onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Boşanan Değil Başaran Kadınlardan mısınız?

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video

etiket Boşanan Değil Başaran Kadınlardan mısınız?

Birben Taşkıran
09.11.2023 - 22:29

Aldığı ilaçlardan olsa gerek, bazen terliyor bazen üşüyordu. Bedenindeki değişimleri anlamlandırabiliyordu fakat ruhu konusunda o kadar yetenekli değildi. O muhteşem insanın, o muhteşem ruhunda buzdağları ve çölleri vardı. Rezistansı bozuk bir makine gibi ayarsızdı bu konuda.

Gün geçtikçe zayıfladı. Duygularını bıraktığı sokaktan eli kolu kırıklarla çıktığı için bazılarını toparlayıp alamamıştı yanına. Hüzün, bir hırka gibi üzerindeydi, öfke kucağına bırakılmıştı. Umut ve cesaret ise karanlıkta kaybolmuştu adeta. Zaten diyorum ya onları alabilecek halde de değildi. Buna ne gücü ne hevesi vardı.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Hepimizin arasında dolaşan, her şey normalmiş gibi ama aslında bünyesinde bir sürü rolle yaşayan o kadınları anlatmak istiyorum bugün.

Hepimizin arasında dolaşan, her şey normalmiş gibi ama aslında bünyesinde bir sürü rolle yaşayan o kadınları anlatmak istiyorum bugün.

Herkesin konuştuğu ama anlamadığı kadınlar. Toplum dul dese de biz hem anne hem baba diyoruz hem hanım hem işçi hem evin direği diyoruz. Hasta da olsa, depresyona da girse, tüm gece odasında gizlice ağlamış bile olsa sabah çocuğunu öperek okula yollayan o kadınlar. Yalnızlığın, aciz kalmak kadar korkutmadığı kadınlar onlar.

Zamanla dul kelimesi yerine bekar, bekar anne, boşanmış, ayrılmış gibi tabirler kullansak da akıllardaki tanımı henüz yok edebilmiş değiliz. İster bir köyde ister metropolde yaşayın, dul duldur ve mutlaka bunun onunla ilgili bir sebebi vardır. Sebepleri konuşmayacağız ama bilinsin ki bazen seçimler tek taraflıdır, taraflardan biri etkendir diğeri edilgendir. Şiddetli geçimsizlik yoksa bu mutlaka böyledir. Bazen savaşlar olmadan da biri vurur ve diğeri ölür.

Ben 2 sene önce öldüm. Dirilmemden 1 hafta önceydi son krizimi geçirdiğimde. Kendimi yüksek bir noktadan atmadıysam ya da enime enime kesmediysem bunun çok önemli sebepleri vardı. Dirilirken eski bana ait bazı şeyleri bırakmam gerekti. Yeniden nefese kavuşmak için bıraktıklarımla birlikte, bir ateşleyicinin roketi terk etmesi gibi terk edişler de yaşandı. Ben üzüldüm bir parçam koptuğu için ama o gidenler yeteri kadar kalıp görevini tamamlayıp gitmiş oldu.

Gidenlerin ardından çok ağladım. İlk anda hissedilen ihanet gibi gelse de alışkanlıkların kaybolmasına ağlıyordum. Değişime zorlanıyor olmak ağrıma gidiyordu. Neticede insan istemediği hiçbir şeye zorlanmamalı. Ayrılığa bile. Sonra bu fikri, yavaş yavaş üzerimdeki hüzün hırkasıyla beraber çıkardım. Yeni bir hayat kurdum. Merdivenlerden aşağı inerken kat ettiğim yolların kayboluşuna ağlamıştım ben ama o merdivenlerin başında yukarı bakınca 2’şer 3’erli çıkabilecek gücüm olduğundan da emin olmam gerekiyordu. Önemli olan düşmek değil yeniden çıkabilme gücüydü klişe görünse de.

Ölen ruhumu gözyaşlarımla yeteri kadar yıkadığıma kanaat getirdiğimden dirilişimi kahkahalarla süsleyeceğime söz verdim.

Ölen ruhumu gözyaşlarımla yeteri kadar yıkadığıma kanaat getirdiğimden dirilişimi kahkahalarla süsleyeceğime söz verdim.

Bu biraz empatiden uzak yaşıyor gibi gösterse de beni, koruma kalkanımın fermuarını kapamazsam havamı alırdım.

Budana budana köklerden büyümeyi öğreniyorsunuz. Dışarıdan küçük ve acemi göründüğünüz dönemde terapi desteği alırsanız büyüttüğünüz köklerin sizi bir gün ulu bir çınara dönüştüreceğine inancınızı koruyabiliyorsunuz. Ama bu sırada terapi şart, laf cambazlarının, işgüzarların, cahille muhabbetin fırtınasında kocaman bir mont gibi korur sizi. Soğuk içinize işlemeden kışı geçirir baharınıza kavuşursunuz. Köklere de saldıranlar olur, parazitler, böceklerle uğraşırsınız ama her seferinde kendinize olan inancınız yeni bir kök çıkarır. Kendime O’nun bir parçası olduğum için inandım ben, yanımda hissedeyim seni, ben de var olacağım diye söz verdim, sözümü tuttum. Budanmış gövdem, yenmiş köklerim ve kurak toprağımla da olsa bekliyorum ilk filizimi heyecanla.

Eğer bu yazıyı okuyan benim gibi kadınlar varsa, yalnız olmadıklarını artık bildiklerini biliyor farklı bir şey söylemek istiyorum. Yerin altı üstünden gerçekten daha güzel ve zengin. Sizinle, kalbinizdeki sevgiyle, merhametiniz ve kahkahalarınızla dolu. Sakladığınız tüm çeyiziniz o. Şimdi çıksınlar sandıklarından, korkmayın sizi Yaratan sizin için elbet bir plan yapmış oluyor. Plana güvenin.

 Instagram

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
8
0
0
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam