Astrolojiye İnanmayan İnsanların 'Daha Zeki' Olduğunu Öne Süren Çalışma Sosyal Medyayı İkiye Böldü!
Son yıllarda özellikle sosyal medyada astrolojiye ve burçlara karşı ilginin yükseldiğini fark etmiş olabilirsiniz. Astrolojiye olan ilginin dünya çapında artış göstermesiyle beraber bilim insanları da bu artışın nedenini bulmak, astroloji ile zeka ve mütevazılık gibi bazı temel kişilik özelleri arasındaki bağlantıyı kurmak üzere yeni bir çalışma yapmışlar. Çalışmanın oldukça ilginç sonuçları için buyrun içeriğe! 👇
Halkımızın çoğu için astroloji, eskiden gazete sayfalarında okuduğumuz günlük burç yorumlarından öteye gitmiyordu ancak son yıllarda astroloji ve tarot gibi konulara yönelik inanılmaz büyük bir ilgi ve talep var.
Özellikle sosyal medyada dolaşıyorsanız 'Tipik Aslan erkeği işte' gibi söylemlerden, bitmek bilmeyen Merkür retrosunun dertlerine kadar astrolojiye dair her şey her an karşınıza çıkabilir...
Astroloji aslında yıllardır Güneş, Ay gibi gezegenlerin hareketleri incelenerek insan hayatına olan etkileri yorumlanan bir sistem.
Tarih boyunca 'bilimsel' kabul edilmesine rağmen günümüzdeki modern bilim anlayışına ters düşen bir sistem olarak görülüyor.
Hem dünya çapında hem de ülkemizde son yıllarda yükseldiğini gördüğümüz ilgiyle beraber birçok bilim insanının da gözü astrolojiseverlere çevrilmiş tabii.
2018'de yapılan bir araştırma Amerika'da 18 yaşın üstünde insanların %29'unun astrolojiye inandığını ve kadınların inanmaya erkeklerden daha yatkın olduğunu ortaya koymuş.
Daha eski çalışmalarda ise stresli hayatlar yaşayan insanların astrolojiyi ve farklı mistik inanışları benimsemeye daha meyilli olduğunu göstermiş.
Astrolojinin neden son yıllarda yükselişte olduğunu anlamak ve insanların hangi kişisel özellikleriyle bağlantılı olduğunu anlamak için yapılan yeni bir çalışma ise epey ilginç sonuçları ortaya koyuyor.
İsveç'te bir üniversitenin çoğunluğu kadın olan 264 kişiyle yaptığı araştırmanın sonuçları şu şekilde;
Öncelikle neden astrolojinin yükselişte olduğu sorusunun yanıtı olarak az önce bahsettiğimiz stres faktörü öne çıkıyor.
Son yıllarda yaşamakta olduğumuz koronavirüs pandemisi, ekonomik kısıtlılık, iklim değişikliği gibi sorunlar insanları stresle dolu hayatlarında 'daha farklı' anlamlar ve amaçlar aramaya itiyor.
Astrolojiye inanmanın kişiye herhangi bir zararı olmasa da bu sistemle beraber komplo teorilerine inanma oranının da yükseldiği ortaya çıkmış.
Psikolojide 'Büyük Beş kişilik özelliği' olarak geçen açıklık, sorumluluk, dışa dönüklük, uyumluluk ve duygusal denge kavramları da araştırmada yer almış.
Sonuçlara göre açıklık, dışa dönüklük ve duygusal dengenin yükselmesi paranormal inanışlarla ilişkili. Uyumluluk daha belirsiz bir çizgide yer alsa da sorumluluk kavramı ters ilişkili.
Araştırmanın bir diğer konusu ise astroloji ve narsisizm (kendini beğenmişlik) arasındaki bağlantı. Sonuçlara göre astrolojiye inanan kişilerin daha çok narsist davranışlar sergilediği ortaya çıkmış.
Son olarak çalışma IQ seviyesi yüksek ve entelektüel insanların paranormal ve bilim dışı inanışlara inanmadığını gösterdi.
Alakasız gözüken kavramlar arasında gizli bir ilişki bulma, bağlantı kurmaya yatkınlığın da zeka seviyesi ile ters ilişkili hareket ettiği görüldü.
Çalışma sonuçları şimdilik sosyal medya kullanıcılarının düşüncelerini ikiye bölmüş gibi gözüküyor;
Siz ne diyorsunuz bu konuda?
Yorumlarda buluşalım!
Yorum Yazın
Astroloji , götten atma olayı ile Astronomi yi karıştırmamak lazım, gök bilimi..... Atmasyonculuk desek daha doğru bir tanım olur, kanaatimce, eşeğe kedi dem... Devamını Gör