Çok teşekkür ederim. Hoş buldum. Daha iyiyim, alışıyorum. Dışarıdan ne kadar kolay gözükse de adada yaşam, yarışmalar, atışlar çok zor... İşin psikolojik etkileri de öyle. Ben de 7. haftadan sonra ait olmadığım insanlarla bir adada daha fazla kalmak istemedim ve finalde bilerek çubuk atışını seçtim. Pişman da değilim, iyi ki gelmişim.
- Çok hareketli bir sezon geçiyor Survivor'da. Acun beyi ilk defa bu kadar sinirli gördük mesela...
İnan 30 senelik arkadaşları bile Acun beyin o günkü tepkisine şaşırdılar. O çok verici, merhametli biri. Aslında bize sinirlendiği an bir yanlış anlaşılma oldu. Nagihan ve Aleyna'nın arasında fiziki temasın olduğu bir tartışma yaşanmıştı konseyde. Haliyle ara verildi, biz de beklerken Sercan'ın yaptığı bir espriye güldük. Ortam inanılmaz gergindi, sinirlerimiz boşaldı. Acun bey de tam o esnada geldiği için kızdı, haklı olarak.
- Bu dönemi diğerlerinden ayıran unsur ne? Oylama yok diye mi bu kadar sert kavgalar?
Bence oylama olmaması kesinlikle bir etken. Çünkü halkın gözüne girmek için ponçik gibi davrananlar, efendiyi oynayanlar artık buna gerek duymuyor. Performans birincileri de adanın sahibiymiş gibi davranıyorlar. SMS olmayınca insanların gerçek yüzleri ortaya çıktı. Çünkü egolar devrede. Bak şu an adadakiler Survivor'ın uzmanları, kıdemli yarışmacıları. Ben ikinci kez gittim, aralarında üçüncü hatta beşinci kez giden var. Bir çeşit SGK'lı Survivor yarışmacısı. Hal böyle olunca herkes de 'buralar benden sorulur' tavrı oluyor, kimse burnu yere düşse almıyor. Herkes dominant. Ortamın sertleşmemesi imkansız.
- Bu farklılık seni etkiledi mi? 'Oylama olsa idi yapmazdım' diyeceğin bir şey var mı?
Ben 2017'de de yel değirmenleri ile savaşan bir Don Kişot idim. Şimdi de öyle. Neyi değiştirmek isterdim diye düşünüyorum...Aslında hiçbir şey çünkü benim sinirlerim sağlamdır. Tartışmalarda kontrolümü kaybetmem, pişman olacağım sözler çıkmaz ağzımdan. Ama belki adaya biraz daha fiziken hazırlıklı gitmiş olmak isterdim. Atışlara özellikle. Onlara daha iyi hazırlanmak fena olmazdı.
- Söylediğin hiçbir şeyden pişman olmadığın anlıyorum. Ben de tam Sema'ya 'lohusa kadın gibi' demenden bahsedecektim. Arkadaşın olarak ben bile yadırgadım o cümleyi...
Aslında insanlar benim o cümlemi anlamak istedikleri yere çektiler. Bir de sizin görmedikleriniz var. Mesela o imayı ilk yapan ben değilim. Sema yarışmaya girdiğinde Nagihan ve Merve onu görür görmez 'aa kız kollarına bak ne bu hal, yeni bebek doğurmuş gibisin' dediler. Onlara gülümsedi, tepki vermedi. Ben söyleyince mi hassaslaştı?
Yarışmada benim ağzımda hiç küfür çıkmadı. Biplenmesi gereken bir cümlem olmadı. Bir lohusa lafı mı bu kadar büyük dert oldu? Madem bunu sorun ediyordu gelmemeliydi. O performansıyla Survivor'da iz bırakmış bir yarışmacı. Ben olsam bu imajımı zedelemek istemezdim, böyle gelerek. Bir de Sema insanları aşağılayan, küçümseyen biri. İnsanlara yaptıklarını yaşasın, bir kez de o anlasın istedim. Kaldıramadı. Konseyde de söylemiştim, o kelimeyi seçmeyebilirdim ama ben ne geçirdiği ameliyatı biliyordum ne de bu kadar hassas davranacağını.