15 Madde ile İki Tarafı da Belirsizliğe Sürükleyen Bir İlişki Türü: Adı Konulmamış İlişki
Modern hayatta bu tip ilişki türlerini daha sık görür olduk. Her an böyle bir ilişki içinde bulabilirsiniz kendinizi; hatta böyle bir ilişkiyi çoktan geride bırakmış olabilirsiniz, belki de şu an böyle bir ilişkinin tam ortasındasınızdır ve nasıl bir his olduğunu çok ama çok iyi biliyorsunuzdur.
1. Bu tip bir ilişki başlarda gayet güzel gelir; ne baskı vardır, ne sorumluluk...
2. Canınızın istediğini yapabiliyor olmanız güzel gelse de belli bir zaman sonra o boşluk hissi oluşur: Biz şimdi neyiz ve nereye kadar böyle sürecek?
3. Aranızda "aşkım, sevgilim" gibi sözcükler neredeyse hiç geçmez.
Arada bir geçtiğindeyse o yapaylığı hissedersiniz.
4. Telefonda çok sık görüşmezsiniz, aradığınızda da saatlerce süren muhabbetleriniz olmaz.
Ararken, 'Acaba müsait mi, arasam sıkıntı olur mu?' diye kendi kendinize sorarsınız. Oysa adı aşk olsa sizden daha mühim konu olmayacağını bildiğiniz için istediğiniz anda istediğiniz kadar arayabilirsiniz. Ama öyle değildir.
5. Onun arkadaşlarının, ailesinin yanındayken kendinizi onlara nasıl tanıtacağınız konusunda emin olamazsınız.
Sevgilisiyim deseniz ayrı bir dert, arkadaşıyım deseniz ayrı dert.
6. Adı konulmamış ilişki devam ederken, ilişkinin ne zaman sona ereceğini kestirmek kolay değildir; hiç ummadığınız bir anda bitebilir.
Oysa bir aşk yaşadığınızda ilişkinin sonlarına doğru yol aldığınızı kestirebilirsiniz.
7. WhatsApp'ta en son ne zaman çevrimiçi olduğuna bakarsınız, o da sizinkine bakar ancak ikiniz de birbirinize yazmazsınız.
Birbirinizin aklındasınızdır, ki o da sürekli olmaz; ne yaptığınızı öğrenmek istediğinizde aslında çok da istemediğiniz konusunda kendinizi ikna edersiniz.
8. Geleceğe dair planlar konuşulmaz. Bu belirsizlik her zaman rahatsız edicidir, zamanla yıpratır.
Onun cümlelerinde, mimiklerinde bile belirsizlik doludur; tam olarak ne demek istediği 'Biz neyiz şimdi?' sorusuyla birlikte aklınızda döner durur.
9. Hakkındaki özel detayları, onun arkadaşlarından daha çok bilirsiniz ama bir sevgiliden de daha az bilirsiniz.
Tam ortasındasınızdır.
10. Can sıkıntınızı gidermek için mi birlikte oluyorsunuz yoksa birbirinizin yanında olmayınca mı canınız sıkılıyor, bundan emin olmak istersiniz.
Arkadaşlarınızla birlikteyken ona ihtiyaç duymuyorsanız, daha uzun süre adı konulamayacaktır bu ilişkinin.
11. Birlikte olduğunuz kişinin hoşlanmadığınız davranışını gördüğünüzde bunun nedenini sormaktan çekinirsiniz.
Çünkü biraz düşününce sizi o kadar da alakadar etmediğini anlarsınız. Oysa bu ilişkinin adı aşk olsaydı onu ilgilendirdiği kadar sizi de ilgilendirirdi.
12. Bu ilişkide her zaman iki taraf da anlaşmalı olmayabilir. Bir taraf, ilişkinin adını koymamakta diretirken diğeri aşık olduğundan emindir.
Seven kişi, diğerinin oyalandığı bir karakter olur bu süre boyunca. Sevdiğinizi bilmenize rağmen karşı taraf bir ad koymamada ısrarlıysa ilişkiye zarar gelmemesi için zamana bırakmayı göze alırsınız.
13. "Dışarı çıkalım" dediğinizde "Bir arkadaşa söz vermiştim" cevabını almak şaşırtmaz ve bunu çok fazla yaşarsınız.
O arkadaş kimdir nedir, erkek midir kız mıdır, aynı kişi midir farklı kişiler midir hiçbir zaman bilemezsiniz.
14. Siz severken o ciddiyet istemiyordur; ve bir gün ilişkiyi noktaladığında "Neden?" sorusunu soramazsınız.
Bir nedeni yoktur, olmamıştır sadece. Ne de olsa bir adı yoktu bu ilişkinin. O çekip giderken hiçbir şey söyleyemezsiniz, size söz vermemiştir zaten. Siz kendi kendinize umut bağlamışsınızdır. Anlarsınız ki hiçbir zaman 'biz' olmamışsınızdır, onun için sadece 'ben' ve 'sen' olmuştur.
15. Israrla ilişkinin adını koymama nedenini sorduğunuzda yanıtları her zaman aynıdır.
Geçmişte yaşadığı ilişkiler onu fazlasıyla yormuştur. Baskı görmüştür, özgürlüğünden olmuştur, aldatılmıştır, acı çekmiştir ve hala bunun etkisindedir. Kendi kendine söz vermiştir, bundan sonraki ilişkilerinde aceleci olmayacaktır, çünkü korkusu devam etmektedir. Güzel bir ilişki yaşama isteği vardır, sizi kaybetmek istemez ama size her yönüyle bağlanmak da istemez.
Adı konulmamış ilişki bittiğinde en azından ad koymayan taraf için yıkıcı etkileri olmayacaktır. Bu kişiler mükemmeli bulana kadar bir tarafı deneme tahtası olarak kullanırlar, o kişiler de fazla bağlanmaması gerektiğini öğrenmek zorunda kalırlar.
Yorum Yazın