Çocukluğumuzda Toprak Sergen'e Aşık Olmamızın En Önemli Nedeni: "Ay Işığında Saklıdır" Filmi
1996 yapımı STAR TV'ye televizyon filmi olarak çekilen Ay Işığında Saklıdır'ı hatıralayan var mı?
Zengin kızı, 90'ların tikisi Sibel
Reklam sektörünün melekleri Şule ve Sibel
Çocukluğumuzun/ergenliğimizin aşkı asi, çılgın ve rakçı Uygar
İtaatsiz piç Uygar ve kreatifliğin belkemiği basket topu
Şule'nin zengin damat meraklısı anası
Prezentabl, soğuk nevale Şule
Emekçi garibanlarla takılan şımarık reklamcı Uygar
Mum ışığında sarı kola içerek sevgiliden ayrılmak.
Uygar ile Şule arasında ilk elektriklenmeler
"Az önce seks yaptık ama o bölümü çekmedik bornozu" giyilir.
İŞTE O MEŞHUR BEYAZ DON!
Bir gece Uygar çok sarhoş olur ve nefsine yenik düşer.
Şıllık Sibel sanki çok tarzıymış gibi bir gece Uygar'ın hep takıldığı rock bara gider ve Uygar'ın aşırı alkollü olmasından faydalanıp Uygar'la sekis yapar.
"Ben ne bok yedim oturuşu" ve one night standin hazin sonu.
Uygar sabah kalktığında yatağında cıscıbıl yatan Sibel'i görünce çok üzülür ve çok üzüldüğünü belli etmek için postişlerini salar. Tam bu sırada Şule sanki hepimiz 90'larda Fransız gibi kese kağıdına baget ekmek koyup geziyormuşuz gibi eve girer ve şok olup kaçar. Uygar arkasından baksırıyla koşsa da yakalayamaz çünkü beyaz slip donu yoktur. Uygar süper gücünü beyaz slip donundan almaktadır.
Asi rakçı Uygar'ın ağzını yüzünü kırıp tren rayına atmak.
Şule'nin depiği koyduğu zengin ve şirket sahibi eski sevgilisi Kerem mafyöz bir tipe bürünüp bir anda adamlarına Uygar'ı kaçırıp dövmelerini emreder. Adamlar Uygar'ın ağzını kırdıktan sonra tren taylarına bırakırlar ve mükemmel bir kurguyla Uygar'ın düşüşünü görürüz. Uygar'ın kafası kopacak diye beklerken hat-trick yapıp son anda kendine getirirler.
Aldatmanın pişmanlığını yaşayan Uygar ve aşırı hareketleri.
Şule telefonlarına filan çıkmayınca haliyle Uygar da pişmanlığını göstermek için evde kendi kendine salak hareketlere girer. Tarihin ilk pilates topu olan pembe topu yumruklar, yatakta anlamsızca dömbelir çünkü Şule'yi sevmektedir.
Ağzı yüzü iyileşince soluğu Münir Baba'nın yanında almak.
Münir Özkul'un oynadığı Münir Baba karakteri sahilde yaşayan (gerçekten sahilde plaj şemsiyesinin altında masada oturarak yaşamaktadır), Uygar'ın akıl hocası karakteridir. Filmde arada Münir Baba'dan bahsedilir ama çok da açıklama yapılmaz. Uygar kaşına yapıştırdığı bir bant sayesinde 'artık iyileştim' imajı vererek bir süre sahilde Münir Baba'nın yanında takılıp koyu sohbetler eder. Felsefik konuşmalarına burada da devam eden Uygar maalesef Münir Baba'nın kafasını sikmektedir.
Baldırdaki koca ben görülsün diye tokayla etek kıstırmak.
Kerem bir şekilde Şule'yi evlenmeye ikna eder ve Sibel ile Şule nikah için kıyafet alışverişine giderler. Sibel kıyafetini Şule'ye gösterirken kalçasındaki ben görünsün diye eteğini tokayla belinden tutturur çünkü o ben görülmelidir. Şule Uygar'ı sarışın bir kadınla yatak bastığı sabah kadının yüzünü değil sadece kalçasındaki kocaman beni görmüştür. Sırf Şule Sibel'in ne şerefsiz bir arkadaş olduğunu anlasın diye prodüksiyon dönünce eteği kolay açılan bir elbise bulmak yerine tokayla o eteği tutturur ve Şule tüm gerçeklerin farkına vararak Sibel ile olan arkadaşlığını bitirir.
Şule Uygar'ı inzivaya çekildiği yerde bulur ve birleşmek ister.
Uygar uçurum kenarı bir tepede Amerikan canavarı cipinin tepesinde melül melül düşüncelere dalmıştır. İşte tam bu noktada film kopar çünkü Uygar artık Şule'yi istememektedir çünkü nedeni de yoktur. Şule 'ben unuttum her şeyi gel birleşelim' der ama Uygar 'unutmak ölmektir' gibi yine sikimsonik bi felsefe parçalayıp arabaya atlar...
Asi rakçı Uygar'ın arabayı perte çıkararak intiharı.
Şule tam her şeyden ümidi kesip dönüp giderken Uygar mükemmel bir sahne ile gaza basar ve uçurumdan aşağı gazı kökleyerek intihar eder.
"Bu filmi niye çektik biz!" üzüntüsü
Son sahnede Şule ve Münir Baba oturup 'unutmak ölümmüş gerçekten' gibi saçma sapan bir şeyler söyler ve çat diye film biter. İzleyici de 'aq bu nası bitiş' diye filmin saçmalığı karşısında dona kalır. Filmi televizyonda döndüğü dönem izleyen çocuk ve ergen kızlar olarak bizlere Toprak Sergen aşkı kalır...
Yorum Yazın
İçeriği görür görmez kulağımda Şebnem Ferah ın sesi.. Ne şarkıydı ama..
Uygar ve pilates topu çok iyiydiniz 😅