığı, devamlı çatışan ikiz kardeşleri daha iyi canlandırmasına olanak tanımıştır. Tercih edilir mi, edilmez tabii. Her şeyin başı sağlık...
5. Maureen McCormick
Ona şöhreti getiren dizide kız kardeşlerin en büyüğünü oynayan McCormick, daha sonradan karakterine yazılan ağlama sahnelerini o zamanlar iple çektiğini itiraf etmiştir. Bunun sebebi yakın zamanda bir akıl hastanesinde yaşamını yitiren büyükannesinin ve onun bir hafta sonrasında intihar ederek hayatını kaybeden büyükbabasının yasını tutmak, duygularını dışa vurmaktır. Uzun zaman depresyonla mücadele eden genç yıldız, aynı zamanda hayatı boyunca bir zührevî hastalığa yakalanma korkusuyla yaşamıştır.
6. Natalie Wood
Kariyerinin ilk yıllarında Miracle on 34'th Street ve Rebel Without a Cause gibi başarılı yapımlarda rol alan Natalie, kendi yaşayamadığı ışıltılı hayatı kızı üzerinden yaşamak isteyen annesinin kurbanı olmuştur. Kızını spot ışıklarının altında tutmak için kendisinden yaşça büyük olan erkeklerle ilişki kurmaya zorlayan anne, bu erkeklerin istismarına ses çıkarmayarak genç yıldızın hayatında derin yaralar açmıştır.
7. Jackie Coogan
Charlie Chaplin ile birlikte The Kid isimli filmde ve sonrasında pek çok başarılı yapımda rol alan Coogan, ergenlik döneminden önce milyonlarca dolar kazanmış bir çocuk yıldızdı. Ancak ne yazık ki ailesi Coogan'ın kazandığı her kuruşa el koyup harcadıkları için genç yıldız kazandığı paralardan hiçbir zaman nasibini alamadı. Bunun üzerine Kaliforniya parlamentosu 1939 yılında 'Coogan Act' isimli yasayı geçirerek çocuk yıldızların kazançlarını koruma altına aldı.
8. Margaret O'Brien
Henüz 7 yaşındayken Çocuk Oyuncu Oscar'ını kazanan O'Brien, ergenlik yıllarına geldiğinde bir kalp rahatsızlığı sebebiyle annesini kaybetti ve evdeki hizmetçi kazandığı Oscar ödülünü çalarak kayıplara karıştı. Genç yıldız akademiden yeni bir heykelcik aldıysa da, çalınan ödülünü aramayı hiçbir zaman bırakmadı. Çocukluk yıllarında kazandığı ödülü bulması ise 40 yıl kadar sürdü.
9. Jackie Cooper
1922 yılında yayımlanan Our Gang isimli yapımın en sevilen çocuklarından olan Cooper, babasının ailesini o henüz 2 yaşındayken terk etmesiyle bir başka kötü baba figürü olan dayısının eline düştü. O sırada Skippy adlı filmi çekmekte olan yönetmen dayı, yeğeninin filmde gerçek göz yaşları dökmesi için kamera arkasında küçük çocuğun köpeğini silahla vuracakmış gibi yaptı. Çekimlerden sonra köpeğinin iyi olduğunu gören Cooper çok mutlu oldu ancak dayısını hiçbir zaman affetmedi.
Yorum Yazın
#2 :(