onedio
Öğrencilere Nisan Sonunda 5 Günlük Tatil Müjdesi
TEOG sınavının 2.sinin yapılacağı 29-30 Nisan günlerinde, sınavların yapıldığı tüm ortaokullarda diğer öğrenciler tatil yapacak. Ardından gelen 1 Mayıs resmi tatili ve hafta sonunun bağlanmasıyla öğrencilerin tatil süresi 5 günü bulacak.29-30 Nisan günlerinde yapılacak TEOG sınavı öncesi tüm öğrencilerin merak ettiği soru, sınav tarihinde tatil olup olmayacağı. Sınavların yapıldığı tüm ortaokullarda diğer öğrenciler (5, 6 ve 7. sınıf) ders yapmayacak.Aynı şekilde ortaokullarla birlikte aynı bahçede eğitim gören ilkokullarda da ders yapılmayacak. 29 Nisan Çarşamba günü ile 30 Nisan Perşembe günleri milyonlarca öğrenci için tatil olacak.1 Mayıs tatiliBu iki günlük tatilin arkasından 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü resmi tatil olması sebebiyle tüm öğrencilere ve tüm çalışanlara tatil olacak. 2 Mayıs Cumartesi ile 3 Mayıs Pazar günü hafta sonu tatillerinin eklenmesiyle tatil 5 güne kadar uzayabilecek.Dunya.com
En İyi Master Sıralamasında Tanınan 7 Polonyalı Üniversite
- Finans ve Muhasebe Yüksek Lisans Programı (1.sırada__)– Ekonomi Kurslar (1.sırada)– Executive MBA ve MBA Yarı Zamanlı Kategorisi (1.sırada)– Uluslararası Yönetim (5.sırada)– İş ve Ticaret Hukuku (1.sırada)– Kamu Yönetimi (2.sırada)– Yönetim Kursları (4.sırada)
Hayallerini Uçurmak İçin Acele Et: Yeni Fikirler Yeni İşler Yarışması 2015
ODTÜ ve ODTÜ Teknokent tarafından organize edilen, Türkiye’nin en büyük ve lider girişimcilik yarışması Yen Fikirler Yeni İşler’in 2015 dönemi başvuruları başladı. 11. Yılını kutlayan Yeni Fikirler Yeni İşler Yarışması (YFYİ); YFYİ Idea ve YFYİ Pro olmak üzere iki farklı girişimci profiline ulaşmayı hedefliyor.
24 Nisan'da Okullar Tatil Değil
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın ertesi günü olan 24 Nisan’da okulların tatil olmadığı açıklandı. 23 Nisan’da tatil yapacak okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve liseler öğrencileri 24 Nisan’da eğitime devam edecek.23 Nisan yaklaşırken öğrenciler de her yıl olduğu gibi bu sene de 24 Nisan’ın tatil olacağı beklentisi içindeydi. 2014 yılında Milli Eğitim Bakanlığı 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve liselerin tatil olduğunu açıklamış ancak 24 Nisan’da liselerde eğitime devam edileceğini duyurmuştu. Bu yıl ise Milli Eğitim Bakanlığı 2014-2015 İş Takvimi’ne göre de 23 Nisan Perşembe günü resmi tatil kapsamında yer alıyor. Hürriyet'te yer alan habere göre Bakanlık yetkilileri de 24 Nisan’ın tatil olmadığını doğruladı.   26 Temmuz 2014’te Resmi Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı’nın ‘Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde resmi tatil günlerinin Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun ile belirlendiği hatırlatıldı. Yönetmelikte,”Okulların hafta sonu, yarıyıl ve yaz tatili dışındaki resmi tatil günleri 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun ile 2012/3073 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan ‘Ulusal ve Resmi Bayramlar ile Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği’ hükümlerine göre belirlenir ve yıllık çalışma takviminde belirtilir “denildi. Bu takvime göre de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın olduğu gün resmi olarak tatil ancak 24 Nisan tatil değil.
Davutoğlu'ndan Liste Açıklaması: 'Cumhurbaşkanı'nın Müdahalesi Söz Konusu Değildir'
Başbakan Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın aday listelerine müdahale edip etmediği sorularını yanıtladı: Müdahil olma durumu söz konusu değil. Hassasiyetler yansımış olur tabii ki, ben onun hassasiyetlerini en yakından bilirim.NTV'nin sorularını yanıtlayan Başbakan Ahmet Davutoğlu, 7 Haziran genel seçimi için partisinin aday listesine Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın müdahale edip etmediği konusunu değerlendirdi. Davutoğlu, 'Aday listelerini inceleyenlerin yorumları oldu, Cumhurbaşkanı'na çok yakın isimlerin yer aldığı şekilde, bir dahli oldu mu?' sorusunu şöyle yanıtladı:'Bu yorumları ben de takip ediyorum, öyle bir intiba veriliyor ki sanki biz ayrı gelenek ve çizgilerdeydik ve ayrı ekiplerle çalışıyorduk da ayrı adaylar tespitte yarıştı, kime yakın olduğu konusunda ağırlık tespiti yapıldı ve sonuca ulaşıldı. Bu çok yanlış bir algı. Onun ekibi benim ekibim, benim ekibim onundu. Ben dışişleri bakanıydım, o başbakandı. Şunu açık şekilde söyleyeyim: 30 Mart'a giden ekip hangi mantıkla bir aradaysa, şimdi de öyle. Davutoğlu'nun ekibi Erdoğan'ın ekibi demek suni bir ayrımdır. Dava arkadaşlarımız hem ona hem bana bağlılar, değişik vesilelerle gösterdiler. Dışarıya farklı görüntü vermek isteyenlere söyledim, 'Cumhurbaşkanımızın yanında olmayan benim yanımda da olmasın' dedim. Ekip olarak bir dava yolculuğu, siyaset felsefesi yolculuğu olarak Cumhurbaşkanının ekibi, başbakanın ekibi gibi bir yaklaşımımız olamaz. Devletin kurumsal işleyişi olarak Cumhurbaşkanı'nın yeri de bellidir, benim yerim de bellidir.''Saatlerce görüşmeye ihtiyaç yok''Listelere müdahil olma durumu sözkonusu değil ama Cumhurbaşkanı'na yakın denilen isimlerin çoğu benimle akademik hayatta beraber olduğum arkadaşlar, bana yakın isimler de Cumhurbaşkanı'na danışmanlık yapmış isimler, insanlar kutuplaşıyor, şunun yanında olanlar bunun yanındalar. Hassasiyetler yansımış olur tabii ki, ben onun hassasiyetlerini en yakından bilirim. Saatlerce görüşmeye de ihtiyaç yok, benim hassasiytlerimi de bilen odur. Konuşmadan anlaşılan, sadece bakışlarla bile yürüyebilen bir ilişkiden söz ediyoruz. Bütün aday belirleme sürecinde benim de üst kuruldaki arkadaşların da esas aldığı kriterler oldu. Çözüm süreci başta olmak üzere duyulan aidiyet, AK Parti'nin vizyonunu benimseme, ulusal ölçekte bir katkı ve yerel ölçekte temsil edileceğ şehir tarafından bilinmek. Benim bana kimler yakın diye bir kriterim söz konusu olmadı ya da şuna kimler yakın onu alayım... Objektif kurallar ve saatlerce süren müzakerelerle ortaya çıkan bir tablo.''Görevi teslim ederim'Başbakan Davutoğlu’na seçimlerden birinci çıkamazsa ne yapılacağı da soruldu. Davutoğlu bunun üstüne, “Yani birinci parti olmazsak bu emanetin hakkını veremediğimi düşünür başka arkadaşıma görev tevdi ederim. Ben makam peşinde koşmadım, makam beni kovaladı. O da takdirdir Başarısız olduğumu düşündüğümde bunu teslim etmek benim için kutsi bir görev olur. Bakalım benim kullandığım rahatlıkta Kılıçdaroğlu, Bahçeli diyebilecekler mi? Birinci olamayacağının farkında, şimdiden garanti altına almaya çalışıyor” dedi.3 dönem kuralına takılanlar ne olacak?AK Parti’de üç dönem milletvekilliği yapanlar kural gereği yeniden seçilemiyor. Bu nedenle Bülent Arınç, Cemil Çiçek, Ali Babacan gibi isimler liste dışı kaldı. Davutoğlu’na göre, üç dönem kuralına takılanlar verdikleri sınavla Türk siyasi tarihine geçti.'Dört yıl sonra yeniden aday olabilirler” diyen Davutoğlu, “Bu 4 yıl içinde benim en çok güvendiğim, en zor zamanlarda bürokratik statü, âkil insan anlamında en yakınımda devam edecekler. Bir mekanizma da olabilir, olağan kongrede MKYK içinde olabilirler, süreçte yerlerini alırlar” dedi.'İhtimal dışı değil'Davutoğlu, “Ara verdikten sonra dışarıdan bakanlık olarak devam imkanı tanınıyor mu?” sorusunu ise şöyle yanıtladı:“Bunlar ihtimal dışı değil ama bunun doğası, seçimler yapıldıktan sonra bir iki istisna için benimle ilgili de oldu, yeni siyasete girmiş arkadaşlara, iki dönemliklerin de önünü açmak lazım. Teşkilatlarda yenilenmeye sebebiyet veriyor. İlkeleri koyalım dedim arkadaşlara, akrabalık ilişkileri nereye kadar olacak diye. Objektif kriteri uyguladık. Sadece milletvekilleri değil, parti yetkililerinin de akrabaları dedik. Olağan kongremizi seçimden sonra yapacağız, yeni bir siyasi kadro devreye girmeli, bu bir kartopu şeklinde büyümeli.”Savcı Sayan'ın adaylığıAK Parti’nin aday listesinde eski CHP’li ve eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a yakın isimlerden Savcı Sayan da var. Davutoğlu, Savcı Sayan ve adaylığı için, “Şahsen de tanıyorum, hiçbir adayı tek başına değerlendirmedik. Çok geniş bir profil içinde bütün bir kadroyu 550 kişiyi birlikte düşünerek karar aldık. Eminin kendisine de önemli bir yerde, İzmir’de 7’yi çıkaracağız diye düşünüyoruz. Savcı Bey’in katkısıyla 7’yi alırız diye düşünüyorum. O’nun dinamizmini orada görmek ümidiyle onu oraya yerleştirdik. Kılıçdaroğlu’nu bilen bir figür olarak da O’nun performansına güvenimiz tam” dedi.Seçim anketlerinde tedirgin edici bir durum olmadığını da söyleyen Davutoğlu’na 7 Haziran akşamı bir balkon konuşması yapıp yapmayacağı da soruldu. Başbakan, “Ben her konuşmayı kafamda demlerim, yolda düşünürüm, bir yere yazmam, doğal seyri içinde olur. O gün yaklaştığında onu da demleriz. Güzel bir hitapta bulunuruz inşallah hayırlı bir sonuç olur da…” diye konuştu.'Ciddi bir eleme oldu”Hükümetin “paralel yapı” diye adlandırdığı Fethullah Gülen Cemaati ile mücadele de Davutoğlu’na sorulan başlıklardandı. Davutoğlu’na, “Fethullahçı terör örgütü” diye açılan dava hatırlatıldı. Davutoğlu öncelikle milletvekili aday listelerini hazırlarken bununla ilgili bir eleme yapıp yapmadığı sorusunu cevapladı.“Çok ince eleyip sık dokumaya dikkat ettik, bu tür bağlantıları düşünmek bizim görevimiz. Ben sadece beni seçecekler demeyeceğim, 550 kişi için oy isteyeceğim. Ciddi bir eleme, göz üzerinde olma hali oldu. Güç bir müddet sonra yozlaştırıcı bir etki yapıyor. Bürokraside askeri müdahaleler böyle oldu. Sivil toplumdan hareketle bürokrasiyi kontrol ederek devleti yönetmek, yani milletin önüne çıkmadan sistemi by-pass ederek devleti yönetme çabasının her biri darbe çabasıdır. Bu ister bir iç cuntalaşmayla olsun, dini ya da laik, şucu bucu, bir şekilde dışarıda yapılanıp devlet içine organize şekilde girmişse, irrasyonel taraftar tercihi yapmışsa, memur alımındaki sınav sorularını çalmaya başlamışsa bu, devleti ele geçirme operasyonudur. Ona karşı tedbirli olmak bu makamdakilerin asli görevidir.”“Özellikle görevlendirilenler var”Davutoğlu, Milli Güvenlik Kurulu (MGK) kararından sonra bu konuyla ilgili özellikle görevlendirilmiş kişiler olduğunu söyledi. Kopya iddiaları nedeniyle soruşturmanın başlatıldığı 2010’daki Kamu Personeli Seçme Sınavı’nı (KPSS) da örnek verdi.“Bir kez bu devleti ele geçirdiğinde, artık tartışılmaz bir otorite ve tartışılamaz bir örgütsel yapı olur. KCK da böyle, seçilmiş bir yapı var, illegal olmayan onu yönetmeye çalışıyor. Bunu kim yaparsa yapsın tedbir alınır. Şu anda etkilerinin kırılmış olması, ÖSYM’de diğer yerlerde yaptığımız, attığımız adımlar, soruşturmalar, birçok yerde adımlar atılıyor. Bu konuda özellikle görevlendirilmiş arkadaşlar da var MGK kararından sonra. Devlete sızmış illegal paralel yapılanmalar, bunu kim yaparsa yapsın. Bu yapı veya başka bir yapı, benim önüme birisi bir isim getirdiğinde, bizim dışımızda bir güç onda belirleyici olmuşsa onu bertaraf etmek görevimizdir. İşlenen suç küçük suçlar değil, ‘Ya ne olmuş bir kopya çekilmiş’, hayır. Birinin yapabileceği en büyük ahlaksızlık eşit şartlar altında sınava girenler arasında ayrımcılık yapılmasıdır. KPSS’ye girenler arasında ister bana ertesi gün suikast tertip edecek varsa o ve başkası sınava girmişse, o sınava girmesi işini takip ederim. Birisinin girmesi diğerinin girmemesi demek, siz kader yazıcı değilsiniz. Bizim hiçbirimiz kader yazıcı değiliz, herkesin kendi çabasıdır. Ama siz oturduğunuz yerden şu isimler şu bakanlığa girecek, onun üzerinden şu isimler yükseltilecek. Onların yükselmesi için şunların itibarı zedelenecek, tapeler çıkaracak. Bunu kesmek insani bir görev.”Al Jazeera Turk
Reklam
Eski ÖSYM Başkanı Ali Demir Serbest
2010 KPSS’de soruların çalındığı iddiasıyla yürütülen soruşturmada şüpheli sıfatıyla ifade veren eski ÖSYM Başkanı Ali Demir adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.Eski ÖSYM Başkanı Ali Demir, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2010'daki Kamu Personeli Seçme Sınavı’nda (KPSS) usulsüzlük iddialarına ilişkin soruşturması kapsamında şüpheli sıfatıyla ifade verdi. Ardından Demir adli kontrol uygulanması istemiyle mahkemeye sevk edildi. Nöbetçi hakimlik, adli kontrol kapsamında Demir'in yurt dışına çıkışını yasakladı, ayrıca haftada 2 gün karakola imza vermesi şartı getirdi.Demir, 'sınav kitapçıklarının imhası yönündeki talimatını, kanuna aykırı olmasına karşın uygulayarak, delilleri yok ettiği ve böylece görevini kötüye kullandığı' iddialarıyla karşı karşıya.Adliye çıkışı gazetecilere açıklama yapan Ali Demir, 'Görevi devrettiğimiz 29 Mart 2015'e kadar ÖSYM yönetimi olarak birinci önceliğimiz sınav güvenliği olmuştur' dedi.Göreve başladıkları ilk günden son güne kadar sınav adaleti için çalıştıklarını söyleyen Demir, şunları kaydetti:'Bunun için gayret ettik ve yaptığımız sayısız uygulamalarla, her adaya farklı soru kitapçığı, soru havuzlarının oluşturulması, salonlara kamera uygulanması, tüm araçların ve salonların takip edilmesi de dahil olmak üzere bütün çalışmaları sınav adaletinin tesis etmek için yaptık. Bütün bunları yaptıktan sonra bizden önce vaka olmuş. Bizim hiçbir dahilimiz olmayan bir konuyla suçlanmak bize ağır gelmiştir. Tüm kamuoyuna bildiriyorum, bütün çalışmamız sınav adaletini, sınav güvenliğini sağlamak içindir. Böyle bir ifadeye çağrılmayı dahi hak etmediğimizi düşünüyorum.'
Reklam
LYS Başvuruları Başlıyor
Üniversiteye girişte ikinci aşama olarak uygulanan Lisans Yerleştirme Sınavlarına başvurular, yarın başlayacak.Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi (ÖSYS) kapsamında, 2015 Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) puanlarından en az biri 180 ve daha fazla olan adaylar, Lisans Yerleştirme Sınavlarına (LYS) başvurabilecek.LYS’lere girme hakkı kazanan adaylardan, LYS’lere başvuru yapmak isteyenlerin, yarından itibaren 21 Nisan 2015'e kadar başvuru yapmaları gerekiyor. Başvuru süresi uzatılmayacak.LYS sosyal bilimler 13 Haziran'da; LYS matematik ve yabancı dil 14 Haziran'da; LYS fen bilimleri 20 Haziran'da; LYS edebiyat-coğrafya ise 21 Haziran'da yapılacak.Adaylar, başvuru işlemini yaptıktan sonra sınav ücretini ödeyecek. Böylece başvurular tamamlanmış olacak.Sınav ücreti ödenmeyen başvurular geçersiz sayılacak, bu adaylar için Sınava Giriş Belgesi düzenlenmeyecek.ÖSYS kılavuzu kullanılacakLYS'ler için ayrı bir kılavuz hazırlanmadı. LYS'ye başvuracak adayların 2015 ÖSYS Kılavuzunu dikkatle incelemeleri gerekiyor.LYS başvuruları, aday işlemleri sistemi olan https://ais.osym.gov.tr internet adresinden veya herhangi bir başvuru merkezinden yapılabilecek. Başvurusunu bir başvuru merkezinden yapan adaylar, 3 lira ücret ödeyecek.Sınav ücreti, adayın girmek istediği her bir LYS için 30 lira olarak belirlendi.Başvuru işlemleri, bir başvuru merkezinden başvuru yapacak adaylar için 21 Nisan 2015'de mesai saati bitiminde, ÖSYM’nin internet sayfasından bireysel başvuru yapacak adaylar için aynı tarihte, saat 23.59'da sona erecek.Sınav ücreti ödeme işlemleri, bankadan ödeme yapacak adaylar için 22 Nisan 2015'de mesai saati bitiminde, ÖSYM’nin internet sayfasındaki 'ödemeler' alanından kredi kartı veya banka kartı ile ödeme yapacak olan adaylar için 22 Nisan 2015'de, saat 23.59'da sonlanacak.Selma Kasap, AA
Dil Bölümü Okuyanların Aşina Olduğu Bıktırıcı 19 Durum
etiket
Yabancı dil , özellikle İngilizce, öğrenmek Türkiye'de hala büyük bir iş. Şimdilerde dil eğitimi ilkokul ikinci sınıftan itibaren verilmeye başlandı.Ancak dil hala ikinci planda bırakıldığı için yıllarca İngilizce dersleri görmemize rağmen çoğu öğrencinin İngilizcesi 'I, you, we, they' de takılı kalıyor.Haliyle birçok insan, hele ki büyüklerimiz, yabancı dil bölümü okuyanları birtakım sorulara boğuyor.Ama bu sorularla biz o kadar çok karşılaşıyoruz ki, bir kez daha duymaya mecalimiz yok artık ! Sadece bunlar da değil, bölümümüz insan ilişkilerimizi de bir hayli etkiliyor.Eminim birçok dil bölümü öğrencisi bu durumlara ve tepkilere aşina.
Oyuna Sahip Çık ! (Oy ve Ötesi)
24 Nisan 2014 tarihinden itibaren Oy ve Ötesi Derneği olarak resmiyet kazanan ve kurulan dernek o günden bugüne faaliyetleri sürdürmektedir. Tamamen bağımsız hiçbir parti ile bağlantısı olmayan, insanların şehrine ve oyuna sahip çıkmak üzere örgütleşen ve birleşen bu insanların tek bir amacı var; Daha insancıl ve demokratik bir ülke.7 haziran seçimlerinde sizde oyunuza sahip çıkmak için bu derneğe üye olup gönüllü sandık görevliliğine başvurmanız yeterlidir. Buradan kaydolmanız yeterli.
Reklam
Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı Yapıldı
Yabancı dil tazminatı almak isteyen kamu personeli ile yabancı dil bilgisi seviyesini tespit ettirmek isteyenlerin girdiği Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı yapıldı.Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı (YDS) İlkbahar dönemi, Almanca, Arapça, Bulgarca, Çince, Danimarkaca (Danish Dili), Ermenice, Farsça, Fransızca, Gürcüce, Hollandaca (Dutch Dili), İngilizce, İspanyolca, İtalyanca, Japonca, Korece, Lehçe, Macarca, Portekizce, Rumence, Rusça, Sırpça, Ukraynaca (Ukraince) ve Yunanca dillerinden gerçekleştirildi.Sınav, saat 9.30'da başladı ve 150 dakika sürdü.AA
Son 5 Yıldaki Tüm Sınavlar Mercek Altında
KPSS’de usülsüzlük iddialarının ardından askeri ve polis okulları ile Adalet Bakanlığı sınavları başta olmak üzere, 2010-2015 döneminde yapılan tüm sınavlar mercek altına alındı.Emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre, geçen mart ayında başlatılan, gözaltına alınan 62 zanlıdan 32'sinin tutuklandığı KPSS'de usulsüzlük soruşturması derinleştiriliyor.Zanlıların, polise verdikleri ifadelerin yanı sıra başta YÖK, ÖSYM, Jandarma, Emniyet, TÜBİTAK ve MASAK'tan gelen raporlar ve analizler doğrultusunda, 2010-2015 döneminde gerçekleştirilen askeri okullar ve polis okullarına giriş, Adalet Bakanlığı sınavları ile diğer bazı kamu kurumlarına giriş sınavları çok yönlü ve çok boyutlu biçimde incelenecek.EMNİYET İFADEYE ÇAĞIRACAKÖte yandan, 2010 yılındaki KPSS'ye yönelik soruşturma kapsamında 'şüpheli' konumunda olan 3 bin 500 kişinin yaklaşık bin 500'ünün 'doğrudan şüpheli' olduğu, kalanlarının ise 'paralel yapı' ile bağlantılı olduğu iddia edildi.Emniyet yetkilileri, doğrudan şüpheli olanların yakalanması için operasyonların süreceğini, kalanların ise emniyet tarafından ifadeye çağrılacağını bildirdi. AA
Mali Müşavir Kimdir Nedir .?
İşletme, iktisat, maliye, kamu yönetimi gibi İİBF bölümlerinde okuyan öğrencilerin tamamına yakınının, girdiği kpss b,  kpss a, ales ve yds sınavlardan sonra yenik düştüklerini anladıkları an akıllarına gelen ve birden hedeflediği üst düzey muhasebecilik pozisyonudur.Netice de daha az uğraşla daha çok parası olan bir meslek sahibi olacaklarını düşündüklerinden dolayıdır.Stajı dahil doktordan çok okuyan ama daha az para alan, bir hukuk fakültesi mezunu kadar hukuk bilen ama avukat sayılmayan, saygın meslektir.
Reklam
İlkokullara 'Kodlama' Dersi Geliyor
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, artık ilkokul çağındaki çocukların kodlamayı öğrenmelerinin gerektiğini belirterek, Milli Eğitim Bakanlığı’na ilkokullar için kodlama dersinin eklenmesiyle ilgili teklifte bulunacaklarını belirtti.İki hafta önce ABD’deki Silikon Vadisi’ni ziyaret ettiklerini belirten Fikri Işık,  'Bize en çok sorulan soru, FATİH Projesi oldu. Neden? Çünkü bu, dünya çapında bir proje. Bu yavrularımız 5. sınıfa geldiğinde ellerine tablet verilecek ve bütün dijital imkanlardan tablet sayesinde yararlanma imkanları olacak. Sınıfta etkileşimli tahtayla ders yapacaklar. Sadece kitapla yetinmeyecekler. İnsan vücudunda, mideyle kalbin yerini karıştıran öğrenci dönemi bitiyor. Bunun için büyük yatırımları hayata geçirdik' dedi.Öğrencilerin vatan ve doğa sevgisinin yanı sıra eğitim alanında becerilerinin geliştirilmesinin sağlanmasını gerektiğini belirten Işık, sözlerini şu şekilde sürdürdü: 'Dijital okur yazarlığı okullarımızda daha fazla ön plana alma zorunluluğumuz var. Teknoloji ve bilgisayarlar bizi esir mi alacak? Yoksa teknolojiyle dost, hayatın anlamını kavrayan bireyler mi yetiştireceğiz? Bu noktada daha fazla odaklanmak durumundayız. Özellikle yakında Milli Eğitim Bakanlığımıza, bakanlık olarak resmen teklif edeceğiz, artık ilkokullarımıza bilgisayar kodlama dersleri koyalım. Daha ilkokul çağında yavrularımız kodlamayı öğrensin. Bugün bir haber vardı, '10 yaşında bir delikanlı Instagram'ı dize getirdi' diye. ABD'de bir genç, yazdığı programla günde bin dolar kazanıyor. Biz bu yarışta geç kalmamalıyız. Ben matematik okudum, benim matematikçi olmamın sebebi, ilkokulda birinci sınıftaki öğretmenimdir. Şimdi öğretmenlerimizin çocuklarımıza hem okulu hem de matematiği ve Türkçe'yi sevdirmesi geliştirmesi çok önemli.Kod yazılımını da bu noktada önemsiyoruz. En basitinden başlayarak çocuklarımızın kod yazılımını ülkemizin geleceği açısından önemsiyoruz. Eğer bilim ve teknolojide sürdürülebilir başarı yakalayacaksak, eğitimdeki kalitemizi daha da yükseltmek durumundayız. Hedefimiz, hem Kocaeli hem de Türkiye'nin çok daha kaliteyi yakalaması ve dünyada sayılı ülkelerden birisi olması.'Webtekno
47 Bin Öğretmenin Atamaları Ağustosta
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, MEB'e 47 bin kadro kullanabilme yetkisinin verildiğini söylediMilli Eğitim Bakanı Nabi Avcı , öğretmen atamaları, rotasyon ve dershane öğretmenlerinin Milli Eğitim Bakanlığı'nda (MEB) istihdam edilmesine dair açıklamalarda bulundu.MEB'e 47 bin kadro kullanabilme yetkisinin verildiğini anımsatan Bakan Avcı,Öğretmen atamalarıyla ilgili 'seçim geliyor' argümanlarınındile getirildiğini söyleyen Avcı, 'Böyle bir şey yok. Bugüne kadar ne öğretmen atamalarında ne diğer ekonomik konularda seçim geliyor diye yapmamız gereken bir işi yapmamakla övünüyoruz. Popülist davranmamakla, kendimizi hep öyle takdim ettik. Seçim ekonomisi uygulamayız dedik, uygulamadık' şeklinde konuştu.Bakan Avcı, 'atanamayan öğretmenler' ifadesinin de düzeltilmesi gerektiğine dikkati çekerek, 'Siz 'atanamayan öğretmen değilsiniz.' Siz atanabilmek için sınava girmiş fakat atanmak için gerekli puanı tutturamamış olan öğretmen aday adaylarısınız. Sınavda gerekli puanı alamamışsınız' dedi.Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, dershanelerde çalışan öğretmenlerin MEB bünyesinde istihdam edilmesi konusunda da açıklama yaparak, 'Yasada, toplam 6 yıl sigortalı çalışmış olanlar müracaat edebilirler' denildi. Kesintisiz 6 yıl değil, girmiş 8 ay sigortalı çalışmış, çıkmış 10 ay sigortalı çalışmış çıkmış, 2 sene sigortalı çalışmış . Bunların hepsini topladığımız zaman 6 seneyi dolduruyorsa, o zaman onlar bu müracaatları yapabilecekler' açıklamasını yaptı.Avcı, öğretmen rotasyonu konusunda ise '12 yıl ve fazla, bir yerde görev yapmış öğretmenler, il içinde rotasyona tabii olacaklar. Ondan sonraki yıl 11'e, ondan sonraki yıl 10'a, ondan sonraki yıl 9'a, en son 8 yıla. Dolayısıyla 4 sene sonra 8 yıldan fazla bir okulda görev yapamaz kuralını yerleştirmiş olacağız' dedi.T24
Reklam
Mahkemeye Sevk Edilen ÖSYM Eski  Başkanı Yarımağan Serbest Bırakıldı
KPSS'de usulsüzlük soruşturması kapsamında savcılıkça ifadesi alınan eski ÖSYM Başkanı Yarımağan, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, 2010'daki KPSS'de usulsüzlük iddialarına ilişkin soruşturması kapsamında ifadesi alınan eski ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan, tutuklama istemiyle nöbetçi hakimliğe sevk edilmişti. Ünal Yarımağan'ın adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı öğrenildi.Soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısı Yücel Erkman, 'şüpheli' sıfatıyla ifadesini aldığı Yarımağan'ın, 'görevi kötüye kullanmak, devlet memurunun resmi belgede sahteciliği ve suç işlemek amacıyla kurulan örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek' suçlarından tutuklanmasını talep etmişti.AA
Demir: ‘Bildiğim Ne Varsa Anlatacağım’
Eski ÖSYM Başkanı Demir, KPSS'deki usulsüzlük iddiaları soruşturmasına ilişkin, 'Yargıya saygımız var. Bildiğimiz ne varsa anlatacağım' dedi.Eski ÖSYM Başkanı Ali Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosu Savcısı Yücel Erkman'ın daveti kapsamında ifade vereceğini söyledi.Yargıya saygı duyduğunu ifade eden Demir, 'Yargıya saygımız var. Bildiğimiz ne varsa anlatacağım. Gerçeğin açığa çıkması, hakkın ve adaletin tesis edilmesi için elimden geleni yaptım, yapmaya da devam edeceğim. Görev sürem boyunca kimseye haksızlık etmedim. Edilmesine de müsaade etmedim. Suçluların ortaya çıkartılması için ne gerekiyorsa her türlü katkıyı verdim. Talep edilen her türlü bilgi ve belgeyi geciktirmeden ilgililere ilettim' dedi.ÖSYM'nin her yıl 500 milyon sayfa sınav evrakı bastığını, bunu depolaması için de mekanı ve imkanı bulunmadığını belirten Demir, depo ihtiyacı oluştuğunda Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğünden de izin alınarak, yasal işlemlerinin yapılmasının ardından saklama süresi dolan evrakın imha edildiğini söyledi.Bunun kurum için olağan bir uygulama olduğunu ve kendilerinin de bu doğrultuda her yıl evrakı imha ettiğini anlatan Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:'Özellikle herhangi bir sınava yönelik olarak evrakı imha etmemiz diye bir şey söz konusu olmamıştır. İlgili yılda söz konusu sınav evrakının imhası hususunda devam eden soruşturmanın olumsuz etkilenmemesi için öncelikle savcılığın görüşü talep edilmiş ve oradan gelen 'olur' doğrultusunda sınav evrakı imha edilmiştir. 'KPSS evrakını yakma ile imha etme' diye bir şey söz konusu olmadığı gibi bu tür bir suçlama da gerçeği yansıtmamaktadır. Söz konusu kopya olayı ben göreve gelmeden 3 ay önce gerçekleşmiştir. İlgili sınav evrakının akıbeti hakkında göreve gelmeden önce neler olduğunu bilemem. Göreve geldikten sonra soru kitapçıkları ile ilgili bir talep ile karşılaşmadım. Doğal olarak gerekli olan tüm evrakın savcılık tarafından el konulduğunu düşündüm. Savcılık tarafından talep edilen diğer bilgileri geciktirmeden temin edip sunmak dışında sürece hiç bir zaman dahil olmadım. Dolayısıyla ben görevde iken savcılığın bilgisi dışında bir imha söz konusu olmamıştır. Ben, görev sürem olan 4,5 yıl boyunca kurum içerisinde soruşturmaya ve mahkemelere konu olan sınav evrakının türü ne olursa olsun imha edilmemesi talimatını da verdim. Uygulama da bu yönde gerçekleşti.'Ali Demir, 2010'daki KPSS'de usulsüzlük iddialarını soruşturan Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosu Savcısı Yücel Erkman tarafından, UYAP Sistemi üzerinden SMS ile 4 yıl yürüten Cumhuriyet Savcısı Şadan Sakınan'ın, 'sınav kitapçıklarının imhası yönündeki talimatını, kanuna aykırı olmasına karşın uygulayarak, delilleri yok ettiği ve böylece görevini kötüye kullandığı' iddialarıyla ilgili ifadeye çağrılmıştı.Yıldız Aktaş, AA
KPSS'deki Gülen Dosyası 'Paralel Yapı' Savcısında
2010'daki KPSS'de usulsüzlük yapıldığı iddialarına ilişkin soruşturmada, 1 numaralı şüpheli olduğu belirtilen Fetullah Gülen hakkındaki dosya, 'Devlette Paralel Yapı' iddialarına ilişkin soruşturma dosyasıyla birleştirildi.KPSS'de usulsüzlük iddialarını soruşturan Cumhuriyet Savcısı Yücel Erkman, Gülen dosyasını ayırma kararı verdi. Erkman, ayırdığı dosyayı, 'Devlette Paralel Yapı' iddialarıyla ilgili ana soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Serdar Coşkun'a gönderdi.Savcı Coşkun, gelen dosyayı, 'Devlette Paralel Yapı' dosyasıyla birleştirdi.Ayırma kararındaki değerlendirmelerKararda, 2010'daki genel kültür, genel yetenek ve eğitim bilimleri alanlarından oluşan KPSS sınavının üçüne de giren adaylar yönünden, sınav sorularının önceden elde edilerek aracılar ve adaylar vasıtasıyla sınava girenlere dağıtılmasıyla ilgili 'suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yönetmek, üye olmak', 'resmi belgede sahtecilik', 'kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık', 'suç delillerini yok etme', 'görevi kötüye kullanma' suçlarından yapılan soruşturmada, şüpheli sayısının net belli olmadığı kaydedildi.Ayırma kararda, 23 Mart 2015'teki adli soruşturma ve yakalama kararları uyarınca 32 şüphelinin tutuklandığı, 30 şüpheli hakkında adli kontrol kararı verildiği hatırlatıldı.YÖK Denetleme Kurulu, Jandarma Kriminal, Emniyet Bilişim Uzmanlığı, TÜBİTAK, MASAK raporları, ÖSYM, SGK, Maliye Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı, Kredi ve Yurtlar Kurumundan alınan yazılar, müşteki beyanları, bir kısım şüpheli ikrarı, bilirkişi raporları, HTS analizleri ile tüm delillere göre, YÖK raporunda 100 ve üzeri net yapan 3 bin 227 adayın şüpheli konumunda olduğu ifade edilen kararda, 'bin 435 şüphelinin doğrudan, kalanların ise büyük çoğunluğunun dolaylı olarak kamuoyunda bilinen bir yapıyla bağlantılı olduğunun tespit edildiği' aktarıldı.Kararda, 'Fezlekede 1. sırada gösterilen Fetullah Gülen ile ilgili değerlendirmeler ve delillere göre, tarafınızca yapılmakta olan 'ana örgüt' soruşturması kapsamında, iki dosya arasında fiili ve kişisel bağlandı olduğu değerlendirilmiştir' denildi.AA
Bakan Avcı: 'Türkiye'nin 115 Bin 400 Yeni Öğretmen İhtiyacı Var'
Milli Eğitim Bakanı Avcı, Türkiye'nin öğretmen ihtiyacı sayısının ideal koşullarda 115 bin 420 olduğunu söyledi.TBMMMilli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi, Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi ve İskenderun Teknik Üniversitesi kurulmasını öngören Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin tümü üzerinde TBMM Genel Kurulu'ndaki görüşmelerinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Öğretmen atamalarına esas olan KPSS'nin Temmuz ayında yapılacağını belirten Avcı, 'Nisan sonunda öğretmen ataması yapılmayacak. KPSS'ye girecek yüzbinlerce gencin, kendilerinin de değerlendirileceği tarihte atama yapılması için haklı talebi var. İnşallah ağustostan itibaren bu adımları planlayacağız' diye konuştu.Türkiye'nin öğretmen ihtiyacı sayısının emekli olacakların branş dağılımına göre değişebileceğine işaret eden Avcı, 'İdeal koşullarda 115 bin 420 yeni öğretmen ihtiyacı var' dedi. Konuşmaların ardından, teklifin maddelerinin görüşülmesine geçildi.Muhabir: Ali Hakan DerAA
Reklam